"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/762 E., 2023/745 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Artvin Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2022/238 E., 2023/98 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kadının sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını ileri sürerek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, velayetinin müvekkil babaya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının evlendikten sonra 20 gün boyunca müvekkilinin dışarı çıkmasına izin vermediğini, evliliğin ilk haftasında müvekkilinin ailesini görme arzusu karşılığında müvekkilini boşanmakla tehdit ettiğini, davacının yataklarını ayırdığını, müvekkilini başka yatakta uyumaya zorladığını, tüm bu psikolojik baskı, şiddet ve ilgisizlikten dolayı müvekkilinin kendisini psikolojik boşlukta bulduğunu, bu boşluğun getirdiği çaresizlikle başka biriyle mesajlaşmak gibi bir hataya düştüğünü belirterek davanın reddini savunmuş aksi halde velayetin anneye tevdii ile çocuklar için aylık 500,00'er TL tedbir ve iştirak, müvekkili için 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, ziynet eşyalarının iadesine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin 21.12.2021 tarihli kararıyla kadının sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı ve tam kusurlu olduğu gerekçesiyle tarafların boşanmalarına, velayetin anneye tevdiine, çocuklar yararına aylık 400.00'er TL iştirak nafakasına, kadının yoksulluk nafakası ve ziynet alacağı talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı erkek tarafından velayet ve iştirak nafakası; davalı kadın tarafından katılma yolu ile yoksulluk nafakasının reddi, iştirak nafakasının miktarı ve yargılama giderleri yönünden istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesinin 15.04.2022 tarihli kararı ile çocukların anne ve baba yanındaki barınma ve yaşama koşullarını da değerlendirir içerikte özellikle anne baba ortamında görüşülerek sosyal inceleme raporu alınması ve yoksulluk nafakasının reddinin gerekçesinin kararda gösterilmesi gerektiği halde, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile boşanma ve ziynet eşyaları hakkında karar kesinleştiğinden bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, kadının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle yoksulluk nafakası talebinin reddine, alınan sosyal inceleme raporları, çocuk ...'nın açıkça davacı babada kalmak istediğine dair beyanları, çocuk ...'nın yaş itibariyle anne şefkatine ihtiyaç duyması ve çocukların üstün yararları dikkate alındığında çocuk ...'nın velayetinin davacı babaya, çocuk ...'nın velayetinin davalı anneye verilmesine, çocuk ... yararına iştirak nafakası takdirine yer olmadığına, çocuk ... yararına takdir edilen 300,00 TL tedbir nafakasının hükmün kesinleşmesine kadar devamına, hükmün kesinleşmesinden sonra 200,00 TL daha artırılarak aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline ve davacı lehine vekalet ücreti takdirine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; ortak çocuk Ecrin Tuna'nın velayeti ve bu çocuk yönünden hükmedilen iştirak nafakası hükmedilmesi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı kadın vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; ortak çocuk Nazım Yiğit'in velayetinin babaya verilmesi, nafaka miktarı, yoksulluk nafakasının reddi ile yargılama giderleri yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta yazılı tarih ve sayılı kararıyla; karar usul ve kanuna uygun olduğundan tarafların istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmişti.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının istinaf başvurusunun süresinde yapılmadığını belirterek ortak çocuk ...'nın velayeti ve iştirak nafakası hükmedilmesi yönünden kararın bozulmasını istemiştir.
2.Davalı kadın vekili vekili temyiz dilekçesinde özetle; ortak çocuk ...'in velayetinin babaya verilmesi, nafaka miktarı, yoksulluk nafakasının reddi ile yargılama giderleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ortak çocukların velayet düzenlemesinin ve çocuk ... için nafaka takdirinin yerinde olup olmadığı, yerinde ise miktarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı ile kadının yoksulluk nafakasının reddinin ve yargılama giderlerinin kadına yüklenmesinin isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanunun 182 nci, 327 nci, 328 inci ve 330 uncu maddesi, 335 inci ve 336 ncı maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 190 ıncı, 323 üncü ve 326 ncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Sözleşmesinin 3 üncü ve 12 inci maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 3 üncü ve 6 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davalıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.