Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7339 E. 2024/5076 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirleme, maddi ve manevi tazminat miktarı, yoksulluk nafakası ve ziynet alacağının tespiti hususlarında anlaşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları değerlendirilerek, istinaf mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/869 E., 2023/1564 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/539 E., 2022/943 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan boşanma davaları ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, boşanmanın fer'îlerine ve ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, reddedilen nafakalar ve reddedilen ziynet alacağı davası davalı-davacı erkek vekili kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen ve reddedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Dosya içeriğine göre davacı-davalı kadın vekilinin reddedilen ziynet alacağı davası yönünden temyize konu edilen miktar, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 238.730,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davacı- davalı kadın vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı- davalı kadın vekilinin reddedilen yön dışındaki, davalı- davacı erkek vekilinin de tüm temyiz itirazları yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı-davalı kadın vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; erkeğin alkol ve yasaklı madde kullandığını, paralarını buralara yatırdığını, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkilinin ailesine uzak durduğunu, müvekkilini ailesi ile görüştürmek istemediğini, hor gördüğünü, tehdit ettiğini, hatta eşyalar fırlattığını, iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata, dilekçede belirtilen (10 adet 14 gramlık bilezik, 15 gr 1 adet düz işleme bilezik, 17 gr 1 adet 2' li burma bilezik ve düğün resimlerindeki diğer takıların tespit edilerek) bedelinin ödenmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı-davalı kadın vekilinin 12.10.2020 tarihli ziynet altınlarının açıklandığı dilekçede; ziynetlerin,1 adet 22 ayar bilezik, 10 adet 12 gram 22 ayar bilezik,1 adet set küpe, bileklik, kolye), 1 adet 2li burma bilezik,1 adet set (bileklik, kolye, küpe, yüzük), 1 adet 15 gram 22 ayar bilezik, 1 adet 14 gram 22 ayar bilezik, 1 adet altın arma kolye, 1 adet altın kolye 2015 tarihli 50 adet çeyrek altın, 2015 tarihli 20 adet gram altın ve 5.700,00 TL olduğu yönünde beyanda bulunmuştur.

3.Davacı-davalı kadın vekili 16.11.2021 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müvekkilinin kusursuz olması nedeniyle yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata, kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve ziynet alacağına yönelik talep ettikleri miktarı 205.130,00 TL, takılan paralar yönünden ise 5.700,00 TL, ıslah ettiklerini belirterek talep edilen ziynet altınları ve takılan paralar yönünden, dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesi yönünde talepte bulunmuştur.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının dava dilekçesindeki iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, davacı kadının ailesinden sürekli psikolojik şiddet gördüğünü, kadının, müvekkiline karşı kavgacı bir tutum sergilediğini, küfür ve hakaret ettiğini, çocuk tedavisini devam ettirmediğini iddia ederek; kadının davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı-davacı erkek eşin, sürekli olarak alkol kullandığı, sinirlendiğinde eşyaları fırlattığı, eve geç saatlerde geldiği, insanların içinde davacı- davalı kadına karşı "sen bilmezsin, çok konuşuyorsun" şeklinde söylemlerde bulunduğu, kadını aşağıladığı, evin ihtiyaçlarını karşılamadığı ve eşine yeterli maddi destekte bulunmadığı davacı-davalı kadın eşin ise erkeğe küfür ettiği ve annesinin evlilik birliğine ve evlerine müdahale ettiği, kadının bu müdahaleye sessiz kaldığı, engel olmadığı evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde erkek eşin ağır kadının ise hafif kusurlu olduğu, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, ağır kusurlu erkeğin maddî ve manevî tazminata hak kazanamayacağı, davacı-davalı kadının boşanma ile yoksulluğa düşmeyeceği, ziynet altınlarına yönelik ise; ziynet eşyalarının davalı-davacı erkek tarafından alınarak iş yerine makine alındığı yönündeki iddianın, davacı-davalı kadın tanıklarından yalnızca ...'ın bu yönde bir beyanda bulunduğu ve beyanında "düğünden bir gün sonra borçlarını ödedikleri ve makine aldıklarını" belirttiği ancak ziynetlerden ne kadarının bozdurularak borçlarının ödenmesinde kullanıldığı, makinenin alımında ise ne kadarlık kısmının kullanıldığına dair beyanların net olmadığı ve iddiaların başkaca delillerle de ispat edilmediği gerekçesi ile; her iki davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte 40.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, davalı-davacı erkeğin tazminat taleplerinin ve davacı- davalı kadının ziynet eşyası alacağı taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, lehine hükmedilen tazminatların miktarı, reddedilen nafakalar ve reddedilen ziynet alacağı davası yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen ve reddedilen tazminatlar yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkek eşe, davalı erkeğe eşiyle ilgilenmeme ve ibadetiyle dalga geçme, ailesiyle görüşmesini istememe davacı- davalı kadına ise annesine evin anahtarını vermek sureti ile annenin uygunsuz saat ve zamanlarda eve girip çıkmasına müsaade etme, erkeğin haberi olmadan ortak birikimi olan dövizleri abisine verme maddî vakıalarının taraflara kusur olarak eklenmesi gerektiği evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde yine erkek eşin ağır kadının ise az kusurlu olduğu, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarının daha uygun miktarda hükmedilmesi gerektiği ve sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ziynet altınlarına yönelik ise; davacı tanığı ...'