"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2023/245 E., 2023/756 K.
KARAR : Kısmen kabul, kısmen ret
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, erkek yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile kadının reddedilen yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan yönlerden onanmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; temyiz incelemesinden geçerek onanan hususlarda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, eşit kusur nedeniyle tarafların tazminat taleplerinin reddine, kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; kadının çok kere evi terk ettiğini, sürekli telefon ile ilgilendiğini, dekolteli fotoğraflarını sosyal medyada paylaştığını, evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediğini, son kez ayrılırken erkeğin ziynet birikimini de alıp gittiğini, erkeği adattığını belirterek davanın kabulüne, 4271 sayılı Kanun'un162 nci maddesi ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, kadının giderken yanında götürdüğü ziynetlerin bedeli olan 30.000,00 TL nin kadının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin alkol kullandığını, kadına ve kadının ailesine hakaret ettiğini, sürekli fiziksel şiddet uygulayarak kadının evden gitmesini istediğini, evin kapısının kilidini değiştirdiğini, aldattığını, kadının böbrek hastası olduğunu ve devamlı diyalize girdiğini, engelli raporu olduğunu belirterek karşı davanın kabulüne, 4271 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, 1.500,00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00TL maddî ve 100.000,00TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 29.06.2020 tarihli ve 2018/603 Esas, 2020/471 Karar sayılı kararıyla; kadının sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, erkeğin ise kadına fiziksel şiddet uyguladığı, kadının ağır, erkeğin az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulüne, 4271 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, erkeğin pek kötü ve onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma talebinin reddine, kadın yararına 200,00 TL tedbir nafakasına, kadının yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, erkek yararına 3.000,00 TL maddî ve 3.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin ziynet alacağına yönelik harcı yatırılarak usulüne uygun açılmış dava olmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı ... erkek vekili karşı davanın kabulü, asıl davanın 4271 sayılı Kanun'un 162 nci maddesine göre reddi, kusur belirlemesi, hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden; davalı davacı kadın vekili asıl davanın kabulü, hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar, reddedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesini 16.06.2022 tarihli ve 2020/1001 Esas, 2022/1277 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle istinaf konusu edilmeksizin kesinleşen hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, taraf vekillerinin istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-davacı kadın vekili kusur belirlemesi, hükmedilen maddî ve manevî tazminat, reddedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatlar yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 27.12.2022 tarihli, 2022/8624 Esas, 2022/10912 Karar sayılı kararı ile kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu oldukları, eşit kusur nedeniyle erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği, kadının boşanma ile yoksulluğa düşeceği ve yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, kadının sair hususlardaki temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan yönlerden hükmün onanmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığı ve kadının ise başka birisi ile gönül ilişkisi yaşadığının sabit olduğu, tarafların eşit kusurlu olduğu, eşit kusur nedeniyle tarafların maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi gerektiği, kadının boşanma nedeniyle yoksulluğa düşeceği anlaşılmakla yararına nafakaya hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile temyiz incelemesinden geçerek onanan hususlarda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, tarafların maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, kadın yararına iş bu karar tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL tedbir ve karar kesinleşmesinden itibaren aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesini yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
... erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin bir kusurunun bulunmadığını, kadının tam kusurlu olduğunu, karşı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, kadına fiziksel şiddet uygulamadığını, kadının vücudundaki morlukların böbrek hastalığının tedavisi için kullanılan enjeksiyonlardan kaynaklanmış olabileceğini, erkek lehine maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği, kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin hatalı olduğunu, erkeğin ekonomik durumunun hükmedilen nafakayı karşılayacak düzeyde olmadığını, berber dükkanı olduğu iddiasının doğru olmadığını, kadının sigortasız olarak emlak ofisinde çalışıyor olduğunu, kadının erkeği affettiğine ilişkin mesajlar gönderdiğini belirterek karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası, reddedilen yoksulluk nafakası ve maddî ve manevî tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bozmaya uygun karar verilip verilmediği, kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, erkeğin tazminat taleplerinin reddi kararının dosyaya uygun olup olmadığı, kesinleşen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 162 nci maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı ve özellikle bozma sonrasında Mahkemece iş bu karar tarihinden itibaren tedbir nafakası adı ile hükmedilen nafakanın boşanma hükmü kesinleşmiş olduğundan yoksulluk nafakası mahiyetinde olduğunun anlaşılmasına göre temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı- davalı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
09.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.