Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6760 E. 2024/6040 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasının reddine ve tedbir nafakasına ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı kadın vekilinin tedbir nafakasının miktarına ilişkin temyiz itirazlarının, usul ve yasaya aykırı bulunmadığı ve bozma nedeni teşkil etmediği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1056 E., 2023/1396 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Niksar 1. Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2022/302 E., 2022/460 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince Mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle, davacı ile davalının 2014 yılında evlendiklerini, bu evliliklerinden çocuklarının olmadığını, tarafların evliliklerinin ilk başta sorunsuz olduğunu, davalının psikolojik sorunlarının bulunduğunu, asabi bir yapıya sahip olduğunu, davalının isteklerinin olmadığı zamanlarda eşyalara zarar verdiğini, saldırgan bir yapıya sahip olduğunu, davacıya bıçak dahi çektiğini, davacının daha önce de boşanma davası açtığını, ancak davanın reddedildiğini, bu davadan sonra da hiç bir araya gelmediklerini 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili süresinden sonra sunduğu cevap dilekçesinde özetle, açılan davanın haksız ve hukuksuz olduğunu, müvekkilinin boşanmak istemediğini, müvekkiline yüklenecek kusurun olmadığını belirterek davanın reddine, müvekkili için aylık 1.500,00 TL nafaka bağlanmasına, davanın kabulü halinde ise müvekkili için 100.000,00 TL maddî, 100.000 TL manevî tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davacının malvarlığı üzerine ihtiyati haciz konulmasına ve adli yardım taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 15.11.2021 tarih, 2021/8 Esas ve 2021/643 Karar sayılı kararı ile; erkeğin boşanma davasının kabulü ve fer’îlerine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili boşanma ve fer’îleri yönünden istinaf ettiklerini beyanla, İlk Derece Mahkemesinin yanılgılı değerlendirmede bulunduğunu, İlk Derece Mahkemesinin kararının talepleri doğrultusunda kaldırılması talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

2.Bölge Adiye Mahkemesinin 12.05.2022 tarih ve 2022-1207 Esas, 2022-1754 Karar sayılı kararı ile; Mahkemece gerekçeli kararda, kadının tam kusurlu olduğu belirtilmesine rağmen kadına yüklenen kusurların neler olduğunun açıklanmadığı, tarafların kusurları ve kusur dağılımı denetime elverişli şekilde belirtilmediği, mahkemenin dayanılan delillerde yer alan hangi vakıaları kusur olarak nitelendirildiğini denetime elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklamak zorunda olduğu, İlk Derece Mahkemesince uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması halinde bölge adliye mahkemesi tarafından, esası incelemeden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, davalının istinaf isteminin kabulü ile yukarıda belirtilen eksikliklerin tamamlanarak bir karar verilmesi için kararın tümüyle kaldırılarak Mahkemesine gönderilmesi, istinaf başvurusunun kabul sebebine göre diğer istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacının Küçükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/776 Esas, 2016/295 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere eşine karşı basit yaralama suçu işlediği, eşin bu nedenle evi terk ettiği, davacı tarafından eşin eve dönmesi için herhangi bir çaba sarfedilmediği, davalının evi terk etmesinde ve evlilik birliğinin sarsılmasında kusurlu bir eyleminin davacı tarafından ispat edilemediği, davalı eşe yüklenebilecek bir kusur bulunmadığından erkeğin davasının kabulü ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, davalının yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat talepleri hakkında süresinde cevap dilekçesi verilmediğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının davasını ispat edemediğini, evlilikte davacının tam kusurlu olduğunu belirterek hükmün tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, Mahkemece gerekçeli kararda kadının kusursuz olduğunun kesinleştiği, taraflar arasında ilk görülen ve reddedilen Küçükçekmece 6. Aile Mahkemesi'nin 2016/7 Esas, 2016/938 Karar sayılı dosyasında evlilik birliğinin kurulmamasında kocanın tam kusurlu bulunduğu, erkeğin davasının reddi gerekirken mahkemece kabulüne karar verilmesinin doğru görülmediğinden davalı kadının istinaf isteminin kabulüyle, kararın tümüyle kaldırılmasına, erkeğin davasının reddine, davalı kadın için aylık 500,00 TL tedbir nafakasının davacı kocadan alınarak davalı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; tedbir nafakasının miktarı yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tedbir nafakası noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.