"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2959 E., 2022/2981 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Vezirköprü 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2019/36 E., 2021/242 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davası konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Kararın davacı mirasçısı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı mirasçılarının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı mirasçısı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin yaşının yanı sıra ileri derecede kalp ve şeker hastası olduğu, Vezirköprü'de bulunan evin sağlık koşulları açısından daha elverişli olduğunu, kadına bu eve taşınmayı teklif ettiğini, ancak davalının bu teklife kesinlikle yanaşmadığını, bu nedenle de erkeğin bu evde yaşamaya başladığını, kadının gelmediğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; boşanmak istemediğini, davacının sebepsiz yere evi terk ettiğini, kadının oturduğu evi oğluna devrettiğini, kira istediklerini, eşinin yanına gittiğinde onun oğulları tarafından darp edildiğini iddia ederek, açılan davanın reddine, aylık 500,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 07.12.2017 tarih ve 2016/167 Esas, 2017/317 Karar sayılı kararı ile; eşlerin, ortak konutun nerede olacağına, nerede yaşayacaklarına birlikte karar vermeleri gerektiği, davacının, soyut gerekçelerle uzun süredir yaşadıkları yeri bırakıp, başka bir yere gitmeye eşini zorlayamayacağı, sonuç olarak bu konuda haklı görülmediği, dosya içeriğine göre davalı eşe atfedilebilecek bir kusur bulunmadığı, haklı bir sebebi olmaksızın ortak konutu terk eden ve burayı oğluna devreden davacının tamamen kusurlu olduğu gerekçesi ile açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi ve davanın reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2.Bölge Adliye Mahkemesinin 31.01.2019 tarih ve 2018/1142 Esas, 2019/320 Karar sayılı kararı ile davacı erkeğin hükmü istinaf ettikten sonra, 25.06.2018 tarihinde vefat ettiği, evliliğin ölümle sona erdiği, boşanma davasının konusuz kaldığı, davanın konusuz kalması sebebiyle esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdir ve hüküm altına alınması gerektiği gerekçesi ile davacının ölümü nedeni ile esası incelenmeksizin İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ölen eşin mirasçılarının davaya devam edilmesini talep ettikleri, ölen eşin mirasçılarının, ölen eşin delil listesinde yer alan ve ancak ölen eşin ölümünden önce dinlenmemiş olan tanıkların dinlenmesini isteyebileceği, ölen eşin mirasçılarının kural olarak yeniden delil gösterme hakkının bulunmadığı, davacının mirasçılarının bozmadan sonra yeniden delil gösterme haklarının bulunmamakta olduğunu, bu sebeple mirasçıların yeni delilleri ve sebeplerinin mahkemece dikkate alınmadığı, davaya sağ kalan eşin kusurunun tespiti bakımından devam edildiği, davacı erkeğin haklı bir sebebi bulunmadığı halde birlikte yaşamaktan kaçınarak evi terk ettiği, erkeğin tam kusurlu olduğu, davalı kadına ise isnat edilen iddialar ispat edilemediğinden kusursuz kabul edildiği gerekçesi ile davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı mirasçısı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı mirasçısı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kusur belirlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davacı mirasçısı ... vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı mirasçısı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı mirasçısı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kusur belirlemesi yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı erkek tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı açılan boşanma davasında davacı erkeğin ölümü nedeniyle evlilik birliğinin sona ermesi üzerine, davalı kadının boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusurlu olup olmadığının tespiti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 181 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Kanun'un 323 ve 326 ncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi,
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı mirasçısı ... vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.