"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1178 E., 2023/1761 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tokat Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/84 E., 2023/25 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı eşin evlilik süresi içinde sık sık şehir merkezine gittiğini ve gece yarısından önce eve dönmediğini, müvekkilinin nerede kaldın, neredeydin gibi sorularına sinirlenerek yanından kovduğunu, bazı zamanlarda müvekkilinin tek başına soğuk zemin üzerinde yattığını, davalının eşine karşı evlilik süreci boyunca "açın çocuğu, senin ederin kaç ki, senin gibi kaç tane satın alırdım" diyerek aşağılayıcı ve küçük gören söylemlerde bulunduğunu, hakaret ve küfür ettiğini, evine ve çocuklarına karşı sorumsuz bir eş olduğunu, çocukların hiçbir ihtiyacı ile ilgilenmediğini, çocuklarının yanında müvekkile fiziksel şiddet uyguladığını, müvekkilinin ne kadar çaba göstermiş ise de davalının düzelmediğini tüm bunlar göz önüne alınarak davalı tarafın gerek psikolojik, gerek fiziki şiddet gerekse diğer davranışları ile evliliği çekilmez hale getirdiğini, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocular ... ve ...'nın velâyetinin müvekkile verilmesini, müvekkili için aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, ortak çocuklar için ayrı ayrı aylık 1.000,00'er TL iştirak nafakasına, 350.000,00 TL maddî ve 350.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; ortak çocuklar yüzünden müvekkil ile davacı yan arasında bir tartışma çıkması hasebiyle davacı yanın dengesini kaybederek merdivenden düştüğünü, bu konuda tanığında mevcut olduğunu, olayı Jandarmaya ihbar eden ortak çocuk Meral de yaşanan bu olayı görmediğini, ancak annesinin baban beni dövdü demesiyle jandarmaya ihbar ettiğini, dava dilekçesinde müvekkil aleyhine iddia olunan hiçbir hususun gerçeği yansıtmadığnı, davacı yanın açtığı boşanma davası; dikkate değer görülebilmesi için dayanaksız ve mesnetsiz olarak, müvekkile kusur izafe etme çabasından ibaret olduğnu bu sebeplerle davanın reddi gerektiğini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin güven sarsıcı davranışlar sergilediği, gece geç saatlerde eve geldiği, aşağılayıcı ve küçük düşürücü söylemlerde bulunduğu, hakaret ve küfürler ettiği, ortak çocuklara karşı sorumlulukları yerine getirmeyip ortak çocuğu evden kovduğu, ortak çocukları ve davacı kadını tehdit ettiği, fiziksel şiddet uyguladığı, davalı cevap dilekçesinde mevcut evliliğin yok hükmünde olduğunu iddia etmiş ise de davalı tarafın iddia ettiği vakıaya ilişkin olarak evliliğin iptaline ilişkin bir dava açtığı tespit edilemediği, bu hususta da açılmış bir karşı dava bulunmadığından bu savunması dikkate alınmadığı, çocukların sosyal inceleme raporunda velâyet hakkındaki tercihine dair beyanı ile annesinin yanını tercih etmeleri, ayrılık sürecinde annesi ile birlikte olmaları, çocukların bakım ve gözetimi ile ilgili hususlarda bir şikayetin olmaması, annenin sosyal desteğinin bulunması ve davalının kusurlu davranışları ile birlikte çocukların alıştıkları ortamdan ayrılmamalarının menfaatine olduğu dikkate alındığında velâyetin davacı kadına verilmesinin çocukların fiziksel ve psikolojik gelişimi açısından daha uygun olacağı gerekçesi ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki tesisine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası ile 75.000,00'er TL maddî ve manevî tazminata hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı tarafın istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak nitelikte davalı erkekten kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kadının boşanma davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi, velâyet, nafakalar ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’nun 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,21.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.