Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6616 E. 2024/5355 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının yeterli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında, hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının az olduğu, hakkaniyet ilkesi ve ilgili kanun maddeleri gözetilerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/257 E., 2023/625 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Büyükçekmece 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/485 E., 2022/1780 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerinin kaldırılarak kaldırılan yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı-davalı erkek dava dilekçesinde özetle; davalı kadın ile anlaşamadıklarını belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin kendisine verilmesini talep etmiştir.

2.Davacı-davalı erkek vekili süresinde verdiği cevaba cevap dilekçesi ile; davalı-davacı kadının sürekli ailesinin evine gittiğini, kursa başladığını haber vermediğini beyan etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; davacı erkeğin kadına şiddet uyguladığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, sadakatsiz olduğunu, ekonomik şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, evi terk ettiğini, çocukla ilgilenmediğini belirterek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, 3.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası ve 5.000,00 TL tedbir-iştirak nafakasına hükmedilmesine, yıllık artış miktarı belirlenmesine, faizi ile 300.000,00 TL maddî, 300.000,00 TL manevî tazminatın davacı-davalı erkekten alınarak davalı-davacı kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kadının bir kusurunun kanıtlanmadığı, erkeğin müşterek ikametgahını terk ettiği, evin giderlerine gereği gibi katılmadığı, kadına fiziksel ve ekonomik şiddet uyguladığı, evlilik birliği devam ederken güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu gerekçesi ile asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, anne ile kişisel ilişki kurulmasına, davalı-davacı her ne kadar gelir getirici bir işte çalışıyor ise de yaşam koşullarının boşanma ile etkileneceği ve yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile her ay itibariyle aylık takdiren 2.000,00 TL yoksulluk nafakasının kararın kesinleştiği tarihten itibaren davacı-davalı erkekten alınarak davalı-davacı kadına verilmesine, kadın yararına maddî ve manevî tazminat koşulları oluştuğu gerekçesi ile 50.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminatın davacı-davalı erkekten alınarak davalı-davacı kadına verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı kadın vekili; nafaka ve tazminat miktarları ile nafakalara artış uygulanması gerektiği yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminatın az olduğu, nafakaya ileriki yıllara artırım yapılması talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği gerekçesi ile davalı-davacı kadının tazminat miktarlarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının 6 ve 7 nolu bentlerinin kaldırılmasına, kadın için 150.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminatın boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte erkekten tahsil edilerek kadına verilmesine, Mahkemece nafakaya ileriki yıllara artırım yapılması talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediğinden bu husustaki istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesince kadın için hükmedilen yoksulluk nafakasının kararın kesinleştiği tarihten itibaren her yıl TÜİK'in belirleyeceği TÜFE oranında arttırılmasına, davalı-davacının diğer istinaf taleplerinin reddine, davacı-davalı erkeğin yasal süre içerisinde istinaf ya da katılma yoluyla istinaf talebi bulunmadığından erkek vekilinin kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminatların kaldırılması talebinin reddine, erkek vekilinin iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiğine yönelik talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili ve katılma yoluyla davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı-davacı kadın vekili; nafaka ve tazminat miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davacı-davalı erkek vekili katılma yoluyla; aleyhine hükmedilen tazminatlar, nafakalar ve iştirak nafakası hükmedilmemesi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadının yararına tazminat ve nafaka koşularının oluşup oluşmadığı, miktarlarının uygun olup olmadığı ve çocuk yararına annenin iştirak nafakası ödemesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu`nun 50 ve 51 inci maddeleri

3.Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı-davalı erkek vekilinin tüm, davalı-davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragraf kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda (2) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davalı-davacı kadın yararına maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden BOZULMASINA,

2.Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davacı-davalı erkek vekilinin tüm, davalı-davacı kadın vekilinin ise sair temyiz tirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Suat'a yükletilmesine,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden Özlem'e iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.