Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7258 E. 2024/5028 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında, davalı erkeğin kusurlu olup olmadığı ve velayet düzenlemesinin nasıl olması gerektiği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının, davalı erkeğin boşanmaya sebep olacak kusurlu davranışlarını ispatlayamaması ve dosya kapsamına göre çocuğun üstün yararının gözetilmesiyle baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisi kurulmasının uygun olması değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2552 E., 2023/1247 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Aksaray 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/330 E., 2021/515 K.

Taraflar arasındaki boşanma ve birleşen çocukla kişişel ilişki davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddi ile birleşen davanın kabulü ile çocuk ile baba arasında kişisel ilişki düzenlenmesine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin sorumluluklarını yerine getirmediğini, erkeğin alkol ve uyuşturucu kullandığını, çocuğa ve kadına işkence ve hakaret ettiğini iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının çocuğu da alıp babasının evine gittiğini, çocuğunu göremediğini iddia ederek çocuk ile arasında kişisel ilişki düzenlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dinlenen tanıkların beyanlarının neden ve saiki açıklanamayan soyut beyanlar olduğunu, bu haliyle kadının davasını ispatlayamadığı, tarafların fiili ayrı oldukları bu süreçte çocuğun annesinin yanında olduğu gerekçesi ile asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki düzenlenmesine, kadın ve çocuk yararına ayrı ayrı aylık 350,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü yönünden istinaf dilekçesi sunmuştur.

2.Davalı erkek istinaf başvuru dilekçesinde özetle; çocuğun geçici ve kesin velâyetinin kendisine verilmesini, kişisel ilişki masraflarının kendisine yüklenmesi ve tedbir nafakaları yönünden istinaf dilekçesi sunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının erkeğin kusurunu ispat edemediği, boşanmaya karar verilebilmesi için karşı yanın az da olsa kusurunun ispatlanmasının gerektiği, bu itibarla kadının asıl davasının reddinin doğru olduğu, tarafların fiilen ayrı yaşadıkları ortak çocuğun anne yanında kaldığı, ortak çocuğun bakım ve gözetiminin annesi tarafından yapıldığı, dosya kapsamı itibariyle aldırılan sosyal inceleme raporunda çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişki kurulmasının çocuğun menfaatine olduğunun tespit edildiği, çocukla baba arasında kişisel ilişki tesisinin doğru sürenin çocuğun üstün menfaatine ve babanın babalık duygularını tatmine elverişli olduğu, kişisel ilişki masraflarının baba tarafından karşılanmasına dair kararda isabetsizlik olmadığı, babanın dilekçeler aşamasında velâyet talebinin olmadığı, tedbir nafakasının niteliği nazara alındığında kadın ve ortak çocuk lehine tedbir nafakası takdirinin doğru miktarlarının ise makul olduğu gerekçesi ile tarafların istinaf itirazının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı kadın vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü yönünden istinaf dilekçesi sunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte davalı erkekten kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, asıl davanın reddinin doğru olup olmadığı, çocukla baba arasında kişisel ilişki düzenlemesinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 inci, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 323 üncü maddesi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 9 uncu ve 3 üncümaddeleri. Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 4 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının ...'e yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.