"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1190 E., 2023/1096 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gediz Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2018/483 E., 2021/69 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı – davalı erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; daha önce kadın aleyhine Gediz Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/90 Esas sayılı dosyası ile dava açtığını, davasının reddine karar verildiğini ve iş bu kararın 11.06.2015 tarihinde kesinleştiğini, bu tarihten bu yana kadın ile tekrar bir araya gelmediklerini, evlilik birliğinin fiilen sona erdiğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin dördüncü fıkrası gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı – davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin sadakatsiz olduğunu ileri sürerek 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince asıl davanın reddine, davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 30,000,00 TL maddî ve 30,000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı- davalı erkek tarafından daha önce açılan boşanma davasının reddedildiği, kararın kesinleştiği, kesinleşme tarihinden sonra tarafların kanunun aradığı üç yıl süre içinde birlikteliğin kurulamadığı; davacı- davalı erkeğin ortak eve başka bir kadın getirdiği ve davalı- davacı kadını evden kovduğu, boşamaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci ve dördüncü fıkraları gereğince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararına dava tarihinden itibaren aylık 300,00.TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına dava tarihinden itibaren yasal faizi ile 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı - davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin ve kadının davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, kadın yararına tazminat ve nafaka koşullarının oluşmadığını, miktarlarının yüksek olduğunu ileri sürerek kararın kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı – davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi ve erkeğin davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, tazminat ve nafaka miktarlarının az olduğunu ileri sürerek kararın erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka miktarları yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 27 nci maddesi gereğince boşanma davalarında tarafların doğum tarihlerinin, anne ve baba isimlerinin, nüfusa kayıtlı oldukları yerlerin açıkça yazılması gerekirken, tarafların kimlik numaraları yazılarak karar verilmesinin usul ve kanuna uygun olmadığı; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen kişilik hakları ile mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, hakkaniyet ilkesi, nafakanın niteliği ile kadının ihtiyaçları dikkate alındığında kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafaka miktarının az olduğu; maddî ve manevî tazminata uygulanacak faizin kararın kesinleşme tarihinden itibaren karar verilmesi gerekirken, dava tarihinden itibaren faiz uygulanmasının usul ve kanuna uygun olmadığı gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi gereğince taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle ; davaların kabulü ile tarafların (ayrıntılı kimlik bilgileri yazılmak suretiyle) 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci ve dördüncü fıkraları uyarınca boşanmalarına; kadın yararına aylık 150,00 TL tedbir ve kesinleşmeden itibaren aylık 700,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faizi ile birlikte 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata; tarafların diğer itirazlarına konu istinaf başvurularının 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı – davalı erkek temyiz başvuru dilekçesinde özetle;kusur belirlemesi ve kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile nafakanın hatalı olduğunu, miktarlarının yüksek olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına tazminat ve nafaka koşullarının oluşup oluşmadığı ile miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve dördüncü fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddeleri, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,12.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.