Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7444 E. 2024/4366 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasının reddine ilişkin kararda hükmedilen tedbir nafakası miktarının düşük olduğu ve avukatlık ücretinin eksik hesaplandığı iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile hakkaniyet ilkesi gözetilerek, tedbir nafakası miktarının düşük olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının nafakaya ilişkin kısmının bozulmasına, avukatlık ücretine ilişkin temyiz itirazlarının reddine ve bölge adliye mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan kısımlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1286 E., 2023/1336 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Simav Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2016/430 E., 2017/570 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; tarafların 2012 yılında evlendiklerini, ortak iki çocuklarının bulunduğunu, davalının hiç bir sebep yokken müşterek haneyi terk ettiğini, Simav Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2016/93 Esas 2016/97 Karar sayılı Değişik iş dosyası ile eve dön ihtarı çektiğini, ancak davalının eve dönmediğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 164 üncü maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini, Mahkemece aksi kanaatte olunması halinde ortak çocukların velâyetlerinin kendisine verilmesini, çocuklar için ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir iştirak nafakasına, lehine aylık 500,00 TL tedbir yoksulluk nafakasına, 20.000,00 TL manevî tazminatın davacıdan alınarak davalı kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tarafça davalıya yönelik terk ihtaratında bulunulduğu, davalının ihtarata rağmen ortak konuta dönmediği, tarafların daha önce bir kaç defa ayrılıp barıştıkları, davacının düzenli bir gelirinin bulunmadığı, ailesiyle ilgilenmediği, eşiyle sorunlar yaşayarak davalının babasını darp ettiği, Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/1028 E. 2017/735 K. sayılı kararı ile mahkumiyetine karar verildiği, davacı Soma'da davalıya ev tutmuş ise de; evin temizliğinin davalı tarafça yapılmasına rağmen davacının hiçbir şekilde tuttuğu evde kalmadığı, tekrar bir araya gelebilmek için çaba sarfetmediği, davalıya atfedilecek fazla bir kusurun olmadığı, davalının ortak konuta dönmemesinin davacının eylemlerinden kaynaklanan haklı bir sebebe dayandığı, gerekçesi ile davanın reddine, küçük çocuklar 2013 doğumlu ... ve 2014 doğumlu ...'ın velâyetinin Soma 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2015/141 E., 2015/516 K. sayı ve 24.12.2015 tarihli kararının aynen devamına velâyetlerinin anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasındaki kişisel ilişki hususunda da Soma 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2015/141 E. 2015/516 K. sayı ve 24.12.2015 tarihli kararının aynen devamına her ayın 1. ve 3 haftası Cumartesi günü sabah 10'dan pazar günü saat 14'e kadar ilçe sınırında görmek kaydıyla baba ile çocukları arasında kişisel ilişki tesisine, davalı eş için Soma 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2015/141 E. 2015/516 K. sayı ve 24.12.2015 tarihli kararı ile belirlenen nafakanın 225,00 TL arttırılarak aylık 400,00 TL dava tarihinden itibaren çıkarılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, küçük çocukların her biri için Soma 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2015/141 E. 2015/516 K. sayı ve 24.12.2015 tarihli kararı ile takdir edilen nafakanın 75,00 TL arttırılarak her biri için dava tarihinden itibaren aylık 200,00 TL'ye çıkartılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 1.980,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; taktir edilen nafaka miktarlarının düşük olduğunu, vekâlet ücretinin eksik hesaplandığını ileri sürüp kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Soma 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2015/141 Esas ve 2015/516 Karar sayılı ilamı ile davalı kadın yararına 175,00 TL, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı 125,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, davalı kadın tarafından Soma 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2015/141 Esas ve 2015/516 Karar sayılı ilamı ile bağlanan nafakaların artırılmasına ilişkin olarak usulüne uygun harcı yatırılarak ayrı bir dava açılmadığı, İlk Derece Mahkemesince, Soma 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2015/141 Esas ve 2015/516 Karar sayılı ilamı ile bağlanan nafakalar ile mükerrer olmamak koşulu ile eldeki davada 4721 sayılı Kanunun 169 uncu maddesi gereğince tedbir nafakasına karar verilmesi gerekirken, Soma 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2015/141 Esas ve 2015/516 Karar sayılı ilamı ile bağlanan nafakaların artırılmasına karar verilmesi doğru değil ise de davacı erkeğin istinaf talebinde bulunmaması nedeni ile davalı kadın yararına oluşan usuli müktesep hak gereği bu durumun eleştirilmesi gerektiği, davacı erkek tarafından açılan davanın reddine karar verilmesi nedeni ile davalı kadın yararına karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT tarifesine göre maktu vekâlet ücretine karar verilmesinde yanlışlık bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın vekili temyiz başvurusunda özetle; taktir edilen nafaka miktarlarının düşük olduğunu, vekâlet ücretinin eksik hesaplandığını ileri sürüp kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tedbir nafakası miktarlarının düşük olup olmadığı ve AAÜT uyarınca hükmedilen vekâlet ücretinin eksik olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 169 uncu maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre kadın vekilinin aşağıdaki (2) numaralı paragraf kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir .

2.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre kadın ve ortak çocuklar yararına takdir edilen tedbir nafakaları azdır. Mahkemece 4721 sayılı Kanunun "hakkaniyet ilkesi" ile ilgili dördüncü maddesinin de dikkate alınarak daha uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Yukarıda (2) numaralı paragraflarda belirtildiği üzere İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının tedbir nafakaları yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının tedbir nafakalarının miktarı yönünden BOZULMASINA,

3.Davalı kadın vekilin diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine karardan bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.06.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.