"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/359 E., 2023/1391 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tavas Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2020/162 E., 2021/507 K.
Taraflar arasındaki aile konutu şerhi konulması ve tapu iptal ve tescil, birleşen el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davada davanın kabulüne, taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı eş adına kayıt ve tesciline, taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince el atmanın önlenmesi ve ecrimisil alacağına ilişkin birleşen davada verilen karara dair istinaf isteğinin bu dosyadan ayrılarak farklı bir esası üzerinden incelenmesine, tapu iptali-tescil ile aile konutu şerhi konulması talepli davaya dair karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazın aile konutu olduğunu, davacının eşinin davacının haberi olmadan taşınmazı diğer davalı ...`ya devrettiğini, davalı ...`nun 2019 yılında diğer davalıya hitaben tahliye ihtarnamesi gönderdiğini, akabinde de tahliye davası açtığını, davacıya yönelik sözlü ve yazılı bir ihtarat yapılmadığını, davacının satış işleminden yeni haberi olduğunu, davalı ...`nun taşınmazın aile konutu olduğunu bildiğini belirterek taşınmazın davalı ... adına olan kaydının iptali ile eşi adına kayıt ve tesciline, taşınmazın tapu kaydına da aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... süresinden sonra davaya cevap dilekçesi vermiştir.
2. Davalı-davacı ... vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmaza el atmanın önlenmesini ve 18.000,00 TL ecrimisilin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dava konusu konutun tarafların mernis adreslerinin kayıtlı olduğu konut olup, tanık beyanlarıyla da dava konusu taşınmazın aile konutu olarak uzun yıllar boyu kullanıldığı ve halen de kullanılmaya devam edildiği, aile konutu olarak kullanılan taşınmazın satış yapılmak suretiyle davalı ...`ya devredilmesi için işlem tarihi itibari ile davacının muvafakatının alınmasının gerektiği halde taşınmazın davalı ...'ya devri işlemine ilişkin olarak düzenlenen 09.08.2012 tarihli protokol tarihinde davacının muvafakatının alınmadığı gerekçesi ile asıl davanın kabulü ile taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına, asıl dava yönünden davanın kabulüne karar verilerek geçmişe etkili olarak tapu iptal ve tescil hükmü kurulduğu gerekçesi ile birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı ... vekili; her iki dava yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçesi ile davalı-davacının tapu iptal tescil ve aile konutu şerhi konulması talepli davaya dair İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil alacağına ilişkin birleşen davada verilen karara dair istinaf isteğinin bu dosyadan ayrılarak farklı bir esas üzerinden incelenmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı ... vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı ... vekili; eşin rızasının herhangi bir şekil şartına bağlı olmadığını, davacının satıştan haberi olmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, hakkın kötüye kullanılmasını hukuk düzeninin korumayacağını, dolayısıyla geçmişe etkili olarak tapu iptal ve tescil hükmü kurulduğundan birleşen dava yönünden ecrimisil talebinin reddedilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, satışın gerçek bir satış olduğunu belirterek her iki dava yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu iptal ve tescil davasının kabulünün doğru olup olmadığı, taşınmazın aile konutu olup olmadığı, davacı eşin satışa muvafakati bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı ... vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,09.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.