Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5730 E. 2024/2403 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede geçimsizlik olup olmadığı, kusur durumu, boşanma, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin davacı kadına karşı şiddet, hakaret ve tehdit içeren davranışlarının evlilik birliğini temelinden sarstığı, davalı erkeğin tam kusurlu olduğu ve kadına yetersiz maddi tazminat takdir edildiği gözetilerek, boşanma hükmü onanmış, ancak maddi tazminat miktarı ve tazminatlara faiz uygulanması talebi yönünden bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/457 E., 2023/674 K.

DAVA TARİHİ : ...

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Trabzon 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/726 E., 2022/648 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin evlilik boyunca davalının sözlü ve fiziksel şiddetine maruz kaldığını, davalının müvekkilini ölümle tehdit ettiğini, müvekkiline ve ailesine ağır hakaret ve küfürlerde bulunduğunu, evliliğin kendisine yüklediği sorumlulukları ihmal ettiğini, aşırı kıskanç ve baskıcı davranışlarda bulunduğunu, yabancı kadınlarla mailleştiğini, güven sarsıcı tavırlar sergilediğini belirterek tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye tevdiine, çocuklar için ayrı ayrı 3000.00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, bu nafakaya ÜFE oranında artış uygulanmasına, faiziyle 350,000.00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının davacıya sözlü ve fiziksel şiddet uyguladığı, küfür ve hakaretlerde bulunduğu, davacının ailesine de küfür ettiği, aşırı derecede kıskanç olduğu, hatta davacının erkek kardeşini arayarak davacının kendisini aldattığını, başka erkekler ile konuştuğunu söylediği, davacının ailesini de kastederek "topunuzu tararım" diyerek tehdit ettiği, davalı tanıklarının görgüye dayalı bilgilerinin ise bulunmadığı, davalının tam kusurlu gerekçesiyle tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata, velâyetin anneye tevdiine, her çocuk için ayrı ayrı aylık 3.000,00'er TL iştirak nafakasına, takdir edilen nafakanın her yıl 15 Ocak tarihinden itibaren TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; tazminat miktarları yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir.

2. Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; boşanma davasının kabulü, kusur, tazminat ve nafakalar yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı kadın vekili özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek tazminat miktarları yönünden kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davalı erkek vekili özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek boşanma davasının kabulü, kusur, tazminat ve nafakalar yönünden kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulünün yerinde olup olmadığı, kadın ve çocuk yararına nafaka ile kadın yararına tazminat takdirinin isabetli olup olmadığı, isabetli ise miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 182 inci, 330 uncu maddeleri, 6100 sayılı Kanunun 26 ncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 maddeleri.

3.Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragraflar kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, kadın yararına hükmolunan maddî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci madde hükümleri nazara alınarak, 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca daha uygun miktarda maddî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

3. Somut olayda, davacı kadının tazminatlara faiz uygulanması talebi olduğu halde bu husus hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi de doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı kadın yararına hükmedilen maddî tazminatın miktarı ile maddî ve manevî tazminata faiz uygulanması talebi yönünden ortadan KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının davacı kadın yararına hükmedilen maddî tazminatın miktarı ile maddî ve manevî tazminata faiz uygulanması talebi yönünden kadın yararına BOZULMASINA,

2.Davalı erkeğin tüm, davacı kadının diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ...'e yükletilmesine,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıran ...'e iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...

...