Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7243 E. 2024/4550 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, tarafların boşanmalarına, kadına maddi ve manevi tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği, erkeğin de tazminat talep edip edemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi, dosyadaki tüm delillerin toplanıp değerlendirildiğini, usul ve kanuna uygunluk bulunduğunu, kusur, tazminat ve nafaka konularındaki değerlendirmede isabetsizlik görülmediğini belirterek yerel mahkeme kararını onamıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3321 E., 2023/955 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Şanlıurfa 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/699 E., 2022/301 K.

Taraflar arasındaki boşanma, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı taleplerinin reddine karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, ziynet ve çeyiz eşyası talepleri hakkında yeniden hüküm tesisine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kesinleşen hükümler yönünden karar verilmesine yer olmadığına, boşanmanın fer'ilerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin kadını istemediğini söyleyerek baba evine bıraktığını, başka kadınlarla görüştüğünü iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 8.000,00 TL maddî ve 80.000,00 TL manevî tazminata, ziynet ve çeyiz eşyası alacağına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; kadının birlik görevlerine yerine getirmediğini, elbiseleri ütülemediğini, yemeklerden kıl çıktığını, kahvaltı hazırlamadığını, erkeği aşağıladığını, hakaret ettiğini, kadının ailesinin erkeği tehdit ettiğini belirterek boşanmaya karar verilmesine, erkek yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 26.06.2020 tarih ve 2017/911 E 2020/259 K sayılı kararı ile; erkeğin kadına kendisini ve evliliği yürütmek istemediğini söylediği, daha sonra kadını babasının evine bıraktığı, kadına yüklenebilecek kusurun ispat edilemediği, bu haliyle erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre; davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiğinden kadın yararına 8.000,00 TL maddî ve kişilik haları ihlal edildiğinden 10.000,00 TL manevî tazminata, kadın yararına aylık 350,00 TL tedbir nafakasına, gelir getirici bir işte çalışması ve ekonomik düzeylerinin denk olması nedeniyle kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, kadının iddialarını ispatlayamadığından ziynet ve çeyiz eşyası taleplerinin reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili, erkeğin reddedilen tazminat talepleri yönünden kadın yararına vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiği, kusur değerlendirmesi, ziynet ve çeyiz eşyası taleplerinin reddi, maddî ve manevî tazminat ile hükmedilen nafaka miktarları yönlerinden; davalı erkek vekili, kadın yararına takdir edilen nafaka ve tazminatlar ile erkek lehine tazminata hükmedilmemesi yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin 04.10.2021 tarih ve 2020/1673 E 2021/2275 K sayılı kararı ile; iletişim kayıtlarına ilişkin taraflara beyanda bulunmak üzere süre verilmesi, delilin tarafın iddiasını kanıtlar mahiyette olup olmadığı, usulünce dayanılan bu delili de nazara alarak bir yargıya varılması gerektiği gerekçesi ile tarafların istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının (boşanma hükmü hariç) kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kadının çeyiz ve ziynet eşyası alacağına yönelik istinaf itirazlarının kabulüne, hükmün bu talepler hakkında verilen kararlar yönünden kaldırılmasına, çeyiz eşyası alacağına ilişkin davanın açılmamış sayılmasına, ziynet eşyası alacağının kabulüne karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;erkeğin kadına kendisini ve evliliği yürütmek istemediğini söylediği, daha sonra kadını babasının evine bıraktığı, GSM kayıtlarına göre erkeğin güven sarsıcı davranışta bulunduğu, kadına yüklenebilecek kusurun ispat edilemediği, bu haliyle erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre; kesinleşen hükümler yönünden karar verilmesine yer olmadığına, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiğinden kadın yararına 8.000,00 TL maddî ve kişilik haları ihlal edildiğinden 10.000,00 TL manevî tazminata, kadın yararına aylık 350,00 TL tedbir ve aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kadın yararına takdir edilen nafaka ve tazminatlar ile erkek lehine tazminata hükmedilmemesi yönlerinden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu itibarla; İlk Derece Mahkemesi kararında gösterilen gerekçeler ile kusura, tazminatlara ve nafakalara ilişkin yapılan değerlendirmede isabetsizlik görülmediğinden davalı erkeğin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kadın yararına takdir edilen nafaka ve tazminatlar ile erkek lehine tazminata hükmedilmemesi yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadının açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası şartlarının mevcut olup olmadığı, erkek yararına tazminata hükmedilmesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 nci, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 inci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.