Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6752 E. 2024/3349 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı, boşanma nedeninin kimin kusurundan kaynaklandığı ve varsa maddi-manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği hususları.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı kadının haklı bir neden olmaksızın uzun süreler evlilik birliğini sürdürdüğü konuttan ayrılarak eşinden uzak kalması, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına sebebiyet verdiği ve bu durumun davacı erkeğe boşanma davası açma hakkı tanıdığı gözetilerek, yerel mahkeme kararını onayan istinaf kararının da onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/975 E., 2023/1613 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Alaca Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/14 E., 2022/313 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; davalının sık sık ailesini ziyaret etmek amacı ile Ağrı iline gittiğini, son zamanlarda yılın 7-8 ayını ailesinin yanında geçirmeye başladığını, davalının son olarak ailesinin yanına tekrar gittiğinde bir daha dönmediğini, davalının bu tutumunun evlilik birliğine aykırı olduğunu, davalı kadının haklı bir neden olmaksızın birlikte yaşamaktan kaçındığını, davacının hastalıklarından rahatsız olduğunu, davacının ilk evliliğinden olan çocuklarına ben bakamıyorum babanıza siz bakın dediğini, davacı ile davalı, Ağrı'ya bayram ziyareti amacı ile gittiğinde davacının rahatsızlanması üzerine hastaneye yatırıldığını, davalının, davacıya bakamayacağını davalının çocuklarını arayıp ''Babanızı gönderiyorum siz bakın'' dediğini, bunun üzerine davacının çocukları tarafından hastaneye yatırıldığını ve ameliyat olmasına karar verildiğini, bu süreçte çocuklarının desteği ile ayağa kalkabildiğini, davalının bayram ziyaretlerine gelen davacının çocuklarını istemediğini, davacı evlilik birliğinin devamı için elinden geleni yaptığını, fakat karşılığını alamadığını barışma ihtimali olmadığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde özetle; davacının açtığı davanın maddî ve hukuki temeli olmadığını, kendisinin evine bağlı eşine ve çocuklarına düşkün bir insan olduğunu, çevresi tarafından böyle bilinen bir insan olduğunu eşine karşı evlilik birliği içerisinde sadakatli davrandığını tüm sorumluluklarını kusursuz yerine getirdiğini davacının tüm beyanlarının iftira olup gerçeği yansıtmadığını davacının kusurlu olması nedeniyle ve boşanma nedeniyle yoksulluğa düşeceğinden aylık 3.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini dosya kesinleştikten sonra tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına ve maddî 200.000,00 TL manevî, 200.000,00 TL tazminata hükmedilmesi kararı verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı kadının, sık sık Ağrı iline baba evine gittiği her gidişinde uzun süre orada kaldığı, hatta kimi zaman kocasının yanında kaldığı süreden daha fazla Ağrı'da kaldığı, son yıllarda 7- 8 aya varan uzun sürelerle haklı bir sebebi bulunmaksızın eşiyle birlikte yaşamaktan kaçındığı, eşinin hastalığını nedeniyle ameliyat olduğu dönemde yanında olmadığı ve onunla ilgilenmediği, buna göre taraflar arasındaki evlilik birliği temelinden sarsıldığı, birliğin devamında taraflar ve toplum için bir yarar kalmadığı ve birliğin çekilmez hale geldiği, birliğin bu aşamaya gelmesinde ispatlanan vakıalara göre kadının tam kusurlu olduğu, kocaya atfedilebilecek bir kusurun dosya kapsamında mevcut olmadığı, olayların akışı karşısında kocanın boşanma davası açmakta haklı olduğu, dosya içeriğine, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, gerçekleşen kusur durumları gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, 750,00 TL tedbir nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davalı kadının yoksulluk nafakası, maddî tazminat ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davalı kadın istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, davalı tanık beyanlarının hükme esas alınmadığını, davacı tanık beyanlarının hükme esas alınmasının hatalı olduğunu ,tiroid kanseri tedavisi gördüğünü bakacak kimsesi olmaması sebebi ile Ağrı iline ailesinin yanına gelmek zorunda kaldığını, davacı ile aralarında sorun olmadığını kabulün doğru olmadığını, davacının oğlunun baskısı ile bu davanın açıldığını hiçbir geliri olmadığını, yargılama giderlerini ödeyecek maddî gücü olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın temyiz başvurusunda özetle kusur belirlemesinin hatalı olduğun, davalı tanık beyanlarının hükme esas alınmadığını, davacı tanık beyanlarının hükme esas alınmasının hatalı olduğunu, tiroid kanseri tedavisi gördüğünü, bakacak kimsesi olmaması sebebi ile Ağrı iline ailesinin yanına gelmek zorunda kaldığını, davacı ile aralarında sorun olmadığını, kabulün doğru olmadığını davacının oğlunun baskısı ile bu davanın açıldığını hiçbir geliri olmadığını, yargılama giderlerini ödeyecek maddî gücü olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 6 ncı,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 323 üncü, 326 ncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,09.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.