Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7180 E. 2024/3475 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı erkeğin, davacı kadının açtığı boşanma davasında, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına sebep olacak derecede kusurlu olup olmadığı ve boşanmaya karar verilip verilmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin tanıklarını zamanında bildirmemesi ve hazır etmemesinden dolayı tanıklarının dinlenilmemesinde usul hatası bulunmadığı, ilk derece mahkemesince yapılan kusur belirlemesinin ve boşanma kararının hukuka uygun olduğu gözetilerek istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/440 E., 2023/659 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 20. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/892 E., 2021/76 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile boşanma ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalının, alkol kullandığını, kumar oynadığını, evi ve çocukları ile ilgilenmediğini, sorumluluklarını yerine getirmediğini, hakaret ve tehdit ettiğini, fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddet uyguladığı,evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap ve cevaba cevap dilekçelerinde; davacının iddialarının asılsız olduğunu ve kabul etmediğini, davacının annesinin ve ortak çocuğun etkisi ile hareket ettiğini, eşyaları alarak habersiz şekilde ortak evi terk ettiğini, eşinin ve çocuklarını sevdiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflara 30.06.2020 tarihli duruşmada tanıklarını bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verildiği, davalı tarafın tanık listesini süresi geçtikten sonra verdiği, süre verilmesinden sonraki ilk celsede de tanıklarını hazır etmediği, bu nedenle davalının tanıklarının dinlenmediği, davacı tarafın tanıklarının görgüye dayalı beyanlarından davalının eviyle ilgilenmediği, eve sık sık alkollü geldiği ve bu sebeple huzursuzluk çıkardığı, davacıya ve çocuklarına hakaret ve küfür ettiği, davalının boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalının tam kusurlu olduğu, davacıya ise atfı kabil bir kusurun bulunamadığı, taraflar arasında evlilik birliğinin temelden sarsıldığının anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek, tanıkların sunulması için yapılan ihtaratın sonuçlarına ilişkin usulüne uygun açıklama yapılmadığını, tanıkları dinlenilmeden ve eksik inceleme ile verilen kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulü ile boşanma ve kusur belirlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin 30.06.2020 tarihli ön inceleme duruşmasının üç no'lu ara kararı ile taraflara dilekçelerinde gösterdikleri ancak henüz sunmadıkları belgeleri sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirebilmesi amacıyla gerekli açıklamayı yapmaları, var ise tanıklarını liste halinde ve hangi konuda tanıklık yapacaklarını açıklamaları için iki haftalık kesin süre verilmesine, bu hususların verilen kesin süre içinde tam olarak yerine getirilmemesi halinde o delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacaklarının ihtaratına karar verildiği ve duruşmada bizzat bulunan taraflara ihtar edildiği, davalının ise 16.07.2020 tarihinde süresinden sonra tanık listesi sunduğu ve sonraki duruşmaya tanıklarını hazır etmediği, bu nedenle İlk Derece Mahkemesince davalı tanıklarının dinlenmemesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı, İlk derece mahkemesince yapılan kusur belirlemesinin maddi gerçeğe uygun ve yerinde olduğu, davanın kabulüne karar verilmesinin hukuka uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulü ile boşanma ve kusur belirlemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte davalı erkekten kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,15.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.