Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6619 E. 2024/4952 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında ziynet alacağı miktarının tespiti ve davalı erkeğin diğer taleplerinin reddinin hukuki olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, delillerine, uygulanması gereken hukuk kurallarına, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kurallarına ve kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu, davalı erkeğin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararı bozmak için yeterli olmadığı değerlendirilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/427 E., 2023/763 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Lüleburgaz Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/280 E., 2022/745 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının reddine, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak yeniden karar verilmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ziynet alacağı davası yönünden kaldırılmasına, kaldırılan yönden yeniden hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Dosya içeriğine göre davalı karşı davacı erkek vekilinin temyizine konu ziynet alacağı miktarı, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 238.730,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı karşı davacı erkek vekilinin ziynet alacağı davası yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı karşı davacı erkek vekilinin reddedilen yön dışındaki temyiz itirazları yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin tedavisi ile ilgilenmediğini, ameliyat olduğunda arayıp sormadığını, hastalığı sebebi ile hakir gördüğünü, sosyal ortama sokmadığını, 8 yıl önce sokakta bıraktığını, eve bakmadığını, belirterek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının, faizi ile 50.000,00 TL manevî tazminatın davalı karşı davacı erkekten alınarak davacı karşı davalı kadına verilmesine, 12 adet bileziğin aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde bedelinin faizi ile iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı karşı davalı kadının hastalığını kendisinden sakladığını, evi terk edip annesinin evine döndüğünü, bir daha dönmediğini, telefondan engellediğini, müvekkilinin ailesine küfür ve hakaret ettiğini, habersiz muska yaptırdığını belirterek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, faizi ile 50.000,00 TL manevî, 20.000,00 TL maddî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 03.04.2019 tarih ve 2018/416 Esas 2019/226 Karar sayılı kararı ile, yargılamanın devamı sırasında dinlenen davacı ve karşı davacı tanıklarının davacının ve karşı davacının iddialarını kanıtlayacak ve tarafların ayrı yaşamasına neden olduğu iddia edilen olayı aydınlatacak nitelikte görgüye dayalı bilgilerinin bulunmadığı, davalının davacının işitme rahatsızlığı ile ilgilenmediğine dair iddianın tanık beyanlarıyla ispatlanmadığı ve tüm dosya içeriği gözönüne alındığında taraflar arasında erkekten yahut karşı kadından kaynaklanan sebeplerle evlilik birliğinin devamını imkansız kılacak şekilde geçimsizlik bulunduğu hususunun sübut bulmadığı, asıl davada ziynetlere ilişkin talebin ise tanık ...'in beyanında kadının bileziklerinin traktör alınmak üzere erkek tarafından bozdurulduğunun erkek tarafından kabul edildiğinin belirtildiği, böylece bileziklerin geri verilmemek üzere bozdurulduğunun erkek tarafça ispatlanması gerektiği ancak bu durumun da tanık beyanlarıyla ispatlanamadığı gerekçesi ile asıl dava ve karşı davanın reddine, asıl davada ziynetlere ilişkin talebin kısmen kabulü ile 6 adet her biri 18 gramam 22 ayar bileziğin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde 6 adet her biri 18 gramam 22 ayar bileziğin dava tarihindeki değeri olan 18.900,00 TL nin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalı kadın vekili asıl davanın reddi yönünden, davalı karşı davacı erkek vekili karşı davanın reddi ve ziynet alacağı davasının kabulü yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin 11.07.2019 tarih ve 2019/1357 Esas, 2019/1143 Karar sayılı kararı ile, dava açıldıktan sonra tensip ile davaya Aile mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verildiği, duruşmaların Asliye Hukuk Mahkemesi olarak yapıldığı, gerekçeli karar başlığında mahkemenin hangi sıfatla yargılama yaptığının yazılmadığı gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin İkinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 15.10.2019 tarihli 2019/412 Esas, 2019/528 Karar sayılı kararı ile, yargılamanın devamı sırasında dinlenen davacı ve karşı davacı tanıklarının davacının ve karşı davacının iddialarını kanıtlayacak ve tarafların ayrı yaşamasına neden olduğu iddia edilen olayı aydınlatacak nitelikte görgüye dayalı bilgilerinin bulunmadığı, erkeğin, kadının işitme rahatsızlığı ile ilgilenmediğine dair iddianın tanık beyanlarıyla ispatlanmadığı ve tüm dosya içeriği gözönüne alındığında taraflar arasında erkekten yahut kadından kaynaklanan sebeplerle evlilik birliğinin devamını imkansız kılacak şekilde geçimsizlik bulunduğu hususunun sübut bulmadığı, asıl davada ziynetlere ilişkin talebin ise tanık ...'in beyanında kadının bileziklerinin traktör alınmak üzere erkek tarafından bozdurulduğunun erkek tarafından kabul edildiğinin belirtildiği, böylece bileziklerin geri verilmemek üzere bozdurulduğunun erkek tarafından ispatlanması gerektiği ancak bu durumun da tanık beyanlarıyla ispatlanamadığı gerekçesi ile asıl dava ve karşı davanın reddine, asıl davada ziynetlere ilişkin talebin kısmen kabulü ile 6 adet her biri 18 gramam 22 ayar bileziğin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde 6 adet her biri 18 gram 22 ayar bileziğin dava tarihindeki değeri olan 18.900,00 TL nin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine karar verilmiştir.

