"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/755 E., 2023/713 K.
KARAR : Karşılıklı boşanma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bartın Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/410 E., 2023/181 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı boşanma davası yönünden dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının eşine ve ailesine ağır hakaretlerde bulunduğunu, tehdit ettiğini, defalarca fiziksel şiddet uğradığını, savurgan ve müsrif olduğunu, ihtiyaçtan fazla alışveriş yaptığını, evde yemek yapmadığını, lüks hayat isteğinden erkeği borca sürüklediğini, erkeğin, ailesiyle görüşmesini istemediğini, onları ziyaret etmesine müsade etmediğini, erkeğe karşı nefret kelimeleri kullandığını, gece temizlik makineleri kullandığı için site yönetimi tarafından defalarca uyarıya maruz kaldıklarını iddia ederek, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadına hakaret ve küfür ettiğini, telefonuna şifre koyduğunu, sürekli fiziksel şiddet gördüğünü, kadına kısıtlı para verdiğini, aşağıladığını, erkeğin ablası istemediği için balayına gidemediklerini, erkeğin ablasının davacı-davalıyı davalı-davacıya karşı kışkırtıp taciz ettiğini, erkeğin ailesinin kadının boyuyla dalga geçtiğini, erkeğin babasının davacının maddî ve manevî kaynaklarını yönetmeye ve kendisine çıkar sağlamaya çalıştığını, erkeğin defalarca kadına eski eşinin ismi ile hitap ettiğini, kadınla ilgilenmediğini ve doktora götürmediğini, kadından habersiz kredi çektiğini, psikolojik ve ekonomik şiddet uyguladığını, sürekli hor gördüğünü, kadının eğitim hakkını engellediğini, sürekli yalan söylediğini, erkeğin cinsel sorunlarıyla ilgili tedaviyi reddettiğini, evini terk ettiğini, erkeğin birlikte tatil dönüşünde ailesinin baskısı altında bozulan psikoloji ile bu davayı açtığını iddia ederek, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın için aylık 5.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, her ne kadar davacı-davalı vekili evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası açmış ise de, davanın yargılaması devam ederken tarafların Amasra Asliye Hukuk Mahkemesinin 2023/28 Esas ve 2023/34 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, dolayısıyla taraflar arasındaki iş bu 2021/410 Esas sayılı davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile asıl ve karşı dava bakımından, davacı-davalının davası konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karar tarihi itibariyle davacı-davalıdan alınması gerekli olan 179,90 TL karar ilam harcının peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubuna, bakiye 120,60 TL harcın davacı-davalıdan alınarak Hazine'ye irat kaydına, karar tarihi itibariyle davalı-davacıdan alınması gerekli olan 179,90 TL karar ilam harcının peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubuna, bakiye 120,60 TL harcın davalı-davacıdan alınarak Hzine'ye irat kaydına, taraflar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, davacı-davalı lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı-davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; karşı davasının görmezden gelindiğini, gerekçeli kararda, boşanmaya konu protokol gözetilmeksizin hükmün 4 üncü maddesinde ''taraflarca yapılan yargılama giderleri kendi üzerlerine bırakılmıştır'' şeklinde zapta geçildiğini, boşanma protokolünün 6 ncı maddesinde bütün yargılama-masraf ve ücretlerin davacı erkek üzerinde bırakılmasının yazılı olduğunu, bu gerekçeli kararda ise taraflar üzerinde bırakılmasına karar verildiğini, protokole göre değişiklik talep ettiğini, süreli, üstelik artış olmadan nafakayı kabul etmesinin mümkün olmadığını, hiçbir geliri olmadığını, sağlık problemleri olduğunu, bu meblağ ile yaşamasının mümkün olmadığını, kişisel malı olan ziynetleri, davacı-davalıya bağış-sadaka olarak vermeyeceğinin kesin olduğunu, dolayısıyla bu durumun da zorlama altına olduğunun ispatı olduğunu, gabin ile zorlayıp, tecrübesizliğinden faydalanılarak anlaşmalı boşanmaya zorlandığını, protokolün şartlarını dahi kısmi biçimde yerine getirmediğini, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep ettiğini belirterek, hükmün tamamı, yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, gerekçeli kararın davalı-davacı kadına 17.03.2023 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, kadının 31.03.2023 havale tarihli dilekçesi ile gerekçeli karara ek beyan şeklinde dilekçe sunduğu, dilekçede anlaşmalı boşanma protokolünden bahsederek, gerekçeli kararda tarafların giderlerinin kendi üzerinde bırakılması kararının hatalı olduğunu, protokole bağlı değiştirilmesini talep ettiği, aynı zamanda delillerin eksik toplandığını, erkeğin protokolü hata hile ile kabul ettirdiğini beyan etmiş olup iş bu dilekçe istinaf başvurusu şeklinde verilmemiş ise de; davalı-davacı kadının 05.04.2023 tarihli istinaf dilekçesi sunduğu ve istinaf harçlarını yatırdığı, 05.04.2023 tarihli istinaf dilekçesinin süresinde olmadığı, bu sebeple incelenemeyeceği, ancak 31.03.2023 tarihli dilekçesinin süresinde olduğu, istinaf harçlarının da yatırıldığı anlaşılmakla, 31.03.2023 tarihli dilekçesinin istinaf incelenmesine geçildiği, tarafların Amasra Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2023/28 E.