"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/826 E., 2023/1050 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 6. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/283 E., 2022/89 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı - davalı erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının sorumluluklarını yerine getirmediğini, sadece geçimini sağlayan bir ev arkadaşı ile yaşar gibi yaşamaya başladığını, bir sabah erkeğin valizini kapının önüne koyarak evi terk etmeye zorladığını, Fethiye'de tek başına yaşadığını, kadının HIV (aids) hastası olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak ve masraflarını erkeğe karşılatmak için bu evliliği yaptığını, başka bir erkek şahısla görüştüğünü, fotoğraflarını sosyal medyadan paylaştığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin sık sık kadını yalnız bırakarak eve gelmediğini, ilgi göstermediğini, kendini kaybedecek ölçüde alkol tükettiğini, bilgisayarda vakit geçirdiğini, başka kadın ile görüştüğünü, bekar hayatı yaşadığını, başka bir kadına aşık olduğunu söylediğini, kendisini beğenmediğini söyleyerek aşağıladığını, odaları ayırdığını, evde misafir ağırlamaktan hoşlanmadığını, hakaret ettiğini ileri sürerek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı ve 337 nci maddeleri gereğince adli yardım talebinin kabulüne, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince asıl davanın reddine, davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 5.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile birlikte 150.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin evden ayrıldığı, kısa bir süre ayrı kaldıkları, sonra tekrar bir araya geldikleri, tekrar evden ayrılarak annesinin evine gittiği, taraflar arasındaki evlilik birliğinin kadının kusurlu davranışları nedeni ile sarsıldığına ilişkin erkek iddialarının sabit olmadığı; karşı davacı tarafından iddia ve ispat yönünden tanık deliline dayanılmadığı, ibraz edilen delillerden taraflar arasındaki evlilik birliğinin erkeğin kusurları davranışları nedeni ile temelinden sarsıldığına ilişkin iddialar sabit olmadığı gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince davaların reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; ortada korunmaya değer bir aile birliğinin olmadığını, hiç bir zaman kurulmadığını, asıl davanın toplanan deliller ve tanık beyanları ile ispat edildiğini, kadının AIDS hastası olduğunu, evli iken farklı erkeklerle içkili ortamlarda başbaşa bulunduğunu, resimlerini sosyal medyada paylaştığını, valizini kapının önüne koyarak evden attığını ileri sürerek kararın davasının reddi yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı- davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; başka bir kadın ile ilişkisinin olduğunu, kadının sosyal medya hesabı üzerinde hastalığına dair yazılar yazarak yalnızlaştırmaya çalıştığını ileri sürerek kararın davasının reddi yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların güven sarsıcı davranışlarda bulunduklarının sabit olduğu, kadının evlenmeden önce AIDS hastası olmasının boşanma sebebi yapılamayacağı, evlenmenin butlan sebebini oluşturabileceği, kadının sadakatsiz davranışları sebebi ile bu hastalığı kaptığının da iddia edilmediği, AIDS hastası olmasının tek başına boşanma sebebi olamayacağı, ancak tedaviye yanaşmamasının boşanma sebebi olacağı, erkeğin de bu yönde bir iddiasının olmadığı; ibraz edilen ve İngilizce olarak yazılan mesajların tarihlerinin bulunmadığı, kadın vekili ikinci cevap dilekçesinde aynen "ekran görüntülerinde görüleceği üzere ..." demek sureti ile mesajların her iki dava tarihinden sonra gönderilen mesajlar olduğunun anlaşıldığı, dava tarihinden sonra gönderilen mesajların da hükme esas alınamayacağı, belirlenen ve gerçekleşen kusurlara göre boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu; eşit kusurlu eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin gerektiği, tedbir nafaka miktarının az olduğu, eşit kusurlu eşin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin gerektiği gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi gereğince taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle ; 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince her iki davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararına Daire karar tarihine kadar aylık 1.500,00 TL, Daire karar tarihinden boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihine kadar geçerli olmak üzere takdiren aylık 2.500,00 TL tedbir ve kesinleşmeden itibaren yoksulluk olarak devamına, kadının tazminat taleplerinin reddine, tarafların diğer itirazlarına konu istinaf başvurularının 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı- davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle;kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, tazminat taleplerinin kabulünün gerektiğini, nafaka miktarının az olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı ile nafaka miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,24.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.