"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1133 E., 2023/1152 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 9. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2023/141 E., 2023/399 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince Mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davası hakkında evlilik birliği ölüm ile sona erdiğinden boşanma ve fer'îlerine yönelik talepleri hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın davalı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kronik rahatsızlıklarının bulunduğunu, davalının müvekkili ile hastalandığında ilgilenmediğini, sorumluluklarını yerine getirmediğini, davalının ramazan aylarında müvekkiline sahur ve iftar yemeklerinin hazırlamadığını, müvekkilini sürekli evde bırakarak misafirliğe gittiğini, müvekkilinin ihtiyaçlarının torunları ve çocukları tarafından karşılandığını, davalının 2019 yıl yazında evden gittiğini, geri dönmediğini 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; iddialarının doğru olmadığını, müvekkilinin, eşinin tüm ihtiyaçlarını karşıladığını, müvekkilinin evini terk etmediğini, davacının müvekkiline hakaret ettiğini ve şiddette bulunduğunu, müvekkilinin ihtiyaçlarını karşılamadığını, müvekkilinin çocuklarına zarar vermekle tehdit ederek psikolojik baskı uyguladığını, müvekkilini evden kovduğunu belirterek davanın reddini, müvekkili lehine 5.000,00 TL. tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 12.12.2022 tarih, 2022/148 Esas ve 2022/1004 Karar sayılı kararı ile; erkek tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili boşanma ve fer’îleri yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2.Bölge Adiye Mahkemesinin 26.01.2023 tarih ve 2023-229 Esas 2023-199 Karar sayılı kararı ile; "...davacı ... yargılamanın devamı sırasında vefat ettiğinden evlilik birliği ölüm ile sonlanmış ve boşanma davasının konusuz kalmıştır. Dava sağ kalan eşin boşanmaya sebebiyet verecek kusurunun olup olmadığının belirlenmesi yönünde davacı müteveffa ... mirasçısı ... davayı takip etmiştir. İlk Derece Mahkemesinin ilamında davanın sadece ... tarafından takip edilmesine rağmen davayı takip etmeyen mirasçı ...'ın karar başlığında yer alması hatalı olmuştur. Bunun yanında İlk Derece Mahkemesince TMK.nun 181/2 nci maddesi uyarınca sağ kalan eş davalı ...'ın evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürülmesi beklenemeyecek derecede temelinden sarsılmasında kusurlu olduğu belirlenmiş ise de boşanma talebi yönünden bir hüküm oluşturulmamış olması hatalı olmuştur. Belirtilen hususlar kararın kaldırılması sebeplerinden olup İlk Derece Mahkemesince yapılacak iş; konusuz kalan boşanma davası yönünden bir hüküm oluşturmak ve hazırlanacak gerekçeli kararın başlığında davayı takip etmeyen mirasçı ...'ı yazmamaktan ibarettir..." gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun kabulü ile sair istinaf sebepleri bu aşamada incelenmeksizin İlk Derece Mahkemesi kararının tamamının kaldırılmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, tarafların evlilik birliğinin ölüm ile sona erdiği, boşanma davasının konusuz kaldığı, davaya eşlerin kusur tespiti yönünden devam edildiği, davacı ... ve oğlu ...'ın davalı kadının bir süre evden gitmesini istedikleri, daha sonra getiririz dedikleri ancak davacının bir daha davalıyı eve getirmediği, tarafların ayrı kaldıkları dönemin ilk zamanlarında davacının bir kaç kez davalıyı aradığı ancak daha sonrasında davalıyı arayıp soran olmadığı, davalının, davacıyı telefonla aradığı ancak davacının telefonları açmadığı, davacı ...'in ameliyat olduğu dönemde tanık ...'nin davacının evine gittiği, davacıya "bakıcı sana bakacağına eşin baksın" dediği, davacının ise "... istemiyor" dediği, davalının ise birlikte yaşadıkları dönemde davacıya bakmadığı, yemek yapmadığı, yaptığı yemekleri davacının yiyemediği, evin temizliğini yapmadığının sabit olduğu gerekçesiyle erkeğin ölümü ile evlilik birliği sonlanmakla konusuz kalan boşanma ve fer'îleri yönünden karar verilmesine yer olmadığına, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açan olaylarda davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek şekilde kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kusur tespitinin hatalı olduğunu, müvekkilin kusuru olmadığını, davanın reddi gerektiğini beyanla başvurularının kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı kadın vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kusur tespitinin hatalı olduğunu, müvekkilin kusuru olmadığını, davanın reddi gerektiğini beyanla kararın bozulmasını, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talebiyle temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; evlilik birliğinin ölümle sona erip ermediği, davanın konusuz kalıp kalmadığı, ret kararı verilip verilemeyeceği ve sağ kalan eşin kusur tespitinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 331 ünci, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı, 166 ncı maddesi, 181 inci maddesinin ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda evlilik birliğinin erkeğin ölümü ile sona erdiği, boşanma davasının konusuz kaldığı, mirasçılar tarafından sağ kalan eşin kusur tespiti yönünden yargılamanın devam ettiği, toplanan deliller ve dinlenen tanık beyanlarından davalı kadının davacı erkeğe bakmadığı, yemek yapmadığı, yaptığı yemekleri davacının yiyemediği, evin temizliğini yapmadığı gerekçesiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, sağ kalan davalı kadın eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiş, karara karşı davalı kadın vekilinin yaptığı istinaf başvurusu esastan reddedilmiş ise de dinlenen davacı erkek tanıklarının sözlerinin bir kısmı 4721 sayılı Kanun'un 166/1 inci maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Bu durumda davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek bir kusurunun varlığının dosya kapsamından ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında sağ kalan davalı kadın eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olmadığının tespitine karar verilecek yerde yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur tespiti yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının kusur tespiti yönünden davalı kadın yararına BOZULMASINA,
3.Davalı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,26.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.