"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/594 E., 2023/229 K.
KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm verilmesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Elazığ 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/362 E., 2022/60 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma, ziynet ve çeyiz alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, erkek vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin, müvekil ve ailesine hakaret ettiğini, tehdit ettiğini, önceki nişanlısıyla kıyaslayarak müvekkilini aşağıladığını, müvekkiline fiziksel şiddet uyguladığını, aşırı kıskançlık gösterdiğini, annesiyle görüşmesini dahi engelleyerek hapis hayatı yaşattığını, son tartışmada saçından sürükleyerek evden kovduğunu ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakada ÜFE-TÜFE oranında arttırım yapılmasına, yasal faiziyle 80.000,00 TL maddî ve 80.000,00 TL manevî tazminata, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmazsa yasal faiziyle şimdilik 1.000,00 TL ziynet bedeli ile 1.000,00 TL çeyiz eşya bedelinin tahsilina karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, kadının, erkeği yakınlarının yanında rencide ettiğini, dedikodusunu yaptığını, yaşanan her şeyi ailesine anlattığını, evi terk etmeyi alışkanlık haline getirdiğini, birlikte yaşamaktan kaçındığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, erkeğe ve ailesine hakaret ettiğini, kendi ailesi tarafından yönlendirildiğini, erkeği tehdit ettiğini, aşırı kıskanç olduğunu belirterek, asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, yasal faiziyle 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminat karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kıskanç olduğu, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, psikolojik şiddet uyguladığı, kadının ise evin temizliği ile ilgilenmediği, birlik görevlerini yerine getirmediği, erkeğe ve erkeğin ailesine küfür ve hakaret ettiği, erkeği aşağıladığı, erkeğin ailesini istemediği ve erkeğin ailesine karşı saygı göstermediği, erkeğin ailesi evlerine geldiğinde surat astığı, ailesinin evliliğe müdahalesine sessiz kaldığı belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın da kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına, ziynet alacağı davasının reddine, yargılama devam ederken çeyiz eşyaları teslim edildiğinden bu hususta karar verlimesine yer olmadığına, erkek yararına ziynet alacağı davası yönünden, kadın yararına çeyiz eşyası alacağı yönünden maktu vekâlet ücretine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı-davalı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur tespiti, tazminat taleplerinin ve ziynetin reddi ile hükmedilen nafakaların miktarı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-davacı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının boşanma davasının kabulü, kusur tespiti, tazminat taleplerinin reddi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ile çeyiz eşya alacağı davasında aleyhine hükmedilen vekâlet ücreti yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğe atfedilen "fiziksel şiddet, kıskançlık" şeklinde belirlenen kusurlu davranışların dosya kapsamı ile sabit olmadığını belirterek erkeğin bu kusurlarının çıkartılmasına, gerçekleşen kusur durumuna göre kadın ağır kusurlu olduğuna kanaat edilerek erkek yararına tazminata ve kadının yoksulluk nafakasının reddine karar verilmesi gerektiği, dava konusu eşyaların ön inceleme duruşmasından önce kadına teslim edildiğinden vekâlet ücretinin yarısına hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile davalı-davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kusura ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, erkek lehine kararın kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 5.000,00 TL maddî ve 5.000,00 TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, konusuz kalan eşya davasında kadın yararına maktu vekâlet ücretinin yarısına karar verilmiş, davacı-davalı kadın vekilinin tüm, davalı-davacı erkek vekilinin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine, ziynet ve eşya alacağı yönünden miktar itibariyle kesin olarak karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının boşanma davasının kabulü, kusur tespiti, tazminat taleplerinin miktarı, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davacı-davalı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur tespiti, tazminatlar, kadının tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ve ziynet alacağının reddi ile hükmedilen nafaka miktarı yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
3.Bölge Adliye Mahkemesinin 11.05.2023 tarihli ek kararı ile kadının süresi içerisinde 19.04.2023 tarihinde temyiz dilekçesi sunduğunu ancak 179,90 temyiz peşin harcı ve 260,00 TL temyiz posta gideri ödenmediğini, bu hususta çıkarılan muhtıranın 30.04.2023 tarihinde davacı- davalı kadın vekiline tebliğ edildiğini, ancak verilen süre içerisinde temyiz harç ve giderlerinin yatırılmadığını bu nedenle kadının temyiz başvurusundan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir.
4. Davacı-davalı kadın vekilince ek karara karşı temyiz talebinde bulunulmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kadının davasının kabulünün yerinde olup olmadığı, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası, erkek yararına hükmedilen tazminatların miktarı, kadın vekilinin temyiz talebinden vazgeçmiş sayılmasına dair ek kararın yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı, 182 nci, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 331 inci maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekilleri tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı-davalı kadın vekilinin ek karara yönelik temyizinin incelenmesinde;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi 11.05.2023 tarihli ek kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
2.Davalı-davacı erkek vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.