"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2573 E., 2023/1212 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 13. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/252 E., 2022/412 K.
Taraflar arasında İzmir 12. Aile Mahkemesi'nin 2018/712 E. sayılı boşanma istemli davada hazırlanan ve uygulanan protokol gereğince davalı ...'a devredilen İzmir ili ... ilçesi ... Mah. 1965 ada, 15 parsel 3. Kat. 6 ve 7 bağımsız bölüm no.lu taşınmaz yarı hissesinin iptali ile davacı önceki malik adına tesciline dair davada; İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/255 E - 2021/139 K. sayılı kararıyla dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve istek halinde dosyanın yetkili ve görevli İzmir Aile Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verildiği, Aile Mahkemesince 2021/420 E - 2021/597 K sayılı kararıyla görevsizlik kararı verildiği, işbu dosyanın olumsuz görev uyuşmazlığının halli için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderildiği, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 2022/1652 E - 2022/1436 K sayılı kararıyla Aile Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesi karar verildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki boşanma istemli davada hazırlanan ve uygulanan protokol gereğince davalı ...'a devredilen İzmir ili ... ilçesi ... Mah. 1965 ada, 15 parsel 3. Kat. 6 ve 7 bağımsız bölüm no.lu taşınmaz yarı hissesinin iptali ile davacı önceki malik adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evli olup, İzmir 12. Aile Mahkemesi'nin 2018/712 E. sayılı boşanma davası öncesi anlaşmalı boşanmaya esas olmak üzere protokol düzenlediklerini, bu protokolle müvekkilinin, İzmir ili, ... ilçesi, ... mahallesi, 1965 ada, 15 parselde kain taşınmazın 3. Kat 6 ve 7 bağımsız bölüm no'lu mesken vasıflı taşınmazların yarı hissesini davalı ...'a devir ve temlik etmeyi kabul edip, bu çerçevede gerekli devir işlemleri yapıldıktan sonra boşanmanın gerçekleşmediğini, yapılan devir işleminin müvekkilinin aldatılması suretiyle gerçekleşmesi sebebiyle iptali ve eski malik müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tarafların 24.09.2018 tarihinde boşanma protokolü hazırlayarak, protokolde kararlaştırıldığı üzere boşanma davasının, davalı müvekkili tarafından anlaşmalı olarak açıldığını, ancak davacı kadının protokolden cayarak boşanma davasının ilk celsesinde davanın çekişmeli boşanma davasına dönüştüğünü, davacı kadın vekilinin, o celse müvekkilinin iradesi fesada uğrayarak protokolü imzaladığını, protokol şartlarının aleyhine olduğunu sonradan fark ederek davaya çekişmeli olarak devam edilmesini istediğini, bu tarihten sonra eldeki dosyada dava dilekçesinde iddia edildiği gibi protokol şartlarının okunmadığından bahsedilemeyeceğini, buna rağmen davacının boşanma davası devam ederken bizzat kendi isteği ile 25.01.2019 tarihinde dava konusu taşınmazların 1/2 hissesini müvekkiline devrederek tapuda işlem yaptığını, dava dışı protokolde yer alan Foça daki evlerle ilgili devir işlemlerine de başlandığını, ancak evin imar uygulama ve cins değişiklik işlemleri nedeniyle tapuda işlem yapılamayıp davacının bu konuda bir mimar görevlendirdiğini, fakat tapudaki işlemler bitmeden eldeki davayı açtığını, bu tarihten sonra boşanmaya çekişmeli olarak devam edildiğini, hata ve hilenin söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "...taraflar arasında ...'in, ... aleyhine İzmir 12. Aile mahkemesinin 2018/712 E.sayılı dosyasında karşılıklı boşanma istemli dava açıldığı, bu davanın yargılaması sırasında taraflar arasında 24.09.2018 tarihinde MK nun 166/3 madde gereğince , boşanmayı teminen; davacı ...'ye ait niza konusu İzmir ili ... ilçesi, ... mah. 1645 ada, 15 parsel 3.kat 6 ve 7 bağımsız bölüm no.lu taşınmazların intifa hakkı üzerinde kalmak üzere 1/2 hisselerinin davalı erkek eş ... 'a tapuda devir ve temlik edileceğine dair protokol hazırlandığı ve mahkemeye sunulduğu, mahkemece onaylanıp hüküm fıkrasına derc edilmeden hiçbir bağlayıcılığı bulunmayan bu harici anlaşma uyarınca davacının, 07.02.2019 tarihinde 1/2 hissesini davalıya devretmesine rağmen koşulları sağlanamadığından boşanmanın MK nun 166/3 madde gereğince sağlanamadığı konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf, bu suretle tapu devri işleminin işlem temeli ortadan kalktığı halde devri yapılan tapu kayıtlarının iptalinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmakta olup, davalı tarafın 16.06.2020 tarihli cevap dilekçesinde sadece davacının kandırılmadığı, bu sebeple açılan davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunun savunularak reddinin istenildiği görülmüş olmakla" gerekçesiyle hukuki işlem temeli ortadan kalkan davalı ... ' ın haksız iktisabına, sebepsiz zenginleşmesine neden olan devrin, dolayısıyla niza konusu taşınmaza ait davalıya