"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/2671 E., 2023/578 K.
KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm verilmesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 6. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/610 E., 2020/502 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı eşi ile 12 yıldır evli olduklarını, eşinden şiddet gördüğünü, eşinden maddî ve manevî hiçbir destek görmediğini, bu güne kadar sabrettiğini, eşinin varlık içinde kendisine yokluk yaşattığını, eşinin çocuklarıyla ilgilenmediğini, doğuma gittiğinde kendisinin yalnız bırakıldığını, çocuklarının hem annesi hem de babası olduğunu, davalı eşinden fiziksel şiddet gördüğünü, davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı vekili henüz davalı tarafından cevap dilekçesi verilmeden önce sunduğu 06.09.2018 tarihli talep dilekçesinde; ortak çocukların velâyetlerinin kendisine verilmesine, çocuklar için ayrı ayrı aylık 500,00 TL'den toplam 2.000,00 TL kendisi için aylık 3.000,00 TL nafakaya hükmedilmesine, dava tarihinde itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
3.Davacı vekili henüz davalı tarafından cevap dilekçesi verilmeden önce sunduğu 01.10.2018 tarihli beyan dilekçesinde; tarafların 4721 sayılı Kanun'un 162 nci ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin gerek dava süresince tedbiren gerekse hükümle birlikte davacı anneye verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin eşinin ve çocuklarını çok sevmekte olduğunu, davacının ortak çocukları alarak konutu terkettiğini, bu evliliği bu hale getiren davacı tarafın ailesinin olduğunu, müvekkilinin kumar, alkol hiçbir kötü alışkanlıklarının bulunmadığını, davacının haksız açmış olan bu davanın reddi gerektiğini belirterek boşanma davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin davacı kadına fiziksel şiddet ve ekonomik şiddet uygulaması nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık daha önce hükme bağlanan 150,00 TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren 200,00 TL artırılarak 350,00 TL'ye çıkartılmasına, kadın yararına daha önce hükme bağlanan 200,00 TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren 400,00 TL artırılarak 600,00 TL'ye çıkartılmasına, karar kesinleştikten sonra aynı miktarda yoksulluk nafakası olarak devamına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî tazminat ile 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının davasının ve fer'îlerinin kabulü ile kadının dava dilekçesindeki taleplerinin genişletilmesi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin mahkemece belirlenen kusrları yanında kadına ailesinin evliliğe müdahalesine engel olamadığı kusurunun eklenmesi gerektiğinden bahisle evlilik birliğini sona erdiren olaylarda erkeğin kadına nispeten ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle maddî hata sonucu yazılan "toplamda 800 TL iştirak" ibaresini hükümden çıkartılmasına, davacı kadının iddianın genişletilmesi niteliğinde ileri sürdüğü yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davalı erkek vekilinin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi ve yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının davasının ve fer'îlerinin kabulü ile kadının dava dilekçesindeki taleplerinin genişletilmesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve kadının boşanmanın fer'îsi niteliğindeki tazminat ve nafaka taleplerini dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında talep edip etmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı, 182 nci, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 141 inci maddesi, 369 uncu maddesi, 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının ...'a yükletilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ... yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.