Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7739 E. 2024/5019 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında, kusurun belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, yerel mahkemenin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma kararını, kusur belirlemesi ve tazminatlara ilişkin değerlendirmelerinde bir isabetsizlik görmeyerek onaması, usul ve yasaya uygun bulunarak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından da onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/638 E., 2023/962 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 8. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/124 E., 2022/873 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların fiilen 1 ay birlikte kaldıklarını, kadının erkeğe soğuk davrandığını ve yataklarını ayırdığını, ilaç içerek intihar girişiminde bulunduğunu, hastaneden çıkınca müşterek haneye dönmediğini, sorumluluklarını yerine getirmediğini iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı-davacı kadın cevap dilekçesinde özetle; erkeğin bağımsız konut sağlamadığını, kadının ailesiyle görüşmesine izin vermediğini, kadına duygusal şiddet uyguladığını, ekonomik şiddet uyguladığını, kadını bakkala dahi göndermediğini, erkeğin kadına küfür ve hakaret ederek evden kovduğunu, bu nedenle kadının erkeğin annesinin sinir ilaçlarını içtiğini bu nedenle hastaneye kaldırıldığını, hastane sürecinde erkeğin hiç arayıp sormadığını ve ilgilenmediğini hastaneden almaya da gelmediğini bu nedenle ailesinin evine dönmek zorunda kaldığını, erkeğin başkasıyla gayri resmi şekilde evlendiğini belirterek davanın reddine, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı kadın birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, ailesiyle görüşmesine izin vermediğini, bağımsız konut açmadığını, duygusal şiddet uyguladığını iddia ederek asıl davanın reddine birleşen davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 16.06.2020 tarih ve 2019/654 E. 2020/970 K. sayılı kararı ile; kadının intihar girişiminde bulunduğu, ortak haneyi terk ettiği ve birlik görevlerini yerine getirmediği, gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya neden olan olaylarda davalı kadının tamamen kusurlu olduğu, davacı erkeğe atfı kabil bir kusur isnadının mümkün bulunmadığının anlaşılmasına göre; davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiğinden erkek yararına 3.000,00 TL maddî tazminata, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine, kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir nafakasına, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili, kusur belirlemesi, davanın kabulü, tedbir nafakası miktarı, yoksulluk nafakası talebinin reddi ile maddi tazminata hükmedilmesi, delillerinin toplanmaması yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin 07.02.2022 tarih ve 2021/195 E. 2022/209 K. sayılı kararı ile; halen Ankara 21. Aile Mahkemesinin 2022/49 Esas sayılı dosyasında görülmekte (derdest) olan boşanma davası ile istinafa konu boşanma davası arasında, biri hakkında verilecek hüküm diğerini etkileyecek nitelikle bulunduğundan bağlantı mevcut olduğundan her iki davanın birleştirilerek görülmesi gerektiği gerekçesi ile davalı-davacı kadının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin başka bir kadınla birlikte yaşayarak sadakat yükümlülüğüne uymadığı ve kadının ailesi ile görüşmesini istemediği; kadının ise intihar girişiminde bulunduğu ve birlik görevlerini yerine getirmediği, bu haliyle erkeğin ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre; asıl ve birleşen davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiğinden kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve kişilik haları ihlal edildiğinden 15.000,00 TL manevî tazminata, kadın yararına aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; boşanma davasından sonra meydana gelen olayların kusur olamayacağını, kadının kusurlu olduğunu, başka erkeklere müstehcen fotoğraflar gönderdiğini, tazminatlara hükmedilemeyeceğini, asıl davanın kabulüyle birleşen davanın reddi gerektiği yönlerinden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu itibarla; İlk Derece Mahkemesi kararında gösterilen gerekçeler ile kusura, tazminatlara, asıl ve birleşen davanın kabulüne ilişkin yapılan değerlendirmede isabetsizlik görülmediğinden erkeğin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat şartlarının mevcut olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 inci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.