Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7585 E. 2024/5725 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında taraflar arasında kusurun belirlenmesi, maddi ve manevi tazminatın hukuka uygunluğu ve miktarı ile tedbir nafakası miktarının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının tazminat taleplerinde faiz talebi olmamasına rağmen, mahkemece hüküm altına alınan tazminatlara faiz uygulanmasının hatalı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bu kısım yönünden ortadan kaldırılarak düzeltilmesine ve İlk Derece Mahkemesi kararının da faiz içeren kısımları çıkarılarak düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2348 E., 2023/1147 K.

DAVANIN KONUSU : Boşanma- Tedbir nafakası

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahta 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/156 E., 2022/595 K.

Taraflar arasındaki boşanma, ve birleşen bağımsız tedbir nafakası davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Dosya içeriğine göre kadın yararına bağımsız tedbir nafakası davasında kabul edilen ve temyize konu edilen toplam yıllık nafaka miktarı 25.200,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 238.730,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı erkek vekilinin kabul edilen tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı erkeğin diğer yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı kadın vekili asıl dava dilekçesinde özetle; kadına hakaret ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, hastalandığında hastaneye götürmediğini, kadının ailesi belirli bir saat görüşmesine izin verildiğini, ev alınacağını söyleyerek kadının ziynet eşyalarının alındığını, ev alınmadığını, maaşını ailesine harcamadığını, çocuklarına bakmadığını, kız çocuklarının okumasını istemediğini, uyurken saçından bir tutam keserek muska yapmak için hocalara götürdüğünü, eve silah aldığını ve kadını öldürmekle tehdit ettiğini, bunun üzerine kadının evi terk ettiğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, aylık 750,00 TL yoksulluk nafakasına, aylık 600,00'er TL iştirak nafakasına, 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, ayrıca 22 ayar 20 gramdan 8 adet burma bilezik, 50 adet çeyrek, bir çift küpe ve bir adet fantazi bileziğin aynen iadesine, bunun mümkün olmadığı takdirde 1.000,00 TL bedelinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin zamanla değiştiğini, kadına hakaret etmeye başladığını, birlik görevlerini hiçbir şekilde yerine getirmediğini iddia ederek, kadın için aylık 750,00 TL ortak çocuklar için aylık 600,00'er TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının evi terk ederek ailesinin yanına gittiğini, dava dilekçesindeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını, kadının birlik görevlerini yerine getirmekten kaçındığını, ev işleri, çocukların bakımı gibi konularda kayıtsız kaldığını, kadının ailesinin etkisi altında olduğunu, hakaret içerikli söylemde bulunduğunu iddia ederek, davanın reddine, aksi kanaat halendi velâyetin babaya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin kadına sürekli manevî baskı yaptığı ,evin geçimi ile ilgilenmediği, kadını ailesiyle görüştürmek istemediği, kadının erkek tarafından ekonomik ve psikolojik şiddete uğradığının ispatlandığı, davalı taraf davacının evi kendisinin terk ettğini beyan etmişse de terke dayalı durumun ispatlanamadığı, bu nedenle erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile açılan asıl kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, yasal koşulları oluşmadığından kadının yoksulluk nafakası isteminin reddine, çocuklar yararına aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 27.000,00 TL maddî ve 23.000,00 TL manevî tazminata, birleşen davanın kabulü ile tahsilde tekerrür olmaması kaydıyla kararın kesinleşmesine kadar geçerli olmak üzere kadın için aylık 600,00 TL, çocuklar için aylık 500,00'er TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının erkeğe hakaret ettiğinin mesaj içeriği ile sabit olduğunu belirterek, kusur belirlemesi, kabul edilen tazminatlar ve miktarları, birleşen dava dosyasında kabul edilen tedbir nafakası yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kusur belirlemesi, kabul edilen tazminatlar ve miktarları ile birleşen davada kabul edilen tedbir nafakası yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikteki geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı kusur belirlemesine bağlı olarak kadın yararına maddî ve manevî tazminatın yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, kabul edilen tazminat miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun’un 26 ncı maddesi. 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun'un) 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3.Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre talep sonucundan daha azına karar verebilir (6100 sayılı HMK md.26/1). Somut olayda kadının tazminat talepleri yönünden faiz talebi bulunmadığı halde talep aşılmak suretiyle bu taleplere faiz uygulanması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca temyize konu kararın düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı erkeğin birleşen tedbir nafakası davasının kabul edilen kısmına yönelik temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

2.Davalı erkeğin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

3.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının "kabul edilen tazminatlara faiz uygulanması" yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı tarafın bu yöndeki temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasından, (7) no'lu bentte yer alan ''kararın kesinleşmesinden itibaren faizi ile birlikte'' ibaresinin, (9) no'lu bentte yer alan ''kararın kesinleşmesinden itibaren faizi ile birlikte' ibaresinin çıkartılmak suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.