Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6859 E. 2024/5142 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı, sarsıldı ise kusurun kimde olduğu ve hükmedilen tazminat miktarlarının yerindeliği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, dayandıkları belgeler, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, temyiz edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1953 E., 2023/682 K.

KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ağrı 3. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2018/311 E., 2021/98 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının kabulüne tarafların boşanmalarına ve ferilerine, kadının davasının usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı erkek vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlenerek İskenderun'a yerleştiklerini, davalının sürekli evi terk ederek şehir dışına çıktığını, bu durumun müvekkili için çekilmez bir hal aldığını, müvekkilinin beyanına göre davalının kendisi ile cinsel olarak temasa girmekten he zaman kaçındığını, evlendikten kısa bir süre erkeğin yatak odasını terk ederek başka bir odada kaldığını, internet üzerinden sürekli ahlaksız sitelere girdiğini, çocuk istemediğini, sen çok çirkinsin, senden çocuğum olsun istemiyorum, seninle yatmayı midem kaldırmıyor dediğini, ailesine küfür ve hakaretlerde bulunduğunu, müvekkilinin sürekli rencide ettiğini, müvekkilinin davalının ilerde düzelir anlayışı ile evliliğine devam ettiğini, tüm bu olumsuzluklar yüzünden müvekkilinin 2015 yılında evi terk ederek ailesinin yanına gelmek zorunda kaldığını, bu tarihten sonra fiili olarak tarafların ayrı olduklarını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına 750,00 TL tedbir ve yoksulluk, 50.000,00 TL manevî, 40.000,00 TL maddî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının evlilik birliliğin temelden sarsılması nedenine dayanarak 12.07.2017 tarihinde dava açtığını, dava Ağrı 2 Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi nezninde 2017/500 E.sayılı dosya olarak kaydedildiğini, kadının yargılama aşamasında 25.08.2017 tarihli dilekçesi ile bu davadan feragat ettiğini, feragat nedeniyle mahkeme tarafından davanın reddine karar verildiğini, gerekçeli karar taraflara tebliğ edilmediğinden Ağrı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/500 E. sayılı dosyası halen derdest olduğunu, bu dava henüz derdest iken kadının aynı sebebe dayanarak bu davayı açtığı, davanın dava şartı yokluğundan reddinin gerektiğini, davacı-karşı davalının 12.07.2018 tarihinde açtığı davadan bu yana müvekkil ile bir daha bir araya gelmediğini, derdest olan davada dayanılan maddî olaylar için feragat edildiğinden bu maddî olaylara dayanarak tekrardan bir boşanma davası açılamayacağını, tarafların internet üzerinden tanışıp evlendiklerini, tarafların evlendikten sonra İskenderun'da müvekkile ait müstakil evde yaşamaya başladıklarını, kadının müvekkile destek olmadığını, en ufak bir sıkıntıda müvekkili terk edip ailesinin yanına gittiğini, 2015 yılının haziran ayı içerisinde ortada hiçbir sorun yok iken, kız kardeşinin nişanı ve düğünün olduğunu bu yüzden memleketine gitmek istediğini beyan ettiğini ancak davacı karşı davalı bir daha müvekkile geri dönmediğini, akciğer ameliyatı geçirdiğini, arayıp sormadıklarını, kardeşlerinin yanında müvekkili aşağıladığını ve davacı eşinin rahat etmesi için gereken her türlü fedakarlığı göze aldığını, tüm bunlara rağmen karşı tarafa yaranamamış ve kendisine sürekli baskı yapıldığını belirterek, asıl davanın reddi ile karşı/birleşen davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek lehine 40.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile evvelce Ağrı 2. Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinde aynı sebeplere dayanılarak tarafları da aynı olan boşanma davasının ana dosyanın davacısı tarafından açıldığı, ana dosyanın davacısı tarafından 12.07.2017 tarihli dilekçeyle bu davadan feragat edildiği ve kararın da henüz kesinleşmediği bu sebeple ana dosya açısından usulden ret kararı vermek gerektiği, erkeğin çocuk sahibi olmak istemediğini, Betül'ün çocuğa bakamayacağını söylediği, kadının ise arkadaşlarının yanında hakaretler ettiği, babasının" bir gün oğlunuzu tek kurşunla öldüreceğiz paketlere koyup size göndereceğiz" dediği belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının davasının usulden reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, tarafların maddî manevî tazminat taleplerinin reddine, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi ve tazminatların reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile eldeki davadan önce kadın eş tarafından aynı kusur izafelerine dayalı olarak Ağrı 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde (Aile Mahkemesi sıfatıyla) 2017/500 E sayılı dosya ile4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrasına dayalı boşanma davası açıldığı ve 25.08.2017 tarihli dilekçe ile davadan feragat edildiği ve davanın 2017/1002 K sayısı ile 27.11.2017 tarihinde reddedildiği, kadın eş tarafından açılan davadan feragat edilmekle erkek eşe izafe edilen kusurların affedildiği en azından hoşgörü ile karşılandığının kabulü gerektiği, iddia olunan kusurlu vakıaların feragat tarihinden sonra olduğunun ileri sürüldüğü kabul edilse dahi dosya kapsamında toplanan deliller ile tarafların 2015 yılından beri bir araya gelmediklerinin anlaşıldığına göre bu kusurlu vakıaların feragat tarihinden sonra var olduğunun ispatlanamadığı kabul edilerek evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı-davacı erkeğin kusurunun bulunmadığı, kadının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin gerekçesinin düzeltilmesine, İlk Derece Mahkemesinin hükmünün kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle birleşen davanın kabulüne, davalı-davacı erkek lehine 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı-davalı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi ve tazminatlarn miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı,erkek yararına hükmedilen tazminatlar ile miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.