Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8087 E. 2024/6184 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, nafaka, maddi ve manevi tazminat taleplerinin hüküm altına alınıp alınmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmediği, kadının ve çocuğun ihtiyaçlarını karşılamadığı ve boşanmaya sebebiyet verdiğinin anlaşılması, davacı kadının yoksulluğa düşeceğinin ve erkeğin de çocuğun bakım masraflarına katlanması gerektiğinin değerlendirilmesi neticesinde, yerel mahkemenin boşanmaya, velayetin anneye verilmesine, nafaka ve tazminatlara hükmeden kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1410 E., 2023/706 K.

KARAR : Başvurunun kabulüyle yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Van 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/8 E., 2022/645 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı boşanma davalarının reddine, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından; kusur belirlemesi, kadın yararına takdir edilen tazminatlar ile tedbir,yoksulluk ve iştirak nafakası, ziynet alacağının kabulü yönünden temyiz edilmekle, kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Dosya içeriğine göre hüküm altına alınan ve temyize konu edilen ziynet alacağı bedeli toplamı Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 238.730,00 TL’nin altında kalmaktadır. Bu hale göre davacı-davalı erkek vekilinin ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar vermek gerekir.

Davacı-davalı erkek vekilinin reddedilen yön dışındaki temyiz itirazları yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; kadının sürekli baba evine gittiğini, fiili olarak ayrılığa neden olduğunu iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin evin ihtiyaçlarını karşılamadığını, kadını hastaneye götürmediğini, doğumdan sonra çocuğu görmeye gelmediğini iddia ederek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, çocuk yararına aylık 500.00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyası alacağına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin iddialarını ispatlayamadığı, ön inceleme duruşmasında kadının boşanmak istemediğini ifade ettiğinden erkeği affettiği gerekçesi ile asıl ve karşı davanın reddine, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; reddedilen erkeğin davası ile ziynet alacağının kabulü yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; reddedilen kadının davası, vekâlet ücreti, tazminat taleplerinin reddi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin kadın ve çocuk ile ilgilenmediği, evin, çocuğun, kadının ihtiyaçlarını karşılamadığı, bu haliyle erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre erkeğin istinaf taleplerinin esastan reddine, kadının istinaf taleplerinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi'nin ziynet alacağına dair hükmü dışında kalan hükümlerinin kaldırılmasına, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına, tarafların boşanmalarına, çocuğun annenin yanında kaldığı babanın velâyet talebi de olmadığından velâyetinin anneye verilmesine, kadının ev hanımı olması ve yoksulluğa düşeceği, erkeğin ortak çocuğun masraflarına katılması gerektiği bu nedenle kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir ve aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, çocuk yararına aylık 200,00 TL tedbir ve aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, kadının beklenen ve mevcut menfaatleri zedelendiğinden ve kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur tespiti, kadın yararına hükmedilen tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatlar, ziynet alacağı davasının kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminata, tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 nci, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1.Davacı-davalı erkek vekilinin kabul edilen ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE,

2.Davacı-davalı erkek vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelemesine gelince;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya-davalıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.