"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1354 E., 2023/1683 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Alaçam Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/113 E., 2023/43 K.
Taraflar arasındaki boşanma ve tedbir nafakası davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davaların kabulüne tarafların boşanmalarına, maddî ve manevî tazminat talebinin reddine, kadın yararına tedbir nafakasına karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf taleplerinin ayrı ayrı kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Dosya içeriğine göre birleşen tedbir nafakası davasında hüküm altına alınan ve davalı-davacı kadın tarafından temyize konu edilen tedbir nafakasının yıllık toplam miktarı Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 238.730,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı-davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinin birleşen bağımsız tedbir nafakası davası yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı-davacı kadının yukarıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan diğer yönlere ilişkin, gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; kadının sabah evden çıkıp eve geç geldiğini, "sen bana karışamazsın" dediğini, erkeğin kafasına çanta ile vurduğunu, evlendiği günden bu yana doğru düzgün yemek yapmadığını, kadının 2018 Mayıs ayında eşyalarını alıp evden ayrıldığını iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı-davacı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarının doğru olmadığını, erkeğin ihtiyaçları karşılamadığını,erkeğin kadın para istediğinde vermediğini, kadına fiziksel şiddet uyguladığını, erkeğin kadına küfür ettiğini ve evden kovduğunu belirterek davanın reddine aksi takdirde kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 200.000,00 TL maddî ve 75.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadın hastalandığında hastaneye götürmediğini, kadınla ilgilenmediğini, kadının çalışmasına müsaade etmediğini, kadına "evden git" demek suretiyle evden kovduğunu, kadına hakaret ettiğini, kadının namusuna söz ettiğini, malvarlıklarını başkalarının üzerine devrettiğini iddia ederek davanın kabulüne, kadın yararına yasal faizi ile birlikte aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 30.04.2020 tarih ve 2018/281 E 2020/121 K sayılı kararı ile; kadının çalışması sebebiyle eve gece geç saatlerde geldiği, evde yemek yapmadığı, kadının erkeğe karşı “seni keserim, sen bana karışamazsın” şeklindeki sözleri sebebiyle de kusurlu bulunduğunun anlaşılmasına göre asıl davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadının süresinde cevap dilekçesi sunmadığından ve erkeğin kusurunu ispatlayamadığından kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine; birleşen dava yönünden; erkeğin kadına karşı yükümlülüklerini yerine getirmediği, eşini doktora götürmediği ve bu şekilde ilgisiz davrandığı, erkeğin kadına maddî açıdan destek olmadığı ve bu şekilde ekonomik şiddet uyguladığı, kadının ayrı yaşamakta haklı olduğunun anlaşılmasına göre kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili, kusur belirlemesi, erkeğin davasının tümü ve tedbir nafakasının yoksulluk nafakasına dönüşmesi gerektiği yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 22.03.2021 tarih ve 2020/1430 E 2021/930 K sayılı kararı ile; dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilmediği, buna rağmen davalı-davacı kadın tarafından cevap dilekçesi verildiği, kadının cevap dilekçesinin süresinde verildiği kabul edilerek erkeğe usulüne uygun olarak cevap dilekçesinin tebliğinin sağlanması ve dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme duruşma gününün taraflara tebliği, bundan sonra tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların tespiti ile tarafların sulhe teşviki, taraflarca üzerinde anlaşılamayan ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar için usulüne uygun şekilde delil gösterildiği takdirde tahkikat aşamasına geçilerek gösterilen delillerin toplanması ile tüm taleplerin karşılanarak bir sonuca ulaşılmasının gerektiğinin anlaşılmasına göre davalı-davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının istinaf edilmeyerek kesinleşen kısımları hariç olmak üzere kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, sair istinaf taleplerinin incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının çalışması sebebiyle eve geç geldiği, bazı zamanlar üç ya da 4 gün üst üste gelmediği ve bugünlerde işyeri sahibi olan eniştesinin evinde kaldığı, evde yemek yapmadığı, erkeğe karşı “seni keserim, sen bana karışamazsın” şeklinde söylemlerde bulunduğu, erkeğin ise kadına karşı yükümlülüklerini yerine getirmediği, eşini doktora götürmediği ve ilgisiz davrandığı, davalı eşine maddî açıdan destek olmadığı ve bu şekilde ekonomik şiddet uyguladığının dosya kapsamında toplanan deliller ve tanık beyanları ile sabit olduğu, dolayısı ile boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre asıl ve birleşen davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, tarafların kusur durumları göz önüne alınarak maddî ve manevî tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, reddedilen tazminatlar, tedbir ve yoksulluk nafakasının miktarları yönlerinden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile davalı-davacı kadının istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, reddedilen tazminatlar, tedbir ve yoksulluk nafakasının miktarları yönlerinden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın kabulünün doğru olup olmadığı, maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarlarının da hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 ıncı maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 197 nci maddesi.
3.Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı kadının temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı-davacı kadının bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
2.Davalı-davacı kadının diğer hususlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.