"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/2541 E., 2023/579 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2017/414 E., 2020/15 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı- davalı kadın vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; erkeğin sürekli şiddet uyguladığını, öfkesini kontrol edemediğini, evden dışarı çıkarmadığını, markete dahi göndermediğini, ailesini ve kadını evden kovduğunu, ailesi geldiğinde saygısız davrandığını, eşyaları fırlattığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 10.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata, düğünde takılan 4 adet 27 gr'lık bilezik, 2 adet 20 gr'lık bilezik, 1 adet 21 gr'lık bilezik, 1 adet 19 gr'lık bilezik, 2 adet 22 gr'lık bilezik, 1 adet 18 gr'lık kelepçe, 5 adet tam altın, 18 adet çeyrek altın, 4 adet gram altın, küpe, kolye, bileklik ve yüzükten oluşan bir set ve 100 gr (mehir) altının karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2. Davacı-davalı kadın vekili 13.06.2019 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bulunan talep ile bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmesini istediklerini, Mahkeme aksi kanaatte ise 12 adet 216 gram 22 ayar bilezik (28.462,32 TL), 37 adet çeyrek altın (8.796,01 TL), 1 adet tam altın (950,91 TL), 1 adet 8,50 gram 22 ayar 50 cm uzunluğunda yuvarlak altın uçlu kolye (1.239)TL niteliğindeki ziynetlerin aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde ziynetlerinin bedellerinin dava tarihinden itibaren mevcut faiz oranı ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle;kadının ailesinin etkisinde kaldığını, arkadaşlarının yanında bununla evli kalınmaz, çocuk yapılmaz dediğini, küçük düşürdüğünü, haber vermeden ablasının evin gidip günlerce kaldığını, temizlik hastası olduğunu, ailesini eve kabul etmediğini, salonda uyuduğunu ileri sürerek 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince asıl davanın reddine, davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, erkek yararına 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin muhtelif kereler şiddet uyguladığı, evden dışarı çıkmasına hatta markete gitmesine dahi izin vermediği, özgürlüğünü kısıtladığı, insanların yanında rencide edici, küçük düşürücü ve aşağılayıcı sözler söylediği, önüne gelen kahve fincanlarını ve sehpayı fırlatarak eşinin ailesini evden kovduğu, boşanmaya neden olan olaylarda erkek kusurlu olup kadının ise temizliğe yönelik aşırı hassasiyeti, titizlik dışında bir kusuru bulunmadığı, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu; ziynetlerinin bir kısmının fiili ayrılık süresince kadının uhdesinde kaldığı gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir nafakasına, kadın yararına aylık 600,00 TL'den 2 yıl karşılığı 14.400,00 TL toptan yoksulluk nafakasına, kadın yararına 10.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyasına yönelik talebinin kısmen kabulü ile, 7 adet 22 ayar bilezik toplam 126 gram, gramı 131,77 TL'den 16.603,00 TL, 28 adet çeyrek altın tanesi 237,73 TL'den toplam 6.656,44 TL, 1 tam altın 950,91 TL, 1 adet 22 ayar, 8,50 gram, gramı 145,77 TL'den 1.239,00 TL, yuvarlak altın uçlu kolye olmak üzere 37 adet ziynet eşyasının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 25.448,00 TL'nin tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; aşamalardaki beyanlarını tekrarlamakla birlikte, kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, tazminat miktarlarının düşük olduğunu, ziynet alacağının dava tarihinden hesaplanacak faiz ile birlikte değerinin tahsiline karar verilmesinin gerektiğini ileri sürerek kararın kusur belirlemesi, tazminat ve ziynet alacağı yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı- davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın tümü yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemece erkeğe kusur olarak yüklenen birden fazla kez şiddet uyguladığı, evden dışarı çıkarmadığı, markete dahi göndermediği, özgürlüğünü kısıtladığı, insanların yanında aşağıladığı, rencide ettiği, küçük düşürdüğü vakıalarının duyumdan aktarım beyanlar olduğu, duyama dayalı beyanların tarafa kusur olarak yüklenemeyeceği, tüm dosya kapsamından erkeğin boşanmak istediği yönünde konuştuğu, öfkeli davrandığı, kadın ve ailesinin bulunduğu ortamda fincanları ve sehpaları yere atarak ev eşyalarına zarar verdiği, kadının ablası ve yakınlarını evden kovduğu, kadının eve misafir gelen ailesine saygısız ve hoş olmayacak şekilde davrandı ğı, kadının ise erkeğin ailesini müşterek eve kabul etmediği, evde yiyecek olmadığı yönünde konuştuğu, ablasının evliliğe müdahalesine engel olmadığı, küçük sorunları büyüttüğü, temizlik takıntısının olduğu, belirlenen ve ziynet alacağı yönünden tanık beyanları ile bilirkişi incelemesine göre bir kısım altınların ispatlandığı, davacı-davalı kadın vekili asıl davadaki dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayandığı, kadının yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılmadığı, eksik inceleme ile karar verildiği gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi gereğince taraflar vekillerinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle ;kusurun gerekçesinin düzeltilmesine, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin ikinci fıkrası gereğince erkeğin davasının kabulüne, tarafların boşanmasına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, taraf vekillerinin diğer itirazlarına konu istinaf başvurularının 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine; 3100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin üç numaralı alt bendi gereğince ziynet alacağının esası incelenmeden İlk Derece Mahkemesince verilen ziynet alacağına dair kararın kaldırılmasına, açıklandığı şekilde davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırılma nedenine göre, tarafların ziynet alacağına yönelik sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı- davalı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle;istinaf başvuru dilekçesini tekrarlamakla birlikte erkeğin davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, tazminat miktarlarının düşük olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, erkeğin davasının kabulü ile tazminat miktarları yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılık açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı,erkeğin davasının kabulüne karar verilmesinin doğru olup olmadığı, kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi; 6100 sayılı Kanun’un 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı- davalı kadın vekilinin aşağıdaki (2) numaralı paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir .
2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, kadın yararına hükmolunan maddî azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 174 üncü maddesinin birinci fıkrası, 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci madde hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddî tazminat miktarları yönünden BOZULMASINA,
2. Davacı- davalı kadın vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 12.06.2024 tarihinde oy birliği ile karar verilmiştir.