"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/791 E., 2023/824 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Yozgat Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/215 E., 2023/67 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle davalının davacıyı sevmediğini, hor gördüğünü ve evliliklerinin ilk günden beri şiddet uyguladığını, davacının davalıdan gördüğü şiddet nedeniyle psikolojik sorunlar yaşamaya başladığını, davalı tarafın, hem çocukları hem de davacıyı kış günü kapı dışarı ettiğini, davalının, davacıyı yıllarca başka kadınlarla aldattığını, davacı tarafın bu durumu davalının telefonundan mesajlaşma ve resimleri görerek öğrendiğini ve bu sebeple de davalıdan şiddet gördüğünü, davalının, davacının namusu üzerinden iftiralarda bulunduğunu, davalı tarafın, davacının sosyal hayatını ve çevresini kısıtlayarak hiç huzur vermediğini, davalı tarafın son zamanlarda davacıyı öldürmekle tehdit ettiğini, gerek gördüğü şiddet gerekse can güvenliğinden endişe etmesi nedeniyle evden ayrıldığını, davacının yaşadığı şiddet ve geçimsizlik nedeniyle kanser hastalığına yakalandığını ve şuan davalının kendisine bir şey yapacağı korkusu ile tedavisine dahi gidemediğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 1.500,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın kesinleşmesi halinde nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, 50.000,00 TL maddî tazimat ile 50.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının davacı ile evlendikten itibaren bütün hukuki ve ahlaki görevlerini istisnasız olarak yerine getirdiğini, davacının iddialarını kesinlikle kabul etmediklerini, davacı tarafın devamlı olarak davalıya yönelik iddia ve ithamlarda bulunduğunu, davacının kanser olmasında davalının herhangi bir kusurunun olmadığını, davalının bütün iyi niyeti ile davacının tedavi olmasına yardımcı olduğunu, evliliğin bitmesinde tamamen davacının kusurlu olduğunu, tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine, 75.000,00 TL maddî tazminat ile 75.000,00 TL manevî tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilemesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı hususunun ispatlanamadığı, davacı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ve bu hususta davalı erkeğin kusurlu olduğunu ispatlayamadığı, davacı tanığı Ferhat S.'nin beyanlarında, dava dilekçesinde iddia edilen şiddet, aldatma ve evden kovma eylemlerinin yaklaşık on yıl önce yaşandığını beyan ettiği, davacı tanığının beyan ettiği vakıaların ne zaman yaşandığına ilişkin kesin bilgisinin bulunmadığı, ne zaman yaşandığı belli olmayan vakıalara ilişkin davalı erkeğe kusur atfedilemeyeceği, zira üzerinden uzun zaman geçen vakıaların davacı tarafından affedildiği ya da en azından hoşgörü ile karşılandığı ve böylelikle davacı kadının dilekçelerinde yer alan iddialarını ispatlayamadığı, tarafların sosyal ekonomik durumları da dikkate alınarak davacı için karar kesinleşinceye kadar tedbir nafakasına hükmedildiği gerekçesi ile davanın reddine ve aylık 400,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin davalının kusurlu hareketleri ile temelden sarsıldığının tanık Ferhan S.'nin beyanları ile ispat edildiğini, davacının açmış olduğu boşanma davalarının 10 yıllık süreç içerisinde olduğunun, davalının eylemlerinin süreklilik kazandığını, birlikte yaşamın devam etmesinin affetme olarak nitelendirilemeyeceğini, davalının boşanmayı kabul ettiğini ileri sürüp Mahkeme kararının kaldırılmasına davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı iledavanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu itibarla verilen kararda herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili temyiz başvurusunda özetle; evlilik birliğinin davalının kusurlu hareketleri ile temelden sarsıldığının tanık Ferhan S.'nin beyanları ile ispat edildiğini, davacının açmış olduğu boşanma davalarının 10 yıllık süreç içerisinde olduğunun, davalının eylemlerinin süreklilik kazandığını, birlikte yaşamın devam etmesinin affetme olarak nitelendirilemeyeceğini, davalının boşanmayı kabul ettiğini ileri sürüp kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte davacı kadından kaynaklanan bir geçimsizlik ispat edilip edilmediği, davanın kabulü koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesi, 370 inci ve 371 inci maddesi,
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.