"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/959 E., 2022/1712 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 8. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/88 E., 2021/294 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin davacı kadına evliliğin başından beri fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, aşağıladığını, aşırı kıskanç olduğunu, tehdit ettiğini, davacı kadını sürekli kendisini aldatmakla suçladığını, aldattığını, ortak çocuklara da fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, davacı kadının çalışmasına izin vermediğini, davacı kadının annesinin verdiği paraları elinden aldığını, ekonomik şiddet uyguladığını, ortak çocuğun, davalı erkeğin davranışları nedeni ile intihar girişiminde bulunduğunu iddia ederek tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebi ile boşanmalarına, aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 75.000,00 TL manevî, 100.000,00 TL maddî tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edildiği halde davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin hem davacı kadına hem de ortak çocuklara fiziksel ve ekonomik şiddet uyguladığı, başka kadınlarla yazıştığı ve güven sarsıcı hareketlerde bulunduğu, davacı kadını öldürmekle tehdit ettiği, davacı kadına hizmetçi diyerek aşağıladığı, gerçekleşen bu durum karşısında davalı erkeğin evlilik birliğinin sarsılmasında tamamen kusurlu olduğu, davacı kadına yüklenebilecek bir kusurun bulunmadığı, davacı kadından evlilik birliğini sürdürmesinin beklenemeyeceği, boşanma davası açmakta haklı olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebi ile boşanmalarına, boşanma davası açılmakla ayrı yaşama hakkı elde eden herhangi bir geliri bulunmayan davacı kadın yararına tedbir nafakasına hükmolunması gerektiği, boşanma ile birlikte ev hanımı olan kadının yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile dava tarihinden karar kesinleşinceye kadar aylık 500,00 TL tedbir, karar kesinleştiğinde aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, boşanma nedeniyle davacı kadının beklenen ve mevcut maddî menfaatlerinin ortadan kalktığı, ayrıca kişilik haklarının ihlal edildiği gerekçesi ile 30.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek, davacı kadın ile iyi geçindiklerini, 14.12.2018 tarihinde davacı kadının evi terk etiğini, İlk Derece Mahkemesinin ortak çocuğun ve tarafların ailelerini tanımayan bir kişinin sözlerine dayanarak davayı kabul ettiğini, tanık beyanlarındaki tehdit ve hakaret vakalarının somutlaştırılmadığını, İlk Derece Mahkemesince yüklenen kusurların kanıtlanmadığını, davanın ispatlanmadığını belirterek; davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, delillerin değerlendirilmesinde, kanunun olaya uygulanmasında, gerekçede ve kusur belirlemesinde hata edilmediği, İlk Derece Mahkemesince davalı erkeğe yüklenen kusurlu davranışların gerçekleştiği, herhangi bir gelire ve mal varlığı bulunmayan davacı kadın lehine tedbir nafakası takdirinde isabetsizlik bulunmadığı, davacı kadın lehine maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasının koşullarının oluştuğu, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, kişilik haklarına saldırı teşkil eden eylemin niteliği, paranın alım gücü, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre İlk Derece Mahkemesince takdir edilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminat miktarlarının hakkaniyete uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek; davacı kadın ile iyi geçindiklerini, 14.12.2018 tarihinde davacı kadının evi terk etiğini, İlk Derece Mahkemesinin, ortak çocuğun ve tarafların ailelerini tanımayan bir kişinin sözlerine dayanarak davayı kabul ettiğini, tanık beyanlarındaki tehdit ve hakaret vakıalarının somutlaştırılmadığını, İlk Derece Mahkemesince yüklenen kusurların kanıtlanmadığını, davanın ispatlanmadığını belirterek; davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulü, maddî ve manevî tazminat ve tedbir ile yoksulluk nafakası verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.