Logo

2. Hukuk Dairesi2023/781 E. 2023/3814 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda hangi tarafın kusurlu olduğu, kusur oranlarının ne olduğu ve buna bağlı olarak tazminat taleplerinin akıbeti.

Gerekçe ve Sonuç: Dosya kapsamına, tanık beyanlarına ve toplanan delillere göre erkeğin kadına şiddet uyguladığının sabit olması, kadına atfedilebilecek bir kusurun bulunmaması ve bu sebeple boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunun tespit edilmesi gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1252 E., 2022/1785 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 6. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/190 E., 2021/462 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde; davalı-karşı davacı erkeğin, kadına fiziksel şiddet uyguladığını, kadının bir süre kadın sığınma evinde kaldığını, sonrasında fiziksel şiddet uygulamaya devam ettiğini, tehdit ettiğini, annesine karşı da aynı şekilde eylemlerine devam ettiğini belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuklardan Gizem'in velâyetinin anneye verilmesine, ergin olmayan diğer ortak çocuğun velâyetinin babada kalmasına, ortak çocuk Gizem için aylık 700 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın için aylık 700 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 30.000,00 TL maddî 30.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, kişisel eşyaların ve çeyiz eşyalarının teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; davacı-karşı davalı kadının erkeğe karşı şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, ilgisiz davrandığını, sebepsiz yere evi terk ettiğini, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunu, 0543(...) numaralı hat sahibi ile defalarca kez mesajlaştığını ve uzun süreler boyunca konuştuğunu, kadının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin sarsıldığını belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, erkek lehine 50.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin kadına şiddet uyguladığı, kadının sığınma evine gittiği, sonrasında erkeğin şiddet uygulamaya devam ettiği, hakaret ettiği, erkeğin eşe karşı basit yaralama suçundan ... 36. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2018/677 Esas, 2019/169 Karar sayılı kararı ile cezalandırılmasına karar verildiği, en son yaşanan tartışmada da kadına şiddet uyguladığı ve kadının evden ayrıldığı, erkeğin tam kusurlu hareketleri nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Sercan'ın velâyetinin babaya verilmesine, anne ile aralarında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk Gizem ergin olduğundan velâyet ve iştirak nafakası konusunda karar verilmesine yer olmadığına, yasal şartları oluştuğundan kadın yararına 15.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadının ortak çocuklar için talep ettiği tedbir ve iştirak nafakası ile kendisi için talep ettiği tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, kadının çeyiz ve kişisel eşya talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına, erkeğin karşı davası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde; asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ile kendi tazminat taleplerinin reddi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi tarafından tespit edilen kusurların gerçekleştiği, boşanmaya neden olan olaylarda davalı-karşı davacı erkeğin tam kusurlu olduğu, kadına atfedilecek bir kusurun bulunmadığı, bu sebeple erkeğin davasının ve feri taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve kanuna uygun olduğu, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile tazminat miktarlarının yerinde olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; dosya kapsamı ve tanık beyanlarından fiziksel şiddetin ispatlanamadığını, erkeğe yüklenen fiziksel şiddet vakıasından sonra evliliğin devam ettiğini, hükme esas alınan bir diğer fiziksel şiddet vakıasının ise boşanma davası açıldıktan sonra gerçekleştiğini, kadının evine ilgisiz davrandığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunu, 0536(...) GSM numarasının kime ait olduğunun Mahkeme tarafından araştırılmadığını ileri sürerek asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ile kendi tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın kabulü ile karşı davanın reddine ilişkin şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, kadın yararına tazminat verilmesi ve erkeğin tazminat taleplerinin reddine ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı, eksik inceleme bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.