"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1148 E., 2023/1137 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/770 E., 2023/37 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin müvekkiline fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, hemen hemen hergün müvekkiline ağza alınmayacak hakaret ve tehditlerde bulunduğunu, sürekli küsüp küs olduğu zamanlarda müvekkilinin hazırladığı yemekleri yemeyip ayrı yattığını, müvekkilinin babasına "şerefsiz adi, sen adammısın" diyerek evden kovduğunu, müvekkili ve ailesinin ise sırf karı kocanın huzuru bozulmasın evliliklerine bir zarar gelmesin diye bütün hakaretleri sinelerine çektiklerini, en son çıkan tartışmada hakaretler edip müvekkiline "defol git" diyerek evden kovduğunu, sürekli telefonla uğraştığını, müvekkilinin aldatıldığını düşündüğünü belirterek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, faiziyle 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, çocuk için aylık 800,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddia ve isnatların tamamen asılsız olduğunu, kadının müvekkilinin ailesine gitmek istemediğini, her tartışmada "şerefsiz, sen adam mısın, salak, senden bi b..ok olmaz, gerizekalısın, kafan almıyor, beni anlamıyorsun, herkeste ne kocalar var, onun kocası şöyle, şunun kocası böyle, onun kocası şunu yapmış, şunun kocası şunu almış, senden bir bok olmaz" şeklinde sözlerle hakaretler ettiğini, özellikle son dönemlerde de müvekkiline hitaben "senden sıkıldım, senin yüzünü görmek istemiyorum, seninle muhatap olmak istemiyorum, bizim kafa yapılarımız farklı, keşke seninle evlenmeseydim" diyerek de müvekkilini rencide ettiğini, kadının çocuğu bahane ederek ayrı yattığını, evi terk ettiğini, kadının güven sarsıcı davrandığını ileri sürerek karşı davalarının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, velâyetin babaya tevdiine, 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına, fiziki, psikolojik ve ekonomik şiddet uyguladığı, hakaret ve tehdit ettiği, yatağını ayırdığı, eşinin yemeklerini yemediği, kadının babasına hakaret ettiği ve kadını baba evine bıraktığı, buna karşılık kadının da eşinin ailesini istemediği, evlendiğine pişman olduğunu dile getirdiği, eşini başka erkeklerle kıyasladığı, bu durumda erkeğin ağır, kadının hafif kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın ve karşı davanın ayrı ayrı kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca boşanmalarına, velâyetin anneye tevdiine, baba ile kişisel ilişki tesisine, çocuk lehine aylık 500,00 TL tedbir/iştirak, kadının gelirinin onu yoksulluktan kurtarmayacağı belirtilerek kadın lehine aylık 750,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına, koşulları oluştuğundan 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
2. İlk Derece Mahkemesinin 30.01.2023 tarihli ek kararı ile baba ile ayda iki kez hafta sonları, yaz tatili ve yarıyıl döneminde olmak üzere kurulan kişisel ilişkiye ek olarak dini bayramların ikinci ve üçüncü günü arasında da kişisel ilişki tesis edilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve nafakaların miktarı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
2.Davalı karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadına ait telefon görüşmelerinin aidiyetinin sorulmadığını, CD ile sunulan siyah aracın kime ait olduğunun bildirilmediğini belirterek kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve nafakalar, miktarları, erkeğin reddedilen tazminat talepleri, velâyet ve kişisel ilişki yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarlarının az olduğu gerekçesi ile davacı karşı davalı kadın vekilinin iştirak ve yoksulluk nafakaları miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümleri kaldırılarak bu konuda yeniden esas hakkında hüküm tesisine, kadın yararına aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, çocuk yararına aylık 800,00 TL iştirak nafakasına, erkeğin tüm, kadının sair istinaf başvurusunun ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve nafakaların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve nafakalar, miktarları, erkeğin reddedilen tazminat talepleri, velâyet ve kişisel ilişki yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin ve kadının boşanma davasının kabulüne karar verilmesinin dosya kapsamına uygun olup olmadığı, kadın lehine tazminat ve nafaka verilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı, velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararına olup olmadığı, kişisel ilişki düzenlemesinin yerinde olup olmadığı, nafakaların ve tazminatların miktarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, erkeğin tazminat taleplerinin reddinin isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanunun 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı ve 169 uncu maddeleri, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 182 nci, 323 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu, 335 inci ve 336 ncı maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.