"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/622 E., 2023/1239 K.
KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Fethiye Aile Mahkemesi
SAYISI : 2017/706 E., 2019/1085 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının kabulüne, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin eşini aldattığını, sürekli fiziksel şiddet uyguladığını, eşinin ve çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığını, hakaret ve tehdit ettiğini belirterek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, velâyetin anneye tevdiine, aylık 500,00'er TL iştirak, müvekkili yararına 700,00 TL yoksulluk nafakasına, 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata, mal rejiminin tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, kadının ortak çocukları müvekkiline düşman ettiğini, hakaret ve tehdit edip, cinsel birliktelikten kaçındığını belirterek asıl boşanma davasının reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, velâyetin babaya tevdiine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadın tanıklarının davalı erkeğin kadını aldattığı, şiddet uyguladığı yönünde beyanlarda bulundukları; aynı zamanda Fethiye 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/507 E. 2017/272 K. 23.03.2017 tarihli kararı ile cezalandırıldığı, erkeğin iddialarını ispat edemediği gerekçesiyle kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca boşanmalarına, kadın yararına koşulları oluştuğundan kararın kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, aylık 350,00 TL yoksulluk nafakasına, nafaka miktarına her yıl ocak ayında TEFE-TÜFE artışı uygulanmasına, çocuğun üstün yararı gereği ve sosyal inceleme raporu doğrultusunda velâyetin anneye tevdiine, çocuk için aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, nafaka miktarına her yıl ocak ayında TEFE-TÜFE artışı uygulanmasına, erkeğin karşı davasının reddine karar verilmiştir
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; tazminat ve yoksulluk nafakası miktarları yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, erkeğin davasının reddi ve ferileri yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakası miktarının az olduğu, ayrıca gerek Yargıtay'ın yerleşik uygulamaları, gerek ekonomik göstergeler arasındaki oluşan farklılıklar dikkate alınarak; ilk artışın boşanmanın kesinleşmesini takip eden yıl yapılmak ve"TÜFE'yi geçmemek üzere ÜFE oranında" artış kararı verilmesinin uygun olacağı,bu hususun her iki tarafında istinaf sebepleri kapsamında düzeltilmesi gerektiği belirtilerek kadının tazminatlara, yoksulluk nafakasına, tarafların nafakaların gelecek yıllardaki artışına ilişkin istinaf başvurularının kabulüne, bu hususlarda yeniden esas hakkında hüküm tesisine, kadın yararına faizi ile 100.000.00 TL maddî, 100.000.00 TL manevî tazminata, aylık 700,00 TL yoksulluk nafakasına, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarlarının ilk artış boşanma hükmünün kesinleşmesini izleyen yıl yapılmak suretiyle her yıl "TÜFE'yi geçmemek üzere ÜFE oranında" kendiliğinden artırılmasına, erkeğin sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; erkeğin davasının reddi, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velâyet ve vekâlet ücreti yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, erkeğin davasının kabulünün, kadının davasının reddinin gerekip gerekmediği, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 182 nci, 330 uncu maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.