Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6903 E. 2024/4349 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararında, erkeğin kadına ve çocuğa şiddet uygulaması nedeniyle tam kusurlu olduğuna ve boşanmaya karar verilmesi gerektiğine, çocukların velayetinin anneye verilmesine, nafaka ve tazminata hükmedilmesine ilişkin hüküm kurulması usul ve yasaya uygun bulunarak temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/71 E., 2023/1366 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/774 E., 2022/726 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve karşı dava cevap-cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin kadına ve çocuk ...'ya fiziksel şiddet uyguladığını, kadına küfür ve hakaret ettiğini, aşağıladığını, yakınları ile görüşmesine engel olduğunu, ilgisiz ve alakasız olduğunu, çocuk ...'i karanlık odaya kilitlediğini ve bu durumun çocuğun psikolojisini bozduğunu, eve sürekli geç geldiğini iddia ederek asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin kadına verilmesine, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili karşı dava ve karşı dava cevaba cevap dilekçelerinde özetle; kadının iddialarının doğru olmadığını, son yaşanan olayda kadının öncelikle erkeğin üstüne atlayarak erkeğin ellerini ve kollarını tırnakladığını, erkeğin işaret parmağını ısırdığını, kadının erkeğin ailesine uzak davrandığını, erkeğe değer vermediğini, erkeği aşağıladığını, sürekli cep telefonu ile ilgilendiğini iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin erkeğe verilmesine, erkek yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında fiili ayrılığa neden olan 26.10.2019 tarihinde yaşanan olayda erkeğin, kadına hakaret ettiği ve şiddet uyguladığı, ortak çocuk ... hakkında düzenlenen adli muayene raporu ve kesinleşen ceza mahkemesi kararı ile sabit olduğu üzere ortak çocuk ...'nın da kolunu sıkarak yaralanmasına sebep olduğu, yine evlilik birliği içerisinde erkeğin, kadına ''Gerizekalı, salak'' gibi sözlerle hakaret ettiği, her ne kadar kadının da erkeğe karşı yaralama eyleminde bulunduğu anlaşılsa da, ceza mahkemesi kararı ile sabit olduğu üzere kadının meşru savunma kapsamında kalan bu fiili nedeniyle kadına kusur yüklenemeyeceği, bu haliyle erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, çocukların velâyetinin anneye verilmesine baba ile aralarında kişisel ilişki düzenlenmesine, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, aleyhe tazminata hükmedilmesi, tazminat taleplerinin reddi, tedbir ve iştirak nafakası ile kişisel ilişki düzenlemesi yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, ortak çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişki düzenlemesinde, çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakasının ve kadın yararına maddî ve manevî tazminat takdir edilmesinin ve miktarlarının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davalı-davacı erkeğin istinaf itirazının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepler

Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, aleyhe tazminata hükmedilmesi, tazminat taleplerinin reddi, tedbir ve iştirak nafakası ile kişisel ilişki düzenlemesi yönlerinden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı,kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, kişisel ilişki düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 182 inci maddesi, 323üncü maddesi, 327 inci, 330 uncu ve 331 inci maddeleri, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 9/3, Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 4/1-2, 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.