"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1455 E., 2023/319 K.
DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 16. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/62 E., 2022/69 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı Banka vekili tarafından vekâlet ücreti ve yargılama giderleri yönünden; davacı kadın vekili tarafından ise duruşma istemli olarak hükmün tamamı yönünden temyiz edilmiş olup kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda 03.03.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davacı ... ... vekilleri Avukat ... ve Avukat ... ... ile karşı taraf temyiz eden davalı ...Ş. vekili Avukat ... ... geldi. Başka gelen olmadı. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
İlk Derece Mahkemesince ipoteğin kaldırılması davasında, cebri icra sonucunda dava konusu taşınmazın mülkiyetinin Bankaya geçtiği, bu suretle davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına, davanın açıldığı tarih itibariyle davacının haksız olduğu belirtilerek yargılama giderlerinin davacı kadın üzerinde bırakılmasına ve davalı Banka lehine nispi vekalet ücreti takdirine karar verilmiş, karar davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi yapan Bölge Adliye Mahkemesince, "davanın konusuz kaldığına yönelik karar verilmesine yer olmadığına" şeklindeki hükme ilişkin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilirken, "vekâlet ücreti ve yargılama giderleri" yönünden ise haklılık durumunun araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi için 6100 sayılı Kanunu'nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin altıncı alt bendi uayrınca kararın kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın ve davalı Banka vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun duruşma yapılmadan verilecek kararlar kenar başlıklı 353 üncü maddesinde belirtilen sebepler usul ve esas açısından ikiye ayrılmıştır. Diğer bir ifadeyle bölge adliye mahkemesinin iki hâlde duruşma yapmadan karar verebileceği düzenleme altına alınmıştır. İlk olarak (HMK md. 353/1-a) özellikle bazı önemli usul eksikliklerinin bulunması hâlinde Bölge Adliye Mahkemesine, duruşma yapmadan, davayı yeniden görmek üzere dosyayı İlk Derece Mahkemesine gönderme yetkisi tanınmıştır. Burada İlk Derece Mahkemesi kararında ağır usul hatalarının varlığı nedeniyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararın esasına girmemekte, kararı kaldırarak dosyayı geri göndermektedir. İlk Derece Mahkemesi, Bölge Adliye Mahkemesinin belirttiği eksikliği tamamlayıp yeniden bir karar vermek zorundadır.
İkinci durumda ise (HMK md. 353/1-b) üç olasılık öngörülmüştür. Buna göre İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun ise istinaf başvurusu esastan reddedilir. Bu hâlde İlk Derece Mahkemesi kararının doğru olduğu sonucuna ulaşılır. Diğer iki olasılık ise yargılamanın süratlendirilmesi düşüncesiyle kanuna uymayan hususun duruşma yapılmaksızın giderilmesine olanak bulunması veya karar esas yönünden doğru olmakla birlikte gerekçesinde hata edilmiş olması ya da yargılamadaki eksikliğin duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte bulunması hâlinde Bölge Adliye Mahkemesinin duruşma açmadan yeniden esas hakkında karar vermesine olanak sağlamaktadır.
Görüldüğü üzere Bölge Adliye Mahkemesi, İlk Derece Mahkemesi kararının, usul ve esas yönünden hukuken uygun olduğu kanısına ulaşırsa, istinaf başvurusunun yani istinaf talebinin esastan reddine karar vermektedir (HMK md. 353/1-b, 1).
Buna karşılık Bölge Adliye Mahkemesi, istinaf incelemesi sonucunda İlk Derece Mahkemesinin kararında, usul veya esas yönünden hukuka aykırılıklar tespit edecek olursa, bu durumda vereceği kararlar bağlamında değişik olasılıklar işlerlik kazanır.
Bölge Adliye Mahkemesi, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında bir karar verir (HMK md. 353/1-b, 2).
Yine Bölge Adliye Mahkemesi yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra başvurunun esastan reddine veya yeniden esas hakkında bir karar verir (HMK md. 353/1-b, 3).
Somut olayda, davanın ipoteğin kaldırılması davası olduğu, davanın esası hakkında verilen "konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına" ilişkin hüküm yönünden temyiz yolu açık olmak üzere başvurunun esastan reddi, fer'î nitelikte olan vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine yönelik kısım açısından ise kesin nitelikte olmak üzere İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi şeklinde infazda tereddüt oluşturacak şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Yukarıda açıklandığı üzere, Bölge Adliye Mahkemesince kararda usul eksikliklerinin bulunması halinde işin esasına girmeden dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere Mahkemesine gönderilmesi, eğer kararda usul ve kanuna aykırılık yoksa başvurunun esastan reddedilmesi veyahut gerekçede hata edilmiş ya da tamamlanabilecek eksikliklerin varlığı halinde de hükmün düzeltilerek yeniden esas hakkında bir karar vermesi gerekirken yazılı şekilde hükmün bölünerek hem işin esasının incelenmesi hem de yeniden yargılama yapılması için dosyanın Mahkemesine gönderilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Duruşma için takdir olunan 28.000,00 TL vekâlet ücretinin bankadan alınarak Azize'ye, 28.000,00 TL vekâlet ücretinin Azize'den alınarak bankaya verilmesine,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.