"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/561 E., 2023/1414 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Alanya 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/226 E., 2021/742 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin zina hukuki nedenine dayalı davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı davasının reddine, kadının birleşen boşanma davasının ve ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kadının başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle erkeğin zinaya dayalı davasının reddine, erkeğin tüm, kadının sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde; kadının evli bir bayana yakışmayan davranışlar sergilediğini, anlamsız saldırgan tavırlarda bulunduğunu, erkeğin ailesi ile ilişki kurmaya yanaşmadığını, erkeğe hakaret ve küfür ettiğini, ... isimli kişi ile gayri ahlaki ilişki içine girdiğini, erkeğin bu olayı öğrendikten sonra evden ayrıldığını belirterek davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 161 inci ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevî tazminatıa karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı-davalı erkek vekili birleşen davaya cevap dilekçesinde davanın reddine karar verilmesini talep temiştir.
II. CEVAP
1.Davalı-davacı kadın asıl davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
2.Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde; erkeğin 20.01.2020 tarihinde ortak konuta gelerek kadına fiziksel şiddet uyguladığını, ölümle tehdit ettiğini, ortak konuta zorla girmeye çalıştığını belirterek davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 2.000,00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının birlikte olduğu iddia edilen ....'nın eski eşi tarafından kadın aleyhine açılan soruşturma dosyasında kadının kullandığı telefondan gönderilen mesaj kayıtları ve kadının telefon kayıtlarının dökümü değerlendirildiğinde, kadının .... isimli kişi ile evlilik birliği içerisinde ilişkisi ve birlikteliği olduğunun sabit olduğu, her ne kadar evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı açılan davada kadının kusurları bulunmakta ise de zina daha özel bir boşanma sebebi olup erkeğin boşanma davasının zina yönünden kabulü gerektiği, erkeğin kusurunun ispatlanamadığı, kadının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin asıl davasının kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, anne ile kişisel ilişki kurulmasına, erkeğin iştirak nafakası talebi bulunmadığından ortak çocuklar yararına iştirak nafakası takdirine yer olmadığına, taraflar yararına tedbir nafakası takdirine yer olmadığına, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 25.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanma talebinin reddine, kadının birleşen boşanma davası ile ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; hükmedilen maddî ve manevî tazminatın miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; kusur belirlemesi, erkeğin zina nedenine dayalı boşanma davasının ve ferilerinin kabulü, birleşen davasının ve ferilerinin reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, eşinin bir başkasıyla zina ettiğini dosyaya sunmuş olduğu ses kaydı ve tanık beyanlarından 2018 yılı sonunda öğrendiği, zina sebebiyle boşanma davasını 08.10.2019 tarihinde açtığı, kadının zina eyleminin devam ettiğine dair bir delil bulunmadığı, bu durumda davanın yasada öngörülen altı aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı, bu sebeple erkeğin zina sebebine dayalı boşanma davasının hak düşürücü süre sebebiyle reddi gerektiği gerekçesiyle kadının erkeğin kabul edilen boşanma davasına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile kararın erkeğin zina hukuki sebebine dayalı boşanma davası yönünden kaldırılmasına, bu yönden esas hakkında yeniden hüküm kurularak erkeğin zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının reddine, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, erkeğin tüm, kadının sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin zinayı öğrenir öğrenmez ortak konuttan ayrılarak eldeki davayı açtığını, kadının zina eyleminin devamlılık arz ettiğini, kadının birlikte olduğu üçüncü şahsın eski eşi tarafından kadın aleyhine yapılan şikayet üzerine açılan soruşturma dosyasında, davalı kadının şikayette bulunana gönderdiği mesajlarından zina eyleminin devam ettiğinin anlaşıldığını, davanın reddinin haksız olduğunu, zina davasının reddedilmesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı dava hakkında inceleme yapılması ve davanın kabulü ile tazminatlara karar verilmesi gerektiğini belirterek zina davasının reddi, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasına dayalı dava hakkında değerlendirme yapılmaması, reddedilen tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, erkeğin zina hukuki nedenine dayalı davasının reddinin dosya kapsamına uygun olup olmadığı, erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı diğer boşanma talebi hakkında ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmeyerek kesinleşen yön olup olmadığı, zina davasının hak düşürücü sürede açılıp açılmadığı ve erkeğin tazminat taleplerinin reddi kararının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 161 inci maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.
3.Değerlendirme
1.Asıl dava, davacı-davalı erkek vekili tarafından 4721 sayılı Kanun'un 161 inci ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrasına dayalı olarak, birleşen dava ise davalı-davacı kadın vekili tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasına dayalı olarak açılan boşanma davaları olup İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda boşanmaya sebebiyet veren olaylarda zina yapan kadının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin zinaya dayalı davasının kabulü ile tarafların zina hukuki nedeniyle boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine, kadının boşanma davası ile erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması talepli boşanma davasının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Kararın taraf larca istinaf edilmesi üzerine istinaf incelemesi yapan Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin, zinaya dayalı davasını hak düşürücü süre içerisinde açmadığı gerekçesiyle kararın kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle erkeğin zinaya dayalı davasının ve erkeğin tazminat taleplerinin reddine, erkeğin tüm, kadının sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmiştir.
2.Bölge Adliye Mahkemesince her ne kadar erkeğin zinaya dayalı davanın hak düşürücü süreden sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, davalı-davacı kadının ilişkisi olduğu iddia edilen dava dışı ....'nın eski eşinin şikayeti üzerine açılan soruşturma dosyasında davalı-davacı kadının göndermiş olduğu mesajlara göre, kadının .... ile ilişkisinin devam ettiği, eylemin süregelen nitelikte olduğu, bu durumda zina eylemi yönünden hak düşürücü sürenin geçmediği gibi davacı-davalı erkeğin kadını affettiğinin de düşünülemeyeceğinin kabulü gerekir. Bu nedenle erkeğin zinaya dayalı davasının kabulü gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
3.Yukarıdaki paragraflarda açıklandığı üzere boşanmaya sebep olan olaylarda zina yapan kadın tam kusurlu olup bu kusurlu eylemler yüzünden kişilik hakları zarar gören, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen erkek yararına 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası koşulları oluşmakla uygun miktarda maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerekirken yanılgılı kusur belirlemesi sonucu isteğin reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1.Davacı-davalı erkek vekilinin evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma talebi yönünden verilen karara yönelik temyiz dilekçesinin istinaf edilmeyerek kesinleşen yön olmakla REDDİNE,
2.Davacı -davalı erkek vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda açıklanan sebeplerle erkeğin reddedilen zina hukuki sebebine dayalı davasının reddi kararı ile erkeğin maddî ve manevî tazminat talebinin reddi kararı yönünden erkek yararına BOZULMASINA,
Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.