Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6077 E. 2024/4522 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların kusur oranları, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği ve miktarı ile yoksulluk nafakasının toptan ödenip ödenmeyeceği hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/781 E., 2023/1395 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Çorum 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/209 E., 2022/754 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak kaldırılan yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı karşı davacı kadının önceki evliliğinden olan çocuğunu istemediğini, ailesini eve kabul etmediğini, hakaret ve küfür ettiğini, babasının evliliğe müdahale ettiğini, çocuğu aldırmak istediğini, temizlik hastası olduğunu, evden kovduğunu, camı çerçeveyi kırdığını, güven sarsıcı davranışları olduğunu belirterek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı karşı davalı erkeğin iddialarının doğru olmadığını, davacı karşı davalı erkeğin çocuğu ile ilgilenmediğini, annesinin müdahale ettiğini, şiddet uyguladığını, erkeğin isteği üzerine çocuğun aldırıldığını, eve arkadaşlarını getirip içki içtiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, sadakatsiz olduğunu, arkadaşına fuhuş amaçlı kadın temin ettiğini belirterek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, aylık 1.500,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, arttırım kararı verilmesine, faizi ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, erkeğin eski eşi ile güven sarsıcı nitelikte mesajlaşmalarda bulunduğu, erkeğin kendi arkadaşlarına görüşmeleri için kadın numaraları bulup göndermek suretiyle güven sarsıcı davranışta bulunduğu, evin ihtiyaçlarını karşılamamak ve kadının babasından destek almasına sebebiyet vermek suretiyle ekonomik şiddet uyguladığı, kadının ise; eşinin önceki evliliğinden olan çocuğunun evlerine gelmesini istemediği ve tarafların fiilen uzun süredir ayrı yaşadıkları, boşanmaya neden olan olaylarda kadının az kusurlu, erkeğin ise daha ağır kusurlu olduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen kadının az kusurlu olduğu boşanma yüzünden en azından eşinin desteğini yitirdiği, evlilik birliğinin sağladığı mevcut yararları kaybettiği, ayrıca bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği gerekçesi ile her iki davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, dava tarihi olan 19.04.2021 tarihinden itibaren hükmedilen aylık 200,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi (09.12.2022) tarihi itibariyle aylık 650,00 TL' ye çıkarılmasına, boşanma hükmü kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası olarak aylık 650,00 TL'nin davacı erkekten alınarak karşı davacı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, nafaka miktarının her yıl TÜİK'in belirlediği ÜFE oranında artırılmasına, 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminatın karar kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davacı karşı davalı erkekten alınarak, davalı karşı davacı kadına ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı karşı davalı erkek vekili; kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı karşı davacı kadın vekili; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafaka miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, mahkemece kadına yüklenen kusurun dışında erkeğin vakıa olarak dayandığı, kadının erkeğe hareket ettiği ve erkeğin annesine hareket ettiği sabit olmakla kadına kusur olarak yüklenmesi gerektiği, delil olarak sunulan whatsapp kayıtlarından mahkemece erkeğe yüklenen ev ihtiyacını karşılamaması kusurunun ispatlanamadığı, taraflar arasında kusur dağılımı değişmemekle birlikte taraflara yüklenen kusurlu eylemler yönünden kararın kusura ilişkin gerekçesinin "evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda kocanın önceki evliliğinden olan çocuğun eve gelmesini istemeyen, kocaya ve annesine hareket eden kadının hafif, eski eşi ile mesajlaşarak güven sarsıcı davranışta bulunan ve erkek arkadaşlarına kadın numarası bulup göndermek suretiyle güven sarsıcı davranışta bulunan erkeğin ağır kusurlu olduğu" şeklinde düzeltilmesi gerektiği, yoksulluk nafakası yükümlüsünün yoksulluk nafakasını toptan şekilde ödemesinin uygun olacağı gözetilerek bu yönde hüküm kurulması gerekirken nafakanın irat şeklinde ödenmesine karar verilmesi somut olay bakımından isabetli olmadığı, tarafların istinaf istemlerinin kısmen kabulüne, kararın kusur belirlemesine ilişkin gerekçesinin düzeltilmesine, İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yerine yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle dava tarihinden İlk Derece Mahkemesi karar tarihi olan 09.12.2022 tarihine kadar 200,00 TL, 09.12.2022 tarihinden boşanma hükmü kesinleşinceye kadar 650,00 TL tedbir nafakasının davacı karşı davalı erkekten alınarak davalı karşı davacı kadına verilmesine, boşanma hükmünün kesinleşmesinin ardından bir kerede ödenmek üzere, takdiren 20.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasının davacı karşı davalı erkekten alınarak davalı karşı davacı kadına verilmesine, tarafların diğer istinaf istemlerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekilince temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı karşı davalı erkek vekili; kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı karşı davacı kadın vekili; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafaka miktarları ile yoksulluk nafakasının toptan ödenmesine karar verilmesi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davalarında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulünün doğru olup olmadığı, kadın yararına maddî-manevî tazminat ve yoksulluk nafakası şartlarının oluşup oluşmadığı, miktarlarının uygun olup olmadığı, toptan yoksulluk nafakasının dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 176 ncı maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu`nun 50 ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz eden ...'e yükletilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ...'ya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.