"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/544 E., 2023/739 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kastamonu Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/459 E., 2021/987 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı kaldırma kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek dava dilekçesinde; daha önce açılan ve reddedilerek 08.09.2015 tarihinde kesinleşen boşanma davasının bulunduğunu, tekrar bir araya gelmediklerini belirterek davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini, boşanmaya karar verilmesi halinde kadın yararına 600,00TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 30.000,00TL maddî ve 30.000,00TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin 06.03.2019 tarihli 2018/557 Esas, 2019/116 Karar sayılı kararı ile reddedilen ve kesinleşen davadan sonra tarafların bir araya gelmediği, erkeğin bir önceki davayı açarak fiilî ayrılığa sebebiyet vermesi nedeniyle kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 300,00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 10.000,00TL maddî tazminata, kadının manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafaka ve maddî tazminat yönünden, davalı kadın vekili tarafından ise davanın kabulü, hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakasının miktarı, manevî tazminatın reddi yönünden istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 09.06.2021 tarihli 2019/1448 Esas, 2021/1054 Karar sayılı kararı ile tarafların tanık isimlerini bildirmeleri için süre verilip gereken ihtaratın yapılmadığı gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularının esası incelenmeksizin kabulü ile kararının esası incenmeksizin kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dinlenen tanık beyanlarına göre tarafların ilk açılan boşanma davasından sonra bir araya gelmediklerinin anlaşıldığı, erkeğin bir önceki davayı açarak fiilî ayrılığa sebebiyet vermesi nedeniyle kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 300,00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 10.000,00TL maddî tazminata, kadının manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde; davanın kabulü, hükmedilen nafaka ve maddî tazminatın miktarı, manevî tazminatın reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükmedilen yoksulluk nafakasının miktarının az olduğu gerekçesiyle kadının yoksulluk nafakasının miktarına ilişkin istinaf talebinin kabulü ile kararın hüküm kısmının ilgili bendinin kaldırılmasına, yerine yeniden hüküm kurulmasına, kadın yararına aylık 500,00TL yoksulluk nafakasına, kadının sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın reddi gerektiğini, hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının az olduğu, manevî tazminatın reddinin hatalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü, hükmedilen yoksulluk nafakasının miktarı, manevî tazminatın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davanın kabulü, yoksulluk nafakasının miktarı, manevî tazminatın reddi noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin son fıkrası, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.