Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7333 E. 2024/5085 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakasına ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesi kararının tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/455 E., 2023/777 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 14. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/246 E., 2021/655 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve kadının başvurusunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin, eve geç geldiğini, bazen hiç gelmediğini, müvekkilinin evden gitmesini istediğini, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, müvekkili ve hastalığı ile ilgilenmediğini iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının, vajinismus rahatsızlığının bulunduğunu, cinsel birliktelik kurumadıklarını, davacı kadının tedaviden kaçındığını, müvekkilinden soğuduğunu beyan ederek; boşanmalarına karar verilmesini, nafaka ve tazminat taleplerinin reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin; Ankara'da bulunduğu zamanlarda eve geç geldiği, bazen de eve gelmediği, tarafların psikoloğa giderek terapi görmelerine rağmen 2018 yılı sonunda davalının tekrar boşanmak istediğini ve davacı kadının evden ayrılmasını istediği yönünde sözler söylediği, davacı tanıklarının görgüye dayalı beyanlarıyla ... ...isimli kadınla davalının davacıyı aldattığı, dosya kapsamına gelen telefon kayıtlarıyla ... .... isimli kişiye ait olduğu, uyap sorgusuyla sabit olan telefon hattıyla davalıya ait telefon hattı arasında hayatın olağan akışına aykırı nitelikte, sıklıkla ve gece saatlerinde uzun süreli görüşmeler bulunduğunun sabit olduğu, davalının evlilik birliğinin üzerine yüklediği sadakat yükümlülüğünü açıkça ihlal ettiği, davacı kadına izafe edilen kusurların ispat edilemediği, evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde davalı erkek eşin tam kusurlu olduğu, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına kararın kesinleşmesi ile toptan 12.000 TL yoksulluk nafakası ile karar kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakaların miktarının az olduğunu, toptan nafakaya hükmedilmesinin müvekkilinin aleyhine olduğunu, nafakaları artış oranı uygulanmadığını belirterek; tazminatlar ve nafakalar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; vajinismus hastalığı ile ilgili müvekkili hakkında rapor alınmadığını, hastane tarafından müvekkiline randevu günü verildiğini, ancak ilk derece mahkemesinin muayene gününü beklemeden karar verdiğini, randevu günü verilmiş iken müvekkiline bu konuda kesin süre verilmesinin de doğru olmadığını, resimlerin hukuka aykırı olarak elde edildiğini, davacının maddî tazminat talebinin işten ayrılmaya yönelik olduğunu, bu talebine ilişkin isteminin genel mahkemelerde görülmesi gerektiğini, tarafların üniversite mezunu olduklarını ve çalıştıklarını, kadın lehine yoksulluk nafakası koşullarının oluşmadığını, tarafların gelirlerinin benzer olduğunu, hatta piyasa şartlarından dolayı müvekkilinin gelirinin daha az olduğunu belirterek; kusur belirlemesi ,tazminatlar ve nafakaların kabulü ve miktarı yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri ile tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü,n yaşları, evliliğin süresi, beklenen menfaatlerin kapsamı, tazminata esas olan fiilin ağırlığı, günün ekonomik koşulları, kadının ve ortak çocukların zorunlu ihtiyaçları ve hakkaniyet kuralları birlikte değerlendirildiğinde kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile toptan yoksulluk nafakasının az olduğu ve istinafa konu sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile; istinaf edilmeyerek kesinleşen yönlerden karar verilmesine yer olmadığına, kadının istinaf başvurusunun tazminatlar ile toptan yoksulluk nafakasının miktarı yönlerinden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kadın yararına toptan 45.000,00 TL yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş ve kadının sair, erkeğin ise tüm istinaf talepleri esastan reddedilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının da kusurlu olduğunu belirterek; kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü, 176 ınci, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.