Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6472 E. 2024/4895 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarının yeterliliği.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davacı kadının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/517 E., 2023/700 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahramankazan Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2018/76 E., 2020/217 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı kadın tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalının kendisine psikolojik ve ekonomik şiddet uyguladığını, kendisine hakaret ettiğini, üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, dava tarihinden 4 ay önce evi terk ettiğini ve kendisini ve çocuklarını aramadığını, ihtiyaçlarını karşılamadığını 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar için 400,00'er TL, kadın için 500,00 TL nafaka ile 50.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı taraf; usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalının çalışmadığı, mesleğinden ihraç olduktan sonra iş aramadığı, davalının borçlarının davacının ailesi tarafından ödendiği, davacı ve davalının tartışma yaşadıkları, davalının evden bu sebeple ayrıldığı, ayrılıktan sonra da davalının davacı ve ortak çocuklarına bakmadığı, maddî ve manevî destek olmadığı, davacının psikolojik şiddet, ekonomik şiddet ve terk iddialarını kanıtladığı bu şekilde davranışları ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı erkeğin boşanmada tam kusurlu olduğu, kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuklar ... ve ...'nun velâyetlerinin davacı anneye verilmesine, kişisel ilişki tesisine, ortak çocuklar lehine dava tarihinden itibaren aylık 400,00'er TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar tarihinden itibaren aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 30.000,00 TL maddî tazminatın, 20.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davacı kadın vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın temyiz dilekçesinde özetle; iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tazminatların ve nafakaların miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 174 üncü maddesi, 175 inci, 182 nci, 330 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,26.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.