"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/833 E., 2023/777 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/330 E., 2023/123 K.
Taraflar arasındaki boşanma ve fer'îleri davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalı-karşı davacı ile 14 yıldır evli olduklarını, bu evlilikten iki çocuklarının bulunduğunu, anlaşmalı olarak boşanmaya karar verdiklerini, bu sebeplerle anlaşmalı boşanma protokolü gereğince velâyetin kendisine verilerek taraflar maddî ve manevî tazminat istemediğini boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiş, protokol sunmuştur. Karşı davaya vekili aracalığı ile verdiği cevap dilekçesi ile çekişmeli boşanma için vakıalarını sıralayarak, eşinin skype üzerinden başka erkekler ile görüntülü konuşup görüşerek sadakatsiz davrandığını, evlilik içerisinde birçok kez bunu yaptığını öğrendiğini, evlilik içinde eve, çocuklara ve eşe ilgisiz davranıp sürekli tartışmalar çıkardığını kendisinin ve ailesinin isteği ile anlaşmalı protokolün imzalandığını zorla imzalatmanın söz konusu olmadığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuklar Sami ve Nursena’nın velâyet haklarının babaya verilmesini, 100.000,00 TL maddî tazminatın, 100.000,00 TL manevî tazminatın davalı-karşı davacı kadından alınarak davacı-karşı davalı erkeğe verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; anlaşmalı boşanma protokolünü kabul etmediklerini, erkeğin eşine karşı şiddet ve hakaret eylemleri, küçümsemesi ve hor görmesi, öfkesini kontrol edememesi evin ve çocukların gereksinimlerini karşılamaması, ailesini müvekkilden üstün tutması, kazancını evine harcamayarak sürekli olarak borçlanması ve aile konutuna haciz getirmesi, eve hiç veya çok geç gelmesi gibi eylemleri nedeniyle evlilik birliğini temelden sarsıldığını devamının imkansız hale geldiğini savunarak ve iddia ederek asıl davanın reddine 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesini, ortak çocuklar lehine 1.000,00'er TL tedbir-iştirak nafakasına, davalı-karşı davacı lehine tedbiren aylık 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî tazminat ile 100.000,00 TL manevî tazminatın davacı-karşı davalı erkekten alınarak davalı-karşı davacı kadına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davalı-karşı davacı kadının eve başka erkekleri aldığı, yine kadının kullandığı tanık ....'nın beyanlarından sabit olan ... nolu hattın telefon kayıtlarından kadının sık bir şekilde ... nolu hat ile görüştüğü, UYAP sistemi üzerinden yapılan sorgulamada bu hattın .... isimli erkek bir şahsa ait olduğu, kadının bu eylemleriyle sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, erkeğin ise kadına şiddet uyguladığının Kayseri 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/480 Esas, 2021/765 Karar sayılı kesinleşmiş ilamı ile sabit olduğu, erkeğin kadının sol kolunun iç kısmını, çenesini yumruklamak, bacağına ve sırtına tekme atmak suretiyle yaraladığı ve basit yaralama suçundan hakkında HAGB kararı verildiği, kadın tarafından her ne kadar erkeğin telefon kayıtlarının celbi talep edilmişse de erkeğin kullandığı kendi beyanıyla sabit olan hattın sahibinin erkeğin annesi dava dışı .... olduğu, ....'ya hat ile ilgili görüşme kayıtlarının celbi hususunda muvafakatinin olup olmadığı, kendisine çıkartılan tebligat ile sorulduğunda açıkça muvafakat vermediği, bu nedenle kayıtların getirtilemediği taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, tarafların eylemlerinin yoğunluğu ve olayların oluş şekli gözetildiğinde kadının ağır, erkeğin az kusurlu olduğu, alınan sosyal inceleme raporları, çocukların velâyet hususundaki tercihleri gözetildiğinde ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesi, anne ile ortak çocuklar arasında yatılı kişisel ilişki kurulmasının çocukların üstün menfaatine olduğu, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylarda tarafların kusurunun ağırlığı, tarafların evlilik süreleri, paranın alım gücü, erkeğin boşanma ile mevcut ve beklenen menfaatlerinin ihlal edilmiş olması, davalı karşı davacı yanın eylemlerinin davacı karşı davalı erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, anne ile yatılı kişisel ilişki tesisine, ortak çocuklar için aylık 300,00'er TL tedbir nafakasının kadından alınarak davacı karşı davalı erkeğe verilemesine, kararın kesinleşmesi halinde nafakasının iştirak nafakası olarak devamına, 30.000,00 TL maddî tazminat ile 30.000,00 TL manevî tazminatın kadından alınarak erkeğe verilmesine, kadının nafaka ve tazminat taleplerinin reddine karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar, erkeğin boşanma davasının kabulü yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kadının evlilik birliği içerisinde eve erkek alarak, başka erkeklerle konuşup mesajlaşarak sadakatsiz davrandığı ve ağır kusurlu olduğu, erkeğin ise eşine şiddet uygulaması nedeniyle az kusurlu sayılmasına ilişkin İlk Derece Mahkemesinin kusurlu vakıa ve derecesini tespitte hata bulunmadığı, şiddet vakıasının sadakatsizliğin öğrenilmesi ile yaşanmış olması gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince kadının ağır kusurlu bulunmasının da doğru olduğu, kadının karşı dava dilekçesi ile ileri sürdüğü diğer kusurlu vakıaları ispat edemediği, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davalı karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğu anlaşılmakla, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylarda tarafların kusurunun ağırlığı, tarafların evlilik süreleri, paranın alım gücü, davacı erkeğin boşanma ile mevcut ve beklenen menfaatlerinin ihlal edilmiş olması, kadının eyleminin erkeğin kişilik haklarını zedelediği gözetilerek davacı karşı davalı erkek lehine maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinde bir hata olmadığı gibi belirlenen tazminat miktarlarının da hakkaniyete uygun belirlendiği gerekçesi ile istinaf istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar, reddedilen tazminat ve nafaka talepleri, erkeğin boşanma davasının kabulü sebepleri ile kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma ve fer'îleri davasında kusurun kimden kaynaklandığı, kusur belirlemesi ile buna bağlı olarak erkeğin davasının kabulünün yerinde olup olmadığı, erkek lehine maddî ve manevî tazminat şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarları ile kadının reddedilen nafaka ve tazminat taleplerinin kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.