ın "bileziklerini alıp borçlarını ödediler ve çalıştıkları yere makine aldılar" şeklindeki beyanı ile kadının dava dilekçesi ve 12.10.2020 tarihli açıklama dilekçesindeki bileziklerin harcandığı ve erkek eşin iş yerine makine alımında kullanıldığının ispatlandığı, diğer ziynet alacaklarının ise usulünce ispatlanmadığı, dava dilekçesinde talep edilen 10 adet bileziğin gramı dava ve ıslah dilekçesinde 14 gram olarak talep edildiği, açıklama dilekçesinde ise bileziklerin 12 gram olduğu belirtildiğinden 10 adet bileziğin, 12 gram üzerinden hesaplanması gerektiği, yine dava dilekçesinde 1 adet 15 gramlık bilezik istediği ve bileziği açıklama dilekçesinde 14 gram olduğu belirtildiğinden 14 gram üzerinden hesaplanması gerektiği, davacı-davalı kadın tarafından dava dilekçesi ve 12.10.2020 tarihli açıklama dilekçesi ile talep edilmeyen " 1 adet 22 ayar 35 gram kelepçe bilezik, 2 adet tam altın, 1 adet reşat altın, 3 adet reşat altın, dava dilekçesinde 50 adet çeyrek altın istenilmiş olmasına rağmen 93 adet çeyrek altın, ve 5.700,00 TL nakit para" yönünden ıslah talebinde bulunduğu, dava ve açıklama dilekçesinde istenildiği halde " 1 adet 4 lü set, 20 adet gram altın ve bir adet kolye" ıslah dilekçesinde yer verilmediği, ilk defa ıslah dilekçesinde talep edilen "1 adet 22 ayar 35 gram kelepçe bilezik, 2 adet tam altın, 1 adet reşat altın, 3 adet yarım altın, 43 adet çeyrek altın ve 5.700,00 TL nakit para yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği, dava ve açıklama dilekçesinde istenildiği halde 1 adet 4 lü set, 20 adet gram altın ve adet kolye yönünden ıslah dilekçesinde davacının her hangi bir talebi olmadığından bu ziynetler yönünden feragat nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiği, 50 adet çeyrek altın, 25 gram olan 3 lü set ile 14 ayar 15 gram kolye yönünden ise ispatlanamadığından ret kararı verilmesi gerektiği gerekçesi ile; tarafların kusur belirlemesine ve ziynet alacağına, kadının tazminatların miktarına yönelik istinaf başvurularının kabulü ile erkek eşe, sürekli olarak alkol kullandığı, sinirlendiğinde eşyaları fırlattığı, eve geç saatlerde geldiği, insanların içinde davacıya karşı "sen bilmezsin, çok konuşuyorsun" şeklinde söylemlerle aşağıladığı, eve ve eşine yeterli maddi destekte bulunmadığı, eşiyle ilgilenmediği ve ibadetiyle dalga geçtiği, ailesiyle görüşmesini istemediği kadının ise; erkeğe küfür ettiği, annesinin evlilik birliğine ve evlerine müdahale ettiği, kadının bu müdahaleye sessiz kaldığı, engel olmadığı, annesine evin anahtarını vermek sureti ile annenin uygunsuz saat ve zamanlarda eve girip çıkmasına müsaade etme, eşinin haberi olmaksızın ortak birikimi olan dövizleri abisine verdiği evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde erkek eşin yine ağır kadının ise hafif kusur olduğu yönünde kusur belirlemesine ilişkin gerekçesinin düzeltilmesine İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kadın yararına boşanmaya ilişkin hükmün kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte 60.000,00 TL maddî, 60.000,00 TL manevî tazminata, davacı-davalı kadının ziynet eşyası davasının kabulü ile; 10 Adet 22 Ayar bilezik 120 gram, 1 Adet 22 Ayar bilezik 15 gram, 1 Adet 22 Ayar bilezik 14 gram,1 Adet 22 Ayar Bilezik 30 gram, 1 Adet 22 Ayar 17 gram burma bileziğin aynen iadesine olmaz ise eşyalarının toplam bedeli olan 85.260,00 TL'nin ıslah tarihi olan 16.11.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine, kadının dava dilekçesinde olmayıp ıslah dilekçesi ile talep edilen; 1 adet 22 ayar 35 gram kelepçe, 2 adet tam altın, 1 adet reşat altın, 3 adet yarım altın, 43 adet çeyrek altın ve 5.700 TL para yönünden karar verilmesine yer olmadığına, 50 adet çeyrek altın, 1 Adet üçlü set, 1 adet 14 ayar 15 gram zincir kolye isteminin ispat edilemediğinden reddine, 1 adet dörtlü set, 20 adet gram altın, 1 adet kolye isteminin feragat nedeniyle reddine tarafların sair istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, reddedilen nafakalar ve reddedilen ziynet alacağı davası yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, aleyhe kabul edilen tazminatlar ve faiz işletilmesi, kabul edilen ziynetler yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kusur belirlemesinin doğru yapılıp yapılmadığı, kadına eklenebilecek ve erkekten çıkarılabilecek kusurlu bir davranış bulunup bulunup bulunmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak kadının davasının, tazminat ve yoksulluk nafakası talebinin reddedilmesinin doğru olup olmadığı, yasal koşulları bulunuyorsa fer'î miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı ve kadının ziynet alacağı davasının ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri. 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davacı-davalı kadın vekilinin reddedilen ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

2.Davalı-davacı erkek vekilinin tüm, davacı-davalı kadın vekilinin sair yönlerden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.