Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6716 E. 2024/3945 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasında, davanın kısmen kabulünün doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının dayandığı deliller ve gerekçeler, hukuk kurallarına ve usule uygun bulunarak, davalı erkek vekilinin temyiz itirazları reddedilmiş ve karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1302 E., 2023/887 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Iğdır Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/137 E., 2022/431 K.

Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davanın zamanaşımı süresi dolmaksızın açıldığı belirlenerek hükmün kaldırılmasına ve mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince kaldırma kararı sonrasında yeniden yapılan yargılamada, ziynet alacağı talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Aralık Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/97 Esas 2018/77 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, düğün esnasında müvekkilinin ailesi, eş ve dost ve akrabaları tarafından 28 adet bilezik ( ortalama 150 gram ağırlığında), 4 Adet Cumhuriyet altını, 40 adet çeyrek altın, 10 adet yarım altın, 1 adet set (6.000,00 TL değerinde, 2014 senesinde ), 60.000,00 TL para takıldığını, evden ayrılırken ziynet eşyalarının kadına verilmediğini belirterek cevaba cevap dilekçesinde de dava konusu altınların düğün sonrası önce banka kasasına koyulduğunu, davalının borcum var diyerek istemesi üzerine kadının ziynetleri kasadan alarak erkeğe verdiğini, kadının kardeşi ... ile birlikte erkeğin ziynetleri bozdurduğunu ve erkeğe ait eczanesinin kasasına koyduğunu belirterek ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmadığı taktirde, boşanma tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte ve boşanma tarihinden itibaren fazlaya ait hakları saklı kalmak kaydıyla 5000.00 TL tutarındaki bedelin davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ve ücreti vekâletin davalı taraftan alınarak taraflarına verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; düğünden sonra kadının kendi adına kiraladığı banka kasasına altınların koyulduğunu, paraların kadının hesabına yatırıldığını, istenilen ziynetin sayı ve gramajının hatalı olduğunu, evi kendisinin terk ettiğini, kadının evi terk ettiği sırada il dışında olduğunu, tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma davasında karşılıklı talebin bulunmadığının belirtildiğini ve taleplerin süresinde olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin ilk kararı ile davanın ziynet eşyalarının teslimine ilişkin olduğunu ve davada zaman aşımı süresi boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl olduğunu belirterek süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiş olup karar davacı kadın vekilince istinaf edilmekle Bölge Adliye Mahkemesince ziynet alacağına ilişkin eldeki davanın zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğundan ve davanın süresinde açıldığından bahisle hükmün kaldırılmasına dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tanıklarının beyanlarının birbiriyle örtüştüğünü, davacı adına açılan kasaya konulan altınların alınarak davalı ve davacının kardeşi tarafından Doğubayazıt'ta bozdurulduğunun beyan edildiğini, davacı tanığı ...'in bizzat olaya şahit olduğunu, erkeğin tanıklarının beyanlarının ise çelişkili olduğunu belirterek davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; 15 gr x 22 ayar 28 Adet Bilezik, 4 Adet Cumhuriyet Altın, 10 Adet Yarım Altın, 40 Adet Çeyrek Altın, 80 gr. 22 Ayar Set Takımı, 60.000,00 TL paranın davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde 226.556,72 TL ziynet eşyası alacağının 5.000,00 TL'si için dava tarihinden itibaren, kalan 221.556,72 TL'si için ise ıslah tarihi olan 15.03.2022 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, hükmün tamamı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasında davanın kısmen kabulünün doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı, 190 ıncı, 323 üncü, 326 ncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ncı, 220 nci, 222 nci ve 226 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,28.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.