"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1540 E., 2022/1625 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/663 E., 2022/393 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının sert, eşini beğenmez tutumlarının baş gösterdiğini, kadının mutlu bir evlilik birliği için hiçbir çaba sarf etmediğini, eşlerin birbirine karşı olan sevgi, saygı ve şefkat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, birlikte mutluluğu sağlamaya ve ev içinde huzuru devam ettirmeye yönelik hiçbir katkıda bulunmayarak ve erkeği evde istemeyerek evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açtığını, erkek ile kadının artık karı koca hayatı yaşamaz olduklarını, erkeği evde istemediğinden erkek mecburen evden ayrılarak Türkiye'ye gelip yerleştiğini, tarafların o tarihten beri yaklaşık on yıldır ayrı yaşadıklarını, artık tarafların bir araya gelerek ortak yaşamı sürdürmelerinin mümkün olmadığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; erkeğin gerek aile içinde gerekse dışarıda sosyal yaşantısında baskın tavırlarıyla çevresini olumsuz yönde etkilediğini, bu bağlamda evi kendi isteği ile terk edip Türkiye'ye yerleştiğini, senede birkaç kez kadın ve çocukları ziyaret için Almanya'ya yanlarına geldiğini, ...'da ... adlı bir bayanla aynı evde hayatlarını sürdürdüğünü, bu duruma çocuklarının da şahit olduğunu, erkeğin oturdukları evi satın alıp tapuyu bu bayanın üzerine yaptığını, erkek eşin bir kaç ay önce Almaya'da kadının ev kirasını ödeyebilmesi için yapılan emekli ödemelerini çekme yetkisini kaldırdığını, kadının ev kirasını ödeyemez duruma geldiğini, çocuklarına muhtaç kaldığını belirterek davanın reddi ile kadın için 1.000,00 Euro tedbir nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ekeğin eşini Almanya'da bırakıp Türkiye'ye gelmek suretiyle eşlerin bir arada yaşama yükümlülüğünü ihlal ettiği, başka kadınla birlikte yaşayarak sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği ve eşine maddî destek olmadığı, tanık beyanlarından davalı kadının erkeğin hastalığında destek olmadığı anlaşılmışsa da, kendisine karşı sadakat yükümlülüğünü ihlal eden ve kendisini bırakıp giden kocasına yönelik bu eylem kadına kusur olarak yüklenmediği diğer vakıaların ise ispat edilemediği belirterek davanın reddine ve kadın yararına 750,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek davanın reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince davacı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 6 ncı, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat
kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebepler;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.