Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6345 E. 2024/4639 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun tespiti ve davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen bozma nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1164 E., 2023/1135 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/709 E., 2023/244 K.

Taraflar arasındaki açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin bağımsız konut temin etmediğini, ailesinin müdahalesine sessiz kaldığını, annesinin kadına hakaret ettiğini, ailesi ile görüştürmek istemediğini, dışarı çıkarken kapıyı üzerinden kilitlediğini, yatak odasının kapısını dahi kapattırmadığını, gece kadının üzerinden yorganı alıp oğlunun üzerine örttüğünü, kaybolan parasından kadını sorumlu tuttuğunu, hakaret edip küfrettiğini, şiddet uyguladığını, kapının önüne koyduğunu iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; tarafların işitme engellerinin olduğunu, bu nedenle ortak karar ile ailesi ile birlikte oturduklarını, kadının erkeğe tokat attığını, kulaklığını takmadığını, sen bana karışamazsın, anne-babam bile bana kulaklığı taktıramadı, kulaklığı sen tak deyince mi takacağım dediğini, ilgisiz, sorumsuz ve soğuk davrandığını, erkek ve ailesini baskı altında tuttuğunu, akrabaları ile görüşmek istemediğini, yalnızlığa ittiğini, temel yükümlülükleri dahi yerine getirmediğini ileri sürerek davanın reddine, erkek yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı kadın dilekçesinde eşini çok sevdiği için bunca olanlara ses çıkartmadığı ve düzelir diye beklediğini beyan ederek kaynanası ile arasındaki sorunları anlattığı ve eşinin bunda nasıl bir kusuru olduğunu anlatmadığı, kusuru var ise de eşini affettiğinin kabulünün gerektiği, kadının dilekçede affettiği bir olayın da tarafa kusur olarak yüklenemyeceği, varsa bir kusur eşinin değil kaynanasının kusuru olduğunun sabit olduğu, eşinin bu olaylara sessiz kalarak onaylayarak tasdikleyerek bir eylemi olduğunu da ispat edemediği, davacı dilekçesinde en son meydana gelen olayda kaybolan bir paradan dolayı yine kaynanasının dayak attığını, bağırıp çağırdığını, evden kovduğunu, karakola giderek kaynanasına 15 gün uzaklaştırma aldırdığını beyan ettiği yine eşine kusur atfında bulunmadığı, Mahkeme kaynana ile gelin arasındaki olaylardan dolayı tarafların boşanmasına karar veremeyeceği, üçüncü şahıs konumundaki kaynananın kusurları oğluna yüklenmesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle;aşamalardaki beyanlarını tekrarlamakla birlikte, erkeğin kusurlarının ispatlandığını, davanın ve fer'îleri taleplerinin kabulüne karar verilmesinin gerektiğini ileri sürerek kararın tümü yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin annesinin, kadının istediği zaman ailesi ile görüşmesine izin vermediği, kardeşleri ile hiç görüştürmediği, ailesini ziyaret için gidip geç kaldığında eve almadığı, dışarı tek başına göndermediği, dışarı çıkarken kapıyı üzerinden kilitlediği, küfür ettiği, darp ettiği, kardeşleri görüşmek için telefon almak istediğinde aldırmadığı, kadının ailesinin kadın ile görüşmek istediklerinde erkeğin annesini aradıkları, aradıklarında da erkeğin annesi ile görüştükleri, erkeğin annesinin belirtilen şekilde tarafların evliliklerine ağır ve yoğun şekilde müdahale ettiği, erkeğin ise annesinin evliliğe bu şekilde ağır ve yoğun müdahalesine ses çıkarmadığı, eşini kuruyup kollamadığı, eşine sahip çıkmadığı, annesinin sözünden çıkmadığı; kadının ise, eve misafir gelmesini istemediği, kaynanasına omuz vurduğu, erkeğe tokat attığı,boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi gereğince davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle; davanın kabulüne, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, tazminat taleplerinin reddine; davacı kadın vekilinin diğer itirazlarına konu istinaf başvurularının 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, erkeğin tam kusurlu olduğunu, kadın yararına tazminat ve nafaka koşullarının oluştuğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına tazminat ve nafaka koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü ve 175 inci maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,12.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.