"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/693 E., 2022/2650 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Siverek Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/324 E., 2021/328 K.
Taraflar arasındaki boşanma ve birleşen tedbir nafakası davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davasının reddine , tedbir nafakası davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı- davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Dosya içeriğine göre ve temyize konu edilen toplam tedbir nafakası miktarı aylık 900,00 TL yıllık 10.800,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107,090,00 TL’nin altında kalmaktadır.
... erkek vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan boşanma davasına yönelik temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle: kadının sorumsuz davranışları olduğunu, sürekli olarak çocuklara karşı agresif olup çocuklara şiddet uyguladığını, davacı ile kavga ettiğini, bıçak çekip hakaret edip tehdit ettiğini, müvekkilinin bu kavga ortamından biraz ayrılarak ailesinin bütün ihtiyaçlarını karşılayıp abisinin evinde kaldığını, müvekkilinin evden ayrılmasından kısa bir süre sonra kadının anahtarcı çağırıp evin kilidini değiştirdiğini, müvekkili eve gittiğinde kendisine kapıyı açmayıp çocukları ile görüşmesine de engel olduğunu, eylül ayında ortak çocukları olan Muhammed ... ve ... Sinan' ı akşam saat 22:00' da dövüp evden attığını belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde; çocuklar yararına ayrı ayrı 500,00 TL ve davacı müvekkil yararına 500,00 TL olmak üzere toplam aylık 2.500,00 TL tedbir nafakasına davalının davacı müvekkile ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı- davalı erkeği tanık beyanlarının tamamının erkekten duyduklarını anlatım şeklinde olduğu, tanık Mahmut'un ... görgüye dayalı kadının çanta içerisine erkeğin kıyafetlerini koyarak çocukları ile gönderdiğine dair beyanı olduğu ancak buna da dava dilekçesinde dayanılmadığı, davalı- davacı kadına kusur olarak yüklenebilecek bir durumun dosya kapsamında ispat edilemediği ayrıca kadın tanıklarının beyanları duyuma dayalı olup davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğunu ispat edemediği, ancak tarafların ayrı yaşadıkları süre içinde çocuklardan ..., ..., ...'in annelerinin yanında kaldıkları ve çocuklar yararına tedbir nafakasında ayrı yaşamada haklılık aranmadığı, tarafların güçleri oranında yardımcı olmak zorunda olduğu gerekçesi ile davacı erkeğin boşanma davasının reddine, tarafların ortak çocuklarının geçici velâyetlerinin tedbiren anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davalı kadın yararına aylık 300,00 TL, ortak çocuklar için ayrı ayrı 300,00'er TL tedbir nafakası takdirine (birleşen dava yönünden takdir edilecek tedbir nafakası ile tahsilde tekerrür etmeyecek şekilde), birleşen davada davacı kadın için talep edilen tedbir nafakası talebinin reddine, davanın ortak çocuklara yönelik talebinin kısmen kabulüne her biri için ayrı ayrı aylık 300,00 TL olmak üzere toplam, 900,00 TL tedbir nafakasının erkekten tahsili ile davacı kadına verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı- davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı kadının kusurlarının ispatlandığını, boşanma davasının reddinin ve kadının tedbir nafakasının kabulünün ayrıca ortak çocuk ... Sinan'ın babası ile birlikte ikamet etmesine rağmen nafakaya hükmedilmesinin hatalı olduğu, hükmedilen nafaka miktarının fazla olduğu gerekçeleri ile her iki dava yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ; İlk Derece Mahkemesinin delil değerlendirmesi ve asıl davanın ret gerekçesinin doğru olduğu, davacı-davalının davasını ispat edemediği, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, bu sebeple reddinin doğru olduğu, boşanma davası açılması ile birlikte taraflar ayrı yaşama hakkını elde ettiğinden, davalı-davacı kadın ve kadın yanında bulunan ortak çocuklara tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak tedbir nafakası takdir edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, dosya kapsamından ortak çocuk ... Sinan'ın baba yanında kaldığı anlaşılmakla, bu durum gözetilmeden bu çocuk için tedbir nafakası verilmesi doğru olmadığı, asıl davada 4721 sayılı Kanun'un 169 uncu maddesi kapsamında kadın ve kadınla birlikte kalan ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakası ve miktarlarının makul olduğu, gerekçesi ile davacı- davalının erkeğin ortak çocuk ... ... yararına 4721 sayılı Kanun'un 169 uncu maddesi gereğince hükmedilen tedbir nafakasına yönelik istinaf talebinin kabulü ile; asıl davada ortak çocuk ... Sinan yararına hükmedilen tedbir nafakasına ilişkin kısımlarının kaldırılmasına, asıl davada ortak çocuk ... ... yararına 4721 sayılı Kanun'un 169 uncu maddesine göre tedbir nafakası takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
... erkek vekili; kadının tamamen kusurlu olduğu, davalı kadına kusur yüklenebilecek bir durumun ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmesinin ve nafaka miktarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; boşanma davasının reddi ve nafaka miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı erkek tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının reddi kararının yerinde olup olmadığı, tedbir nafakası miktarının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 197 nci maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup ... erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1.... erkek vekilinin birleşen bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2.... erkek vekilinin asıl boşanma davası ve ferîlerine yönelik temyizinin incelenmesine gelince;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.