Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5883 E. 2024/4649 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, yoksulluk ve iştirak nafakası ile manevi tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu ve miktarlarının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, taraflar arasındaki kusur belirlemesi, hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarının dosya kapsamına ve uygulanması gereken maddi hukuka uygun olduğu gözetilerek, davalı-davacı erkek vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1876 E., 2023/526 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 14. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/334 E., 2021/1225 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; erkeğin kadına ve çocuklara sürekli şiddet uyguladığını, kadını evden kovduğunu, evin kilidini değiştirdiğini, kadının cinsel organına açı biberli turşu dökmek suretiyle işkence yaptığını, kumar ve bahis oynadığını, çocukların yanında porno izlediğini, esnaf ve erkeğin arkadaşları ile kardeşi tarafından tacize uğradığını, bunu erkeğe söylediğinde gör bak daha başına neler gelecek diyerek tehdit ettiğini, iddia ederek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı ve 337 nci maddeleri gereğince adli yardım talebinin kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 162 nci ve 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, her bir çocuk yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının güven sarsıcı tutum ve davranışlarının olduğunu, defa kereler birbirinden farklı erkeklerle telefon görüşmelerinin bulunduğu, cinsel birliktelikten kaçındığını, geç saatlere kadar birileri ile yazıştığını, yazışmaların ımüstehcen içerikli olduğunu, kadın ve çocuklar tarafından fiziksel şiddete, işkenceye maruz kaldığını ve kafasına 4 tane dikiş atıldığını ileri sürerek 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince asıl davanın reddine, davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, erkek yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı-davacı erkek vekili tarafından dosyaya ibraz edilen CD'deki hukuka aykırı ses kaydı ve telefon görüntüsü olarak çekilen Whatsapp ekranına ilişkin ses kaydının hukuka aykırı olması, yine ekran görüntülerinin kadının telefonuna ait olup olmadığının belli olmaması nedeniyle delil olarak dikkate alınmasının mümkün olmadığı; taraflar arasında yaşanan 31.12.2017 gecesinde yaşanan olaya ilişkinerkeğe ait 01.01.2018 tarihli darp raporunda sol frontal bölgede 3 cm kesi izine rastlanmış olduğu, kadının, çocuk ...'yi şiddetten korumak maksadıyla, eşini itmiş olmasının tepkisel bir hareket olduğunun kabul edilmesinde zorunluluk olduğunu, tepki niteliğindeki bu davranış kadına kusur yüklenemeyeceği; kadının .... isimli kişiyle görüşerek güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu; erkeğin, kadına ve çocuklara fiziksel şiddet uyguladığı, kadını konuttan kovduğu, çocuklara karşı toplumsal ahlak kurallarına ve anlayışına aykırı davranışlar sergilediği, onların ruhsal ve sosyal gelişimlerini olumsuz yönde etkilediği, ekonomik katkı sağlamadığı, kadına hakaret ve küfür ettiği, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu oluduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, çocuklar ve kadın yararına ayrı ayrı aylık 300,00 TL tedbir, 400,00 TL iştirak ve yoksulluk nafakasına, çocuk ...’nin ergin olduğu tarihe kadar aylık 300,00 TL tedbir nafakasına, kadın yararına 27.500,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin yanlış yapıldığını, yoksulluk ve iştirak nafakaları ile manevî tazminatın az olduğunu ileri sürerek kararın tazminat ve nafaka miktarları yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin yanlış yapıldığını, hukuka uygun olan delillerinin hukuka aykırı kabul edildiğini, çocukların çelişkili beyanların esas alınmasının hatalı olduğunu, iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatların reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, kadın yararına tazminat koşullarının oluşmadığını ileri sürerek kararın kusur belirlemesi, tazminat ve nafakalar yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince CD'deki hukuka aykırı ses kaydı ve telefon görüntüsü olarak çekilen Whatsapp ekranına ilişkin ses kaydının hukuka aykırı olması, yine ekran görüntülerinin kadının telefonuna ait olup olmadığının belli olmaması nedeniyle delil olarak dikkate alınmamaları usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu; İlk Derece Mahkemesince taraflar yönünden belirlenen kusurlu eylemler sabit olduğu gibi yapılan kusur belirlemesi de dosya kapsamına uygun olduğu; ortak çocuklardan İrem’in karar tarihinden sonra ergin olduğu, çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafaka miktarı, kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi gereğince tarafların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle; ortak çocuk İrem’in kesinleşme tarihinden ergin olduğu tarihe kadar aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, ortak çocuk Saime yararına aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 750,00 TL yoksulluk nafakası ile 35.000,00 TL manevî tazminata; tarafların diğer itirazlarına konu istinaf başvurularının 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, tazminat ve nafaka koşullarının kadın yararına oluşmadığını, miktarlarının yüksek olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına tazminat ve nafaka koşullarının oluşup oluşmadığı ile miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü, 175 inci ve 330 uncu maddeleri, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,12.06.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.