Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6356 E. 2024/2938 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi ve yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği hususlarında anlaşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1230 E., 2023/1179 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sivas 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/872 E., 2023/208 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve karşı davanın kabulüne ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; davalının davacıya fiziksel şiddet uyguladığı, psikolojik baskı yaptığı, ahlaksızlıkla suçlayıp iftira attığı, hakaret ettiği sinkaflı küfürler ettiğini, aşağıladığı, tehdit ettiği, davacının davalıyı affetmesi gibi bir durumun olmadığını, davalının evliliğin ilk dönemlerinde çalışmadığını, davalının davacının çalışma hayatını engellediğini, davalının kendi annesinin yanına gitmesi hususunda baskı yaptığını, davacının birlik görevlerini yerine getirdiğini, davalının kardeşinin davacının arkadaşlarıyla görüşmesinde yanında olduğunu, davalının gönderdiği para ile davalının müşterek konutun ve davalının ailesinin ihtiyaçlarını karşıladığını, davacıya sürekli "sen paralı çalışıyorsun" demesi nedeniyle davacının evi terk ettiğini, davalının annesinin müşterek konuta gelerek imalı sözler söylediğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; tarafların aralarındaki sorunları 2020 yılının son aylarında halledip birbirlerini affettikleri, davacının dava dilekçesinde iddia ettiği hususların bu tarihten öncesine ait olduğunu, son bir yıldır evlilik birliğinin sona ermesini gerektirecek bir şey yaşanmadığını, davacının birlik görevlerini yerine getirmediğini, temizlik yapmadığını, davalının ailesine saygısızlık yaptığını, hakaret ettiğini, davalıdan habersiz onun şifrelerini kullanarak kredi çektiğini, davalının tüm maaşını ve birikimini davacıya gönderdiğini davacının tüm parayı kendi hesabına aktardığını, davalının bilgisi olmadan tüm eşyaları alıp taşındığını, davalının Kars iline tayini çıktığından davacının bahane bularak Kars iline gitmediğini, davalının babasının aracını alarak arkadaşlarıyla geç saate kadar gezdiğini, evli bir kadına yakışmayacak derecede açık giyindiğini, arabayı sanayiye davacının götürmemesini istemesine rağmen davacının götürdüğünü, davacının inatçı ve kavgacı yapısının olduğunu, davacının çocuk yapmak istemediğini, davalının davacının çalışmasını istememesine rağmen davacının iş başvurusu yaptığını, davacının davalı dolandırdığını, ekonomik şiddet uyguladığını, davacının tam kusurlu olduğunu, kadının davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, tedbir nafakasının kaldırılmasına, erkek yararına 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; erkeğin, kadına hakaret ettiği, şiddet uyguladığı, evliliğin ilk zamanlarında çalışmadığı, evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, kadından para istediği, erkeğin, kadını kıskandığı, çalışmasını engellemeye çalıştığı, çalışmasını istemediği; kadının, erkeğe hakaret ettiği, yemek, temizlik vs.. yapmadığının anlaşıldığı, dosya arasındaki ceza mahkemesi kararlarından erkeğin, kadına karşı basit yaralama ve tehdit suçlarını işlediği, kadının, erkeğe karşı tehdit suçunu işlediğinin anlaşıldığı, dosya kapsamından kadının az kusurlu, erkeğin ağır kusurlu olduğu kanaatinin oluştuğu, tarafların evlilik birliklerinin temelinden sarsıldığı ve devamının mümkün olmadığına kanaat getirildiği, asıl davanın ve karşı davanın kabulüne karar vermek gerektiği, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesine yer olmadığı gerekçesi ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, davacı-davalı kadın lehine dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere hükmedilen aylık 700,00 TL tedbir nafakasının 28.02.2023 tarihi itibariyle kaldırılmasına, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak davacı-davalı kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesine yer olmadığına, kadın yararına 40.000,00 TL maddî, 35.000,00 TL manevî tazminata, davalı-davacı erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesinin kararını, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarları, yoksulluk nafakası talebinin reddi yönünden istinaf ettiği görülmüştür.

2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesinin kararını, kusur belirlemesi, hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar, kabul edilen kadının davası, reddedilen tazminat talepleri yönünden istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarları, yoksulluk nafakası talebinin reddi yönünden kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar, kabul edilen kadının davası, reddedilen tazminat talepleri yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davalarının kabulünün gerekip gerekmediği, kadın yararına tazminat takdirinin ve miktarlarının isabetli olup olmadığı, kadın yararına yoksulluk nafakası şartları oluşup oluşmadığı, erkeğin reddedilen tazminat talepleri noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un, 4 üncü, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci ve 176 ncı maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.