-2023/34 K. sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, kararının 20.02.2023 tarihinde kesinleştiği hususu göz önüne alındığında, Mahkemece bu gerekçe ile asıl ve karşı dava bakımından dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, ayrıca taraflar anlaşmalı boşandığından, bu davada taraflarca yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerlerinde bırakılmasında da bir isabetsizlik olmadığı, kadının bahsettiği anlaşmalı boşanma protokolüne bakıldığında, yargılama giderleri yönünden iş bu davaya atıfta bulunulmadığı, bu sebeple Mahkemece verilen kararda herhangi bir isabetsizlik olmadığı, anlaşmalı boşanmada hata, gabin iddialarının bu davada tartışılamayacağı gerekçesi ile davalı-davacı kadının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı kadın tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı kadın temyiz dilekçesinde özetle; sunmuş olduğu 31.03.2023 tarihli dilekçesinin incelendiği belirtilse de, verilen kararda 05.04.2023 tarihli dilekçesine atıf olduğunu, dosyanın bütün halinde incelenmesini talep ettiğini, istinaftan feragat dilekçesinin sözleşme ile aynı gün alındığını, bunun zorlama emaresi olduğunu, müşterek konuttan atılıp tarafını zorladıklarını, tecrübesizlikten faydalandıklarını, psikolojik şiddet ve çöküntü altına sokup dava açtırıp, aşırı faydalanma ile hukuka bağlı haklarını çaldıklarını, kararda maddi ve manevi tazminat ayrımı yapılmadığını, başkaca tazminat haklarının önünü kesmeye çalıştıklarını, sözleşmeye kendileri zorladıkları halde protokolde taraflar arasındaki husumetten doğan tüm yargılama giderlerinin davalı tarafından ödenmesinin düzenlediğini, sözleşme maddesinin net olup çekişmeli/ husumetli boşanma davasında da karşı tarafın ödemek zorunda olduğu yargılama giderleri arasında olduğunu, buna rağmen Bölge Adliye Mahkemesi'nin hatalı karar verdiğini, beyanlarında protokolü hata ve hile kabul ettirdiklerine dair beyanının bulunmadığını, aşırı faydalanma dediğini, dosyanın tam manasıyla incelenmediğini, gerekçede bu şekilde yazıldığını, beyan etmediği bu hususun düzeltilmesini, yargılama giderlerinin tamamının erkeğe yükletilmesini talep ettiğini belirterek, hükmün tamamı, yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı, giderlerinin tarafların üzerinde bırakılmasının usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 323 üncü ve 326 ncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı-davacı kadının aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.İlk Derece Mahkemesince, karşılıklı açılan evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayanan boşanma davasının yargılaması devam ederken tarafların Amasra Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2023/28 Esas, 2023/34 Karar sayılı kesinleşen kararı ile boşanmalarına karar verildiği belirtilerek asıl ve karşı dava bakımından dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, taraflar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına karar verilmiştir. Davalı-davacı kadın tarafından boşanmaya konu protokol gözetilmeksizin İlk Derece Mahkemesi'nce taraflarca yapılan yargılama giderleri kendi üzerlerine bırakılmasına karar verildiğini, boşanma protokolünün 6 ncı maddesinde bütün yargılama, masraf ve ücretlerin erkek üzerinde bırakılmasına karar verildiğini belirterek hükmün tamamı ve yargılama gideri yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince kadının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, davalı-davacı kadın tarafından aynı yönlerden temyiz başvurusunda bulunulmuştur. Somut uyuşmazlıkta, iş bu dava dosyasında yargılama devam ederken tarafların Amasra Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2023/28 Esas, 2023/34 Karar sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verildiği, anlaşmalı boşanma protokolünün 6 ncı maddesinde; ''tarafların arasındaki husumetten kaynaklı bütün yargılama, masraf, ücret ve gider belgelenmesi halinde masraflar, ... tarafından karışlanacaktır. Davalı-davacnın yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi yoktur. Taraflar iş bu anlaşma ile aralarında yargıya yansımış tüm hukuki uyuşmazlıklardan feragat etmektedirler.'' düzenlemesinin yer aldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece tasdik edilen boşanma protokolünün 6 ncı maddesinin, taraflar arasında derdest bulunan tüm davalara ilişkin olduğu anlaşılmakla iş bu davada yargılama giderlerinden erkeğin sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemmiş ve bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının yargılama gideri yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,
3.İlk Derece Mahkemesi kararının yargılama giderleri yönünden kadın yararına BOZULMASINA,
3.Davalı-davacı kadının diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.