D.Bölge Adliye Mahkemesinin İkinci Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalı kadın vekili asıl davanın reddi yönünden, davalı karşı davacı erkek vekili karşı davanın reddi ve ziynet alacağı davasının kabulü yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin 15.02.2022 tarihli 2019/2371 Esas, 2022/167 Karar sayılı kararı ile; istinafa konu kısa karar ile gerekçeli karar arasında farklılık bulunmamasına rağmen UYAP sisteminde kayıtlı 15.10.2019 tarihli duruşma zaptının hüküm kısmının dosya içinde yer alan kısa karardan farklı olduğu dikkate alındığında kurulan hükmün kısa karar gerekçeli karar çelişkisi oluşturulduğu; çelişkili hüküm kurulduğu gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

E.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tarafların tartışmalar yaşadıkları, son olarak evde tadilat yapıldığı gün tartıştıkları, kadının evden gittiği ve bir daha geri dönmediği, erkeğin ise eşini geri getirme noktasında çaba göstermediği anlaşıldığından tarafların birbirlerine karşı duygusal şiddet uyguladıkları, bu durumun oluşmasında tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesi ile her iki davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, davacı karşı davalının manevî tazminat isteminin reddine, davalı karşı davacının maddî ve manevî tazminat istemlerinin reddine, davacı karşı davalının geçim ve iaşesi için yargılama safahatında hükmedilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle 200,00 TL arttırılarak 500,00 TL olarak devamına, işbu nafakanın karar kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası olarak taraf ...'den alınarak taraf ...'e verilmesine, asıl davada ziynetlere ilişkin talebin kısmen kabulü ile 6 adet her biri 18 gram 22 ayar bileziğin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde 6 adet her biri 18 gram 22 ayar bileziğin dava tarihindeki değeri olan 18.900,00 TL nin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

Davalı karşı davacı erkek vekili; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, yoksulluk nafakası ve ziynet alacağı davasının kabulü yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C.Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemece 18.900,00 TL değerinden toplam 6 adet her biri 18 gram 22 ayar bilezik yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, kadının talebindeki 6 adet her biri 12 gram bilezik talebi aşılarak 6 adet her biri 18 gram olarak hüküm verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesi ile erkeğin ziynet alacağı davasının kısmen kabulü yönünden istinaf talebinin kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi hükmünün 5 inci maddesinin ve 7/a-b-c maddesinin kaldırılmasına, davacı karşı davalı kadının ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne, 6 adet her biri 12 gram 22 ayar bileziğin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde 6 adet her biri 12 gram 22 ayar bileziğin dava tarihindeki değeri olan 12.600,00 TL'nin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, davalı karşı davacı erkeğin diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı karşı davacı erkek vekili; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, yoksulluk nafakası ve ziynet alacağı davasının kabulü yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulünün doğru olup olmadığı, erkeğin tazminat taleplerinin reddinin ve kadına yoksulluk nafakası verilmesinin isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi

3.Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı karşı davacı erkek vekilinin ziynet alacağı davası yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE

2.Davalı karşı davacı erkek vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.