"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/736 E., 2023/1521 K.
KARAR : Başvurunun Kısmen Kabulü ile Yeniden Esas Hakkında Hüküm Tesisine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/736 E., 2023/1521 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın (asıl) dava dilekçesinde özetle; erkeğin aşırı kıskanç olduğunu, küfür ve hakaret, tehditler ettiğini, altın eşyasını elinden geri ödemek üzere aldığı halde ödemediğini, bu altınları başka erkekleri kastederek "bu altınları kimlerle yedin" diyerek inkar etiğini, akrabalarıyla ilişkilerini kısıtladığını, onlara kötü davrandığını, son olarak 2020 kurban bayramında köyde yaşayan annesi ve babasını ziyaret için gittiğini, annesine telefon ettiğini, "kızınızı kamyoncu ile görüşürken yakaladım" dediği için tartıştıklarını, kendisinin bir daha geri dönmediğini belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, kadının sürekli "keşke evlenmeseydim boşa beni" gibi cümleler sarf ettiğini, aile içi sorumluluklarını tam olarak yerine getirmediği gibi sürekli müvekkiline kötü muamelelerde bulunup hakaretler, küfürler ve tehditler ettiğini, tutarsız davranışlar gösterdiğini, sürekli "git çalış benim çocuklarım evlenecek paraya ihtiyaç var" dediğini, sürekli başına buyruk davrandığını, telefonla uğraşıp evde durmadığını belirterek tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, 100.000,00 TL maddî 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı-karşı davacı erkeğin davacı karşı davalı kadının eşini gereksiz yere kıskandığı, bu kıskançlığının aşırı boyutlarda olduğu ayrıca eşi ile ilgili yersiz ithamlarda bulunduğu, davacı karşı davalı kadının da eşi ile evlendiğine çok pişman olduğuna dair topluluk içinde sözler sarf ettiği, boşanmaya neden olan olaylarda davalı-karşı davacı erkeğin kusurunun diğerine göre daha fazla olduğu gerekçesiyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması nedeniyle tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, koşulları oluştuğundan aylık 500,00 TL tedbir, yoksulluk nafakasına, boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren yasal faizi ile birlikte 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; kusur ve tazminat miktarları yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kusur tespiti, kadın lehine hükmedilen tazminat ve nafakalar ile kendi reddedilen tazminat talepleri yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kadına yüklenen " eşi ile evlendiğine çok pişman olduğuna dair topluluk içinde sözler sarf ettiği," kusurunun yanında kadının emekli olan eşine sürekli olarak çalışması konusunda baskı yaparak "kadın gibi evde oturma" şeklinde söylemlerde bulunması kusurunun da bulunduğu, sonuç itibariyle mahkemece belirlenen diğer kusurlarla birlikte erkeğin ağır kusurlu olduğu, tazminat miktarlarının az olduğu, kadının faiz talebi olmadığı halde tazminatlara faiz uygulanmasının da doğru bulunmadığı gerekçesiyle erkeğin kusur belirlemesi ve tazminatlara uygulanan faize; kadının ise tazminatların miktarı yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, bu hususlarda yeniden hüküm tesisine, kararın kusura ilişkin gerekçesinin düzeltilmesine, kadının yararına 25.000.00 TL maddî, 25.000.00 TL manevî tazminata, tarafların sair istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kadının davasının kabulü, kusur tespiti, kadın lehine hükmedilen tazminat ve nafakalar ile kendi reddedilen tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadının boşanma davasının kabulü, kusur tespiti, tazminatlar ve nafakalar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve dördüncü fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3.Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı karşı davacı erkek vekilinin aşağıdaki paragraf kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (4721 sayılı Kanun m. 175). Aynı Kanunun 176 ncı maddesinin birinci fıkrasında, yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebileceği öngörülmüştür. Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücünün göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. Yoksulluk nafakasının kadın yararına irat şeklinde ödenmesine hükmedilmesi tarafların ekonomik sosyal durumu ile evlilik süresi dikkate alındığında Kanunun amacına uygun değildir. O halde 4721 sayılı Kanunun 176 ncı maddesinin birinci fıkrası nazara alınarak, hakimin takdir yetkisi çerçevesinde tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına uygun olarak yoksulluk nafakası yönünden bir defaya mahsus olmak üzere "toptan ödeme" kararı verilmesi hususu da tartışılıp değerlendirilerek buna göre yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda (2) numaralı paragrafta belirtildiği üzere kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA,
2.Davalı-karşı davacı erkek vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.