"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1085 E., 2023/1712 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ: Osmancık Asliye Hukuk Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/82 E., 2023/11 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne,karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekilince temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalının 16.08.2019 tarihinde resmi kayıtlara göre evlendiklerini, müvekkilinin Medine'de yaşadığı için kısa izin süresinde resmi nikahtan sonra davalı eş'i ve davalı eş'inin kızı'nın nüfus cüzdanı ve pasaportlarının tüm masraflarını karşılayıp çıkarttığını, tarafların sosyal medyada tanıştığını, evlilik konusunda anlaştıklarını, davalının, müvekkilline evlilikleri süresince gereken ilgiyi, saygıyı ve sevgiyi göstermediğini, sözlerini dinlemediğini, başına buyruk hareket ettiğini, ben seni bırakacağım, biletimi al beni gönder dediğini, bu durumu özellikle müvekkilinin hastalandığı zaman yaparak, müvekkilini mağdur ettiğini, davalının aile hayatının sorumluluğunu gerektiren görevlerini yerine tam getirmediği gibi, kendi arzu ve isteklerini gerçekleştirmek için özel hayatlarını şantaj konusu yaparak, her dediğini yaptırmak istediğini, müvekkilline psikolojik baskı yaptığını 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 30.000,00 TL maddî tazminata hükmedilmesini, müvekkil lehine 30.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili, cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; tarafların 16.08.2019 tarihinde evlendiklerini, bu evlilikten ortak çocukları bulunmadığını, davacının Suudi Arabistan'ın Medine şehrinde yaşamakta ve elektrik mühendisi olduğunu, oradaki teamül gereğince sigortasız çalışmakta olduğunu, eşine duyduğu sevgi ile bir evlilik ve mutlu bir yuva umarak vatanını terk ettiğini, davacıya duyduğu sevgi ile dilini, insanını, kültürünü hiç bilmediği bir ülkeye taşındığını, fakat hiçbir şey umduğu gibi olmamış, buna rağmen müvekkili her zaman evliliğini kurtarmak için elinden geleni yaptığını müvekkili Medine'ye gittikten sonraki 3 ay sorunsuz geçtiğini, sonrasında davacının kızı ... 3 ay kalmak üzere İstanbul'dan gelmesiyle sorunlar baş göstermeye başladığını, davacının kızı ... İstanbul'dan geldiğinde komşulara "ben bunları ayırmadan gitmem" dediğini taraflarla birlikte yaşarken davacının kızı ... ile ... müvekkiline saygısız tavırlar sergilediğini ve sürekli tartışma ve gerginlik çıkardığını, müvekkili evde herhangi bir eşyanın yerini değiştirecek olsa sesini yükselterek yapmamasını söylediğini, evde ... ve ... hep birlikte, zaman zaman da gelen misafirlerle vakit geçirdiklerini, fakat müvekkilini hep dışladıklarını, oturdukları odaya girmesine dahi izin vermediklerini,müvekkilinin kızı ...'e şiddet uyguladıklarını, davacının oğlu ... müvekkilini üç kez dövdüğünü, küfürler ettiğini, davalı bu duruma ses çıkarmadığını, davalının müvekkiline ilgisiz davrandığını, davalı sabah saatlerine kadar bilgisayar başında vakit geçirdiğini, ev işlerinin tamamını müvekkiline yüklediğini, davacı-karşı davalının davasının reddi ile karşı davalarının kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkili için 2.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini, işbu nafakanın boşanmadan sonra yoksulluk nafakası olarak devamına ve nafakanın her yıl TÜFE oranında artırımını, müvekkili lehine 100.000,00 TL manevî, 100.000,00 TL maddî olmak üzere toplam 200.000,00 TL tazminata hükmedilmesini, dava tarihinden itibaren yasal faiz ödenmesini, müvekkiline takılan 45 gram altın ve bir adet gremse altının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bilirkişi incelemesi sonucu belirli hale geldiğinde artırılmak üzere şimdilik 100,00 TL ile dava tarihinden itibaren yasal faizi ile müvekkiline iadesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, erkeğin, evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülükleri ve sorumlulukları yerine getirdiği, davalı-karşı davacı kadının davacı-karşı davalı erkeğe ilgisizliği, kızı ile beraber farklı odada uyuyarak cinsel birlikteliğe engel olması, davacı erkeğin önceki evliliğinden olan hatıralarına saygı göstermemesi, aile içerisinde kendi çocuğunu davacı erkeğin çocuklarına nazaran korumaya çalıştığı, kadının, evliliğin sona ermesinde tam kusurlu olduğu bu nedenle erkeğin boşanma davasının kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkeğin maddî tazminat talebinin TMK nun 174/1 maddesi kapsamında maddî tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.000,00 TL maddî tazminatın davalı-karşı davacı kadından alınarak davacı-karşı davalı erkeğe verilmesine, erkeğin manevî tazminat talebinin TMK nun 174/2 maddesi kapsamında manevî tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.000,00 TL manevî tazminatın davalı-karşı davacı kadından alınarak davacı-karşı davalı erkeğe verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karşı davanın reddine,
Ziynet alacağı davasının tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; kusurun erkekte olduğunu belirterek hükmün tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile her ne kadar İlk Derece Mahkemesince taraflara yüklenen ve ispat edilen eylemler bakımından dinlenen tanık beyanları dikkate alınarak davalı kadına "davacı erkeğin önceki evliliğinden olan hatıralarına saygı göstermemesi" şeklinde kusur yüklenmiş ise de davacı kocanın dava dilekçesinde böyle bir vakıaya dayanmadığı, bu kusurlu davranışların kadının kusurlu davranışlarından çıkarılması gerektiği, kocanın da "önceki evliliğinden olan çocuklarının kadına ve kadının önceki evliliğinden olan çocuğuna karşı müdahalelerine sessiz kaldığı" anlaşılmakla bu kusurlu davranışın kocaya yüklenmesi gerektiği bu durumda boşanmanın meydana gelmesindeki olaylarda kadının ağır kocanın hafif kusurlu olduğunun anlaşıldığı, kusura ilişkin gerekçesinin bu şekilde düzeltilmesi gerektiği, kadının boşanma davasının da kabulüne karar verilmesi gerektiğinden kadın lehine aylık 300,00 TL tedbir nafakasının davacı-karşı davalı kocadan alınarak davalı-karşı davacı kadına verilmesine, kadının yoksulluk nafakası, maddî tazminat, manevî tazminat isteminin reddine, ziynet eşyası tefrik edildiğinden ziynet eşyasına ilişkin yargılama masrafının tefrik edilen dosya üzerinden değerlendirilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; kusurun erkekte olduğunu belirterek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, erkeğe verilen tazminatlar, kendi tazminat taleplerinin reddi, yoksulluk nafakasının reddi yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; erkeğin boşanma davası şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, tazminatlar, nafakalar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davalı-davacıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.