"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1888 E., 2023/746 K.
KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskil Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2020/61 E., 2021/20 K.
Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davasının kabulüne, ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın her iki tarafça istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek (asıl) tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz yoluna başvurulamaz. Temyize konu edilen miktarın, kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Dosya içeriğine göre kadının ziynet alacağı davasında 8 adet cumhuriyet altının aynen iadesine karar verildiğine göre ziynetlerin karar tarihindeki altın kuru üzerinden Türk lirasına çevrilmesi ile hesaplanan ve kabul edilen toplam miktarı dikkate alındığında Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle davalı erkeğin ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davalı erkeğin sair yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın (asıl) dava dilekçesinde özetle; erkeğin sadakatsiz davrandığını, gezme bahanesiyle kendisini baba evine getirip seni boşayacağız dediğini, asabi ve geçimsiz kişilik sergilediğini, sürekli kavga çıkarıp aile içi meseleleri sosyal medyadan ifşa etttiği gerekçesiyle tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, aylık 1000,00 TL nafakaya, 50.000,00 TL manevî tazminata, kendisine ait 8 adet cumhuriyet altının aynen iadesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek (asıl) cevap dilekçesinde özetle; 8 adet cumhuriyet altınının dördünü kadına verdiğini, kalan dördünü de ödemeyi taahhüt ettiğini, kadının dayandığı vakıaları ve feri talepleri kabul etmediğini belirterek boşanma dışındaki taleplerin reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının sadakatsiz davrandığı, iki yıldır ayrı yaşadıkları, davalının eşine maddî ve manevî destekte bulunmadığı, davalının gezme bahanesiyle Eskil'e gelip eşini bırakıp habersizce memleketine döndüğü, davalının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, davacı kadın için kararın kesinleşmesinden itibaren faizi ile 5000.00 TL manevî tazminata, aylık 500.00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, ispatlanamayan ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı her iki taraf istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; tazminat ve nafaka miktarları ile reddedilen ziynet alacağı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti, tazminatlar ve nafakalar yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden erkeğe yüklenen sadakatsizlik kusurunun, erkeğin başka kadınlarla sosyal medya üzerinden mesajlaşmasından ibaret eylemi nedeni ile güven sarsıcı davranış boyutunda kaldığı, erkeğin, kadını baba evine bıraktığı sabit ise de kadına haber vermeden memleketine döndüğü hususunun ispat edilemediği, erkeğe yüklenen diğer kusurun isabetli olduğu, kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesinin yerinde olduğu, ancak tarafların evliliklerinin kısa sürmesi, çocuklarının olmaması ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmemiş olmasının hatalı olduğu, yine manevî tazminat miktarının az olduğu ne var ki faiz talebi bulunmadığı halde faiz işletilmesinin doğru görülmediği gerekçesiyle erkeğin kusur tespitine, yoksulluk nafakasına ve faize; kadının manevî tazminatın miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, kusurun belirtildiği şekilde düzeltilmesine, kadın için toptan olarak 20.000,00 TL yoksulluk nafakasına, 20.000.00 TL manevî tazminata karar verilmiş, erkek kadından iddia edilen altınları aldığını kabul etmekle ispat yükünü üzerine aldığı, erkek yargılama sırasında itfanın gerçekleştiğini iddia edip dekont sunsa da kadına yönelik bir ödeme olmadığı gibi ödemenin ziynet alacağına yönelik olduğuna dair bir açıklama da bulunmadığı belirtilerek kadının ziynet alacağına yönelik istinaf talebinin kabulü ile 8 adet cumhuriyet altınının aynen iadesine hükmedilmiş, tarafların sair istinaf başvuruları ise esastan reddedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur tespiti, toptan nafaka, manevî tazminat ile ziynet alacağı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, boşanmaya neden olan olaylarda kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına nafaka ve manevî tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(6100 sayılı Kanun'un) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci, 176 ncı maddeleri, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkeğin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı erkeğin ziynet alacağı davasına yönelik temyizi yönünden temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
2. Davalı erkeğin sair temyizinin incelenmesine gelince;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalı erkeğe yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,16.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.