geçirilmiş 1/2 hisselerin tapularının iptaline, davacı lehine yargılama giderleri ile vekâlet ücretine karar vermek gerekmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; cevap dilekçesini tekrar ederek kararın kaldırılarak davanın reddini istemiş, cevap dilekçesinden farklı olarak boşanma kararının henüz kesinleşmediğini, bu karar kesinleşmediği için edinilmiş mallara katılma rejimine göre evlilik birliği içinde alınan bu evlerde en azından tarafların ortak mülkiyetinin bulunduğunu, dava hakkının doğmadığını, verilen kararın davalının mülkiyet haklarını bertaraf ettiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "...tarafların boşanmalarına ilişkin İzmir 12. Aile Mahkemesinin 2018/712 Esas sayılı dosyaya sunulan 24.09.2018 tarihli boşanma protokolünün tarafların edinilmiş mallara ilişkin paylaşımı düzenleyen 6.maddesinin d ve e bentlerinde davacı kadın adına kayıtlı olan 1965 ada 15 parsel 6 ve 7 nolu bağımsız bölümlerin kadın adına olan tapu kaydının iptali ile 1/2 hissesinin davalı erkeğe devri ve bu taşınmazlar üzerinde kadın lehine intifa hakkı tesis edileceğine ilişkin düzenlemeye istinaden dava konusu taşınmazların, anlaşmalı boşanma davası devam ederken davanın anlaşmalı olarak çözümleneceği inancı ile devredildiği, tarafların anlaşmalı olarak değil, çekişmeli olarak boşanmaları nedeniyle hükmü ortadan kalkan protokole dayalı yapılan devir işlemin temelinin ortadan kalktığına, taşınmazların evlilik birliği içinde edinilmelerinin ve dava sırasında henüz boşanma kararı verilmemiş olmasının taşınmazların kadın adına olan mülkiyetini ortak mülkiyet haline dönüştürmeyeceğine göre, Mahkemece davanın kabulü ile davalı erkek adına olan tapu kayıtlarının iptaline karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediği, ancak kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince de hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü gereği somut olayda Mahkemece; davanın kabulüne karar verildiği halde davacının tescil isteği hakkında hüküm kurulmaksızın hükmün infazında tereddüt oluşturacak şekilde " 1/2 şer payının davalı ...' e devir ve temlikine ilişkin yapılan işlem sonunda tesis edilen davalı ...' e ait 1/2 hisse tapularının iptaline" şeklinde hüküm kurulmasının doğru olmadığı, davanın boşanma protokolünden kaynaklanan alacak davası olup, maktu harç ile görülmesi gerekirken, İlk Derece Mahkemesince nispi harç alınarak yargılamaya devam olunduğu, maktu harca tabi davanın kabulü sebebiyle davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi gereğince maktu vekâlet ücreti takdiri ve davalının maktu dava harcından sorumlu tutulması gerekirken, nispî vekâlet ücreti ve nispî dava harcına hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu, her ne kadar davalı vekili harç ve vekâlet ücreti yönünden açık istinaf itirazında bulunmamış ise de; harç alımının kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmese de re'sen gözetilmesi gerektiği, vekâlet ücretinin ise yine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 19.10.2021 tarih 2021/2535 E. 2021/7363 K. sayılı "Davalı tarafından davanın tamamı ile reddedilmesi gerektiğinden bahisle yapılan istinaf başvurusu, ancak davanın kabulü halinde davacı lehine verilecek olan ve davada haklılık durumuna göre belirlenen vekâlet ücretini de kapsar. O halde bölge adliye mahkemesince davalı yararına hükmedilen nispi vekâlet ücreti yönünden de istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmesi gerekirken" şeklindeki bozma kararı uyarınca davalı lehine düzeltilmesi gerektiği sonucuna varılarak davalının tescil hükmü kurulmaması ve davalının harç, vekâlet ücreti ile hatalı alınan nispi harca bağlı olarak davalı aleyhine hükmedilen yargılama gideri yönünden istinaf itirazının kabulü ile infazda tereddüt olmaması açısından hükmün tamamen kaldırılarak, davanın kabulü ile; İzmir ili ... ilçesi, ... mah. 1645 ada, 15 parsel 3. kat 6 ve 7 bağımsız bölüm no'lu taşınmazlardaki davalı ...' e ait 1/2 hisse devrine yönelik 07.02.2019 tarih, 1664 yevmiye nolu resmi satış işlemine konu tapu kaydının iptali ile iptal edilen 1/2 hisselerin ... ve ... kızı ... T.C kimlik no'lu 08.03.1975 doğumlu davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davalının maktu vekâlet ücreti ve maktu dava harcından sorumlu tutulmasına karar verilmiş, davalının tapu kaydının iptaline ilişkin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf başvuru dilekçesini tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu devri işleminin işlem temeli ortadan kalktığı için devri yapılan tapu kayıtlarının iptalinin gerekip gerekmediği davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı, 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası, 194 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,